İzleme ve Değerlendirme Dairesi Başkanlığının 23.10.2018 tarih ve 815 sayılı yazısına konu FUL TV logosuyla yayın yapan medya hizmet sağlayıcı kuruluşun 04.10.2018 tarihinde saat 20:07’de yayınladığı "Mücahid Cihad Han ile Muhabbet Vakti" adlı program yayınına ilişkin uzman raporu ile video görüntülerinin incelenmesi ve değerlendirilmesiyle yapılan görüşmeler sonucunda;
Bahse konu yayına ilişkin uzman raporunda ayrıntıları belirtildiği üzere, söz konusu kuruluşun 04.10.2018 tarihinde saat 20:07’de, “Canlı Yayın” ibaresiyle yayınladığı sunuculuğunu Mücahid Cihad Han’nın yaptığı, "Mücahid Cihad Han ile Muhabbet Vakti" adlı programda, program sunucusu ile programa telefon ile bağlanan izleyiciler arasında geçen diyaloglarda; yayına telefonla bağlanan izleyiciler tarafından çeşitli konularda kendilerinin veya yakınlarının yaşamakta oldukları sıkıntılarının dile getirildiği, sıkıntılarından nasıl kurtulabilecekleri konusunda program sunucusundan görüş alarak yardım istendiği, sunucunun zaman zaman sosyal medya (instagram-facebook) üzerinden ve whatsapp üzerinden gelen izleyici sıkıntılarını da okuyup değerlendirildiği, telefonla bağlanan izleyicilere nasıl bir sıkıntı yaşadıklarını sorduktan ve bu sıkıntıyla ilişkilendirilen kişilerin adlarını ve anne adlarını aldıktan sonra, önüne bakarak geçirdiği saniyeler süren sessizliğin ardından, arayan kişilerin içinde bulundukları durumların neyle alakalı olabileceği konusunda değerlendirmelerde bulunduğu, görüşmenin sonunda bazı izleyenlere sıkıntıların sebepleri ve nasıl kurtulunabileceği ile alakalı Ayet, dua ve bazı tertipler (Ud kokusunu, üzüm sirkesi ve zemzem suyuyla karıştır. 100 Ayet-el Kürsi, 7 Fatiha, 11 Kafirun suresi oku evin her yerine bir fıs fısla serpiştir. vb.) tavsiye ettiği, programı arayan izleyici üzerinde büyü ve cin musallatı olduğu teşhisini koyması halinde ise bu kişilere Rukye önerirken bazı izleyicilerle de program sonrası verilen sosyal medya hesaplarına mesaj atarak, kendilerine ulaşmalarının istendiği, programdan sonra görüşebileceklerini söyleyerek yayında bunları elde edebilmenin yolu olarak da bir anlamda kendisinin adres gösterildiği görülmüştür.
Bilindiği üzere Anayasa'nın 24 üncü maddesinde de “Kimse, ... kişisel çıkar yahut nüfuz sağlama amacıyla her ne suretle olursa olsun, dini veya din duygularını yahut dince kutsal sayılan şeyleri istismar edemez ve kötüye kullanamaz.” denmek suretiyle din ve vicdan hürriyeti anayasal garanti altına alınmış ve din istismarı anayasal olarak yasaklanmıştır.
Diğer yandan, her toplumda olduğu gibi, toplumumuzun da kendine özgü vazgeçemeyeceği manevi değerleri bulunmakta olup, din de bunlardan biridir. Bu bağlamda, kitle iletişim araçlarıyla yapılan yayınların toplumun manevi değerlerine saygılı olması ve yayınlarda toplumsal sorumluluk anlayışıyla hareket edilmesi gerekmektedir.
İhlale konu programda, sunucunun özellikle psikiyatri bilim dalını ilgilendiren şizofreniden depresyona kadar tedavisi mümkün ya da zor, bir çok psikolojik hastalık belirtilerini kapsayan genel bulguları zikrederek hem bu konuda, hem de hayatın bir aşamasında her insanın karşılaşabileceği günlük sıkıntıları kapsayan serzenişleri, cin musallatı, büyü nazar, ah alma, vb. sebeplerden kaynaklandığını ifade ederek, bunların çözümü için kendisini adres gösterdiği ve bu yönde bazı reçeteler sunularak izleyicilerin dini hassasiyetlerinin istismarına yol açabilecek nitelikte yayın yapıldığı, ayrıca program sunucusu tarafından, sadece kişilerin ailelerinin isim bilgisine binaen bu kişilerle ilgili sağlık, evlilik, büyü...gibi konular üzerinde yorumlar yapıldığı ve yönlendirmelerde bulunulduğu, bu tür bir uygulamanın dinimizde herhangi bir karşılığının bulunmadığı, dolayısıyla mezkur yayında toplumun dini değerlerine aykırı olarak, kişisel çıkar sağlamak amacıyla manevi/dini duyguları istismar eder nitelikte yayın yapıldığı kanaatine varılmıştır.
