İzleme ve Değerlendirme Dairesi Başkanlığının 09.04.2019 tarih ve 665 sayılı yazısına konu BEYAZ TV logosuyla yayın yapan medya hizmet sağlayıcı kuruluşun 26.03.2017 tarihinde saat 23:00’da yayınlanan "Beyaz Futbol" adlı program yayınına ilişkin uzman raporu ile video görüntülerinin incelenmesi ve değerlendirilmesiyle yapılan görüşmeler sonucunda;
Bahse konu yayına ilişkin uzman raporunda ayrıntıları belirtildiği üzere, BEYAZ TV logosuyla yayın yapan medya hizmet sağlayıcı kuruluş tarafından 26.03.2017 tarihinde saat 23:00’da yayınlanan "Beyaz Futbol" adlı programda, program sunucu ile program konukları arasında geçen diyaloglarda; “FETÖ Saray için özür diliyorum...Doğru değildir, maksadını aşmıştır. Kanalım adına özür diliyorum (başka bir programda kullanılan ifade)...Genel Kuruldaki 1300 tane adam 25 milyon taraftarı teslim etmediklerini, edemediklerini ve bir kısmının aşağılık mahluklar olduğunu dün ispat ettiler. Niye; hükümeti sevmeye bilirsin ve referandumda farklı görüşlere sahip olabilirsin. Bazen tırnak içinde sözde kendine göre ilkeli de davranırsın ama şerefsiz davranamazsın. Şunu söylüyorum. şimdi onlar diyorki kardeşim mahkeme kararı yok. Savcıyı, valiyi isimlerini unuttum efendim İsmail Demirci. Bunları niye ihraç ettin de Arif Erdem'le, Hakan Şükür'ü ihraç etmedin?...Bir kısım Galatasaray Genel Kurul üyeleri, altını çiziyorum bir kısım hepsi değil, şerefsizsiniz. Bir kısım genel kurul üyeleri 25 milyon Galatasaraylıya ihanet ettiniz. Bir kısım genel kurul üyeleri siyaset yapmadınız, Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin bekasına ihanet edecek kadar haysiyetsiz, şerefsiz, vatan hainlerisiniz. Siz genel kurul üyeleri bunu yaptınız ya birbirlerinize her türlü melaneti yaparsınız, aile bazında, ahlak bazında. Sizden her türlü melanet beklenir. Bazı genel kurul üyeleri için vatan hainliği bile size az bir laftır. Hepsi değil tabi içlerinde çok sağduyulu insanlar vardır. Üst akılın manipülasyonuna gelip arada gazeteciler çıkan konuşan adamlarla sözüm ona (?) yönetiyorsunuz. İçlerinizde biliyorum bazılarınız harıl harıl Fransız vakıfları ve Alman vakıfları ile CAS hakimini etkilemeye çalışıyorsunuz. Çok net biliyorum herif direniyor. Şu anda düşünebiliyor musunuz, açık konuşayım şike sürecinde benim dik durduğum doğru. Aradan beş yılda çok şeyler geçti. Ama şu anda bazı Galatasaray Genel Kurul üyeleri uluslararası bağlantıları, Fransız ve Alman vakıfları, Milli İstihbarat Teşkilatı bunu bilir ya da araştırırsa bulur. CAS'tan 31 Mart günü Fenerbahçe aleyhine bir karar çıkartıp amaç Fenerbahçe'ye zarar vermek değil. Amaç referandum öncesi Türkiye'de sosyal kaos planlamak. Sizler onun için vatan hainisiniz. Biliyorum ki siz şerefsiz bazı genel kurul üyeleri Hakan Şükür ve Arif Erdem'i günahınız kadar sevmezsiniz. Hiç bu politize durumlar yokken 8 sene önce Hakan Şükür'ü kulüpten kovdunuz, gıkınız çıkmadı. Gıkınız çıkmadı şerefsizler. O bazı genel kurul üyeleri hepsini söylemiyorum. 