Bu nedenlerle mezkur yayında, 6112 sayılı Kanun'un 8'inci maddesinin birinci fıkrasının (f) ve (r) bentlerinin ihlal edildiği sabit görülmüştür.
Anılan yayın kuruluşu hakkında;
-6112 sayılı Kanun’un 8’inci maddesinin birinci fıkrasının (r) bendinin ihlali nedeniyle Kanun’un 32’nci maddesinin ikinci fıkrası hükmü uyarınca, ihlalin ağırlığı, yayının ortamı ve alanı göz önünde bulundurularak, %3 oranında idari para cezası uygulanmasına,
-6112 sayılı Kanun’un 8’inci maddesinin birinci fıkrasının (f) bendinin ihlali nedeniyle; Kanun’un 32’nci maddesinin birinci fıkrası hükmü uyarınca, ihlalin ağırlığı, ihlalin mahiyeti, anılan madde ile korunmak istenen kamusal menfaat göz önünde bulundurularak, %5 oranında idari para cezası uygulanmasına ve idari tedbir olarak program yayınının takdiren beş (5) kez durdurulmasına, karar verilmiştir.
Bu itibarla;
1) 6112 sayılı Kanun’un 8'inci maddesinin birinci fıkrasının (r) bendinde yer alan; "Kişileri...veya batıl inançlar yoluyla istismar edemez." ilkesinin ihlali nedeniyle,
6112 sayılı Kanun'un 32’nci maddesinin ikinci fıkrasında yer alan “8’inci maddenin birinci fıkrasının diğer bentleri ile ikinci ve üçüncü fıkralarında ve bu Kanunun diğer maddelerinde belirlenen ilke, yükümlülük veya yasaklara aykırı yayın yapan ve/veya bu Kanun hükümleri kapsamında Üst Kurul tarafından belirlenen yükümlülüklerini yerine getirmeyen medya hizmet sağlayıcıya ihlalin ağırlığı, yayının ortamı ve alanı göz önünde bulundurularak, ihlalin tespit edildiği aydan bir önceki aydaki brüt ticari iletişim gelirinin yüzde birinden yüzde üçüne kadar idari para cezası verilir. (…)” hükmü uyarınca idari para cezası uygulanması gerektiği,
2) 6112 sayılı Kanun'un 8’inci maddesinin birinci fıkrasının (f) bendinde yer alan; "Toplumun millî ve manevî değerlerine,…aykırı olamaz." ilkesinin ihlali nedeniyle;
6112 sayılı Kanun'un 32’nci maddesinin birinci fıkrasında yer alan “Bu Kanun’un 8’inci maddesinin birinci fıkrasının (a), (b), (d), (f), (g), (ğ), (h), (n), (ö), (s), (ş) ve (t) bentlerindeki yayın hizmeti ilkelerine ve aynı maddenin dördüncü fıkrasına aykırı yayın yapan medya hizmet sağlayıcı kuruluşlara, ihlalin ağırlığı ve yayının ortamı ve alanı göz önünde bulundurularak, ihlalin tespit edildiği aydan bir önceki aydaki brüt ticari iletişim gelirinin yüzde ikisinden beşine kadar idarî para cezası verilir. İdarî para cezası miktarı, radyo kuruluşları için bin Türk Lirasından, televizyon kuruluşları ve isteğe bağlı medya hizmet sağlayıcıları için onbin Türk Lirasından az olamaz. Ayrıca, idarî tedbir olarak, ihlale konu programın yayınının beş keze kadar durdurulmasına, isteğe bağlı yayın hizmetlerinde ihlale konu programın katalogdan çıkarılmasına karar verilir. İhlalin mahiyeti göz önünde bulundurularak, bu fıkra hükümlerine göre idarî para cezası ile birlikte idarî tedbire karar verilebileceği gibi, sadece idarî para cezasına veya tedbire de karar verilebilir.” hükmü uyarınca, idari para cezası ve program yayını durdurma idari tedbirinin uygulanması gerektiği,
Bu itibarla; aynı yayınla, birden fazla yayın ilkesi ihlali olduğundan ve her iki ihlalin de idari para cezası yaptırımını gerektirdiğinden, 5326 sayılı Kabahatler Kanunu’nun 15’inci maddesinin birinci fıkrası hükmü gereğince, bahse konu ihlallerden en ağır (tek) cezanın verilmesi öngörüldüğünden,