8 sene önce hiçbir şey yoktu ortada. Ne terör örgütü vardı, Hakan siyasetçi de değildi. Arif ortalardaydı. Takım çalıştırıyorlardı, top oynuyorlardı, kovdunuz, gıkınız çıkmadı. Madem o kadar bizim efsanemiz ayaklarınız varya, sahtekarlar. E adam en masum, apolitik ve başarılı futbolcu iken adamın kovulmasına yol verdiniz, gıkınız çıkmadı şerefsizler. Madem şu ilkeli davranışı yapın anlayacağım diyeceğim ki içinde bir tutarlılığı var ama sözde. Alayını kovma. - Şimdi gelelim Dursun Özbek'e. Kardeşim, sizin o paralara pullara nasıl sahip olmuşsunuz bilmiyorum. Ya hasta mısınız, rahatsız mısınız siz? Öngöremediniz mi, sevgili Dursun Özbek ve yöneticiler. Bu genel kurulun onayına getirilir mi bu ihraçlar. Dün için konuşuyorum. Hiç öngöremediniz mi? Ters bir durum çıktığında, içeride bir sürü vatan haini, şerefsiz ajan var. Yurtdışı bağlantıları ile Türkiye Cumhuriyeti dinamit koymaya çalışan hokkabazlar var Genel Kurul'da. Sizin hiç kafanız çalışmıyor mu, böyle bir şeyi gündeme getirip oylatıyorsunuz. Bak bugün tükürdüğünüz adama böyle yalatırlar. Hem de dibinden, dibinden hem de eyyam yaptırarak...Biz bunu oylama yaptırmayalım diye düşünemeyecek kadar IQ nuz yok mu? Var, hepiniz okumuş tahsilli çocuklarsınız. Bunu düşünemediniz. Bak bugün adama 24 saat. Pazar günü çoluğunuz çocuğunuzun yanında alırlar. Almak zorunda kalırsınız, pabuç pahalı çünkü. Böyle tükürdüğünüzü adama yalatırlar. Bir de genel kurula papaz olmamak için aidat falan diyorsunuz...(23:27:10) Ben burda Galatasaray taraftarı mı dedim, Galatasaray camiası mı dedim. Hayır Galatasaray genel kurul üyeleri. Dün 1300 kişi, bunun 300,400,500 tanesi kimse. Tanımam bile yolda görsem tanımam zibidileri. Dün Türk vatandaşı değil, aslında iyi birer Fransız olduklarını kanıtlamış omurgasız şahıslardır. Aslında bu en masumu. Normalde bu adamların biri suratıma gelse oda da kimse olmasa, ben bu omurgasız şahıslar yerine hangi ifadeyi suratlarına karşı kullananacağımı çok iyi biliyorum...- En kritik soru şu. Ben başka yerde girmem. O haysiyetsiz, şerefsiz, vatan haini, Fransız yakıştırmasına dua etsinler. Vatan haini dememişim şimdi vatan haini diyorum. O bazı genel kurul üyelerine şunu soracağım. Onlar gerçekten efsaneyken, apolitikken bu bağlantılar, terör olayı bunların hiçbirisi olmamışken yahu Hakan'ı kovdular kulüpten ulan gıkınız çıktı mı şerefsizler demek ki amaç üzüm yemek değil. Amaç bağcıyı dövmek. Vatan haini lafı cuk oturuyor. Sizin irtibatlarınızı biliyorum. Benim dediklerim laflar çok iddialı laflar. Fransız ve Alman vakıfları operasyonu çekip CAS'tan Fenerbahçe aleyhine bir karar çıkartıp amaç Fenerbahçe'ye zarar vermek falan değil, belki de o da var. Bir taşla iki kuş. Amaç referanduma 10-15 gün kala kaos çıkartmak. Bunun adı manipülasyondur...Orda Kadir Çetinçalı'yı kullanmışsınız. Oylamadan sonra Kadir Çetinçalı'nın oraya çıkıp, bunların hepsi. Ben yemem kardeşim. 