a) İhlalin ağırlığı, yayının ortamı ve alanı göz önünde bulundurularak, kuruluşa %5 oranında idari para cezası uygulanmasına,
Ancak, ihlalin tespit edildiği tarihi itibariyle kuruluşun Eylül 2018 ayına ait ticari iletişim gelir beyanının bulunmadığı değerlendirilerek, televizyon kuruluşları için idari para cezasının 10.000 (onbin) Türk Lirasından az olamayacağından, 2018 yılı için belirlenen yeniden değerleme oranına göre 17.065 (onyedibinaltmışbeş) Türk Lirası İDARİ PARA CEZASI UYGULANMASINA,
b) İdarî tedbir olarak, ihlale konu PROGRAM YAYINININ TAKDİREN 5 (BEŞ) KEZ DURDURULMASINA, bu idari tedbirin uygulanma zamanın kuruluşa yapılacak tebligatta bildirilmesine,
c) 6112 sayılı Kanun'un 32’nci maddesinin dördüncü fıkrasında yer alan; “… Yükümlülük veya yasağa aykırılık dolayısıyla idarî tedbir olarak programın yayınının durdurulması kararının verilmesi halinde, yaptırım uygulanmasına sebebiyet veren fiilin işlenmesinden dolayı sorumluluğu olan programın yapımcısı veya varsa sunucusu, yayının durdurulduğu süre zarfında, aynı veya farklı medya hizmet sağlayıcı kuruluşta hiçbir ad altında başka bir program yapamaz veya sunamaz.” hükmü uyarınca, işlem yapılması hususunun yapılacak tebligatta bildirilmesine,
d) İdari tedbir uygulanması sonucu yayını durdurulan programın yerine, Üst Kurulca gönderilen programların, programın başında; “Bu program, Radyo ve Televizyon Üst Kurulu’nun 31.10.2018 tarih ve 2018/44 sayılı toplantısında alınan 40 No’lu kararı uyarınca, kuruluşumuzun 04.10.2018 tarihinde saat 20:07’de yayınladığı "Mücahid Cihad Han ile Muhabbet Vakti" isimli program yayınında, 6112 sayılı Kanun'un 8’inci maddesinin birinci fıkrasının (f) bendinde yer alan, yayın hizmetleri ‘Toplumun millî ve manevî değerlerine,…aykırı olamaz.’ ilkesinin ihlali nedeniyle idari tedbir uygulanması sonucu yayını durdurulan program yerine yayınlanmaktadır.” metninin anlaşılır şekilde okunarak DVD/CD’de yer aldığı şekliyle ticari iletişim yayını içermeksizin yayınlanmasına, ayrıca anılan metnin program yayını süresince ekranın altında akar yazı ile verilmesine,
e) 6112 sayılı Kanun'un 32’nci maddesinin beşinci fıkrasında yer alan “ (…) 8’inci maddenin birinci fıkrasının (a), (b) ve (d) bentleri dışındaki bentlerini, aynı maddenin ikinci fıkrasını ve bu Kanunun yayın hizmetlerinde ticari iletişimi düzenleyen hükümlerinden herhangi birini yaptırım kararının tebliğinden itibaren bir yıl içinde yirmiden fazla ihlal eden medya hizmet sağlayıcı kuruluşun yayını beş güne kadar durdurulur. Bir yıl içinde aynı ihlalin tekrarı halinde, medya hizmet sağlayıcı kuruluşun yayınının beş günden on güne kadar durdurulmasına; ihlalin ikinci tekrarı halinde ise yayın lisansının iptaline karar verilir. Programlarının yayını veya yayınları süreli durdurulan medya hizmet sağlayıcı kuruluşun yaptırım kararının tebliğine rağmen kararın gereklerine aykırı olarak yayınlarına devam etmesi halinde yayın lisansının iptaline karar verilir.” hükmü uyarınca işlem tesis edileceği hususunun yapılacak tebligatta bildirilmesine,
Oy birliği ile karar verildi.