25 milyon Galatasaraylıya ihanet ettiniz. Şerefsizler, haysiyetsiz köpekler. Kusura bakmayın. RTÜK'ten de bağışlıyorum. Bu siyaset değildir bak evet verirsin hayır verirsin beni zerre kadar ilgilendirmez orda yaşa Mustafa Kemal Paşa yaşa, gurur duyarım. Bununla ilgili en ufak hiç bir sıkıntım yok. Yaşa Mustafa Kemal Paşa şarkısını her yerde, politize olsa da farketmez. Mustafa Kemal hepimizin dokunulmazıdır, mukaddesidir. Ama sen Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin bekasıyla ilgili bir olayda bu tür işlere girersen ben sana şerefsiz haysiyetsiz, korkak, köpek, vatan haini demekle. Keşke biriniz gelseniz içerdeki odama suratına karşı ne söyleyeceğimi duysanız kulağınızla. Bu omurgasız, vatan haini falan yumuşak ifadeler bernim tabirimle. Ama RTÜK ve hukuk ancak bu kadar müsaade ediyor. - Dün genel kurulda ellerini kadıranlar varya o beyaz yakalılar, üst akıla uyanlar. 16 Nisan öncesindeki o küçücük bezelye kadar beyinleri ile Türkiye'yi kaosa götürmeye çalışanlar. İster evet olsun ister hayır olsun onlara saygı duyuyoruz ama ülkeyi kaosa götürmeye çalışanlara karşı biz o insanlara Galatasaraylı demiyoruz. Dün o 15, 20, 100 kişiden bahsediyorum. ..- Şimdi diyor ki "bizim Torinolu Şaban diyor bir hata yapmış. Yani şimdi arkadaş 15 Temmuz'da herhalde arkadaş yaşananların ne olduğunun Kadir de farkında değil galiba herhalde orda alkışlayanların da Türk halkının belli bir kısmının da hala farkında değiller. Yani gider affedersin karına, karını yatağından, kızını, bilmem çocuğunu bir bakmışsın bir tane çavuş gelmiş gel bakalım sen ordan in ben burda oturacağım falan filan. Bunlar veya valizlerimiz elimize almışız Edirne'ye doğru veya sınırlara doğru kaçmaya çalışıyoruz falan filan belki iç savaş. Şu bölgeyi gitmeyin onlar var, bu bölgede bunlar var, bu bölge bizim bölgemiz falan filan belki de böyle bir durum olacaktı...Kadir her halde bunların farkında değil...Hakan kardeşimiz de Arif kardeşimiz 16 Temmuz sabahı gelip deseydi ki bu örgüt bir terör örgütüdür. Bizim halkımız öldürdü, bizi kandırdılar, biz yanılmışız deseydi, Kadir'e derdim ki evet senin Torinolu Hakan'ın yanılmış derdim. Ama kimse yok ortada. Hala suç işlemiş...Konuları saptırmayalım. Galatasaray Fenerbahçe meselesi değil...Yanlış yoldasınız, hepiniz yanlış yoldasınız. Bizim vatanımız elden gidiyordu, çoluğumuz çocuğumuz elden gidiyordu. Biz elden gidiyorduk, bizim çoluğumuz çocuğumuz elden gidiyordu...Siz vatan hainlerini alkışlıyorsanız size diyecek bir şey bulamıyorum. Hocanın söylediklerine katılmıyorum hoca o kelimeleri kullandı.-Galatasaray Spor Kulübünde dünden itibaren bu haramzadelerin saltanatı bitmiştir. Galatasaray halka açılacaktır. Galatasaray'a kayyum atanacaktır ve Galatasaray Spor Kulübü halka açılarak profesyonel şekilde uluslararası ticarete, işletmeye uygun şekilde yönetilecektir...- Allah hepinizin belasını versin. Ulan hepinizle tek tek uğraşmazsam nağmertim. Ulan siz ne kadar, dünyanın en gerizekalı insanlarısınız ya. Ulan Fetullahçı teröristi kurtartıktan sonra nasıl İzmir Marşı söylersiniz ya. Yaşa Mustafa Kemal Paşa diyor ya. Ulan psikopat mısınız siz. Siz manyak mısınız? Ya mezarından kalkacak Mustafa Kemal Atatürk bunların hepsini teker teker asacak ya. İstiklal mahkemelerinde asardı bunları ya. Ya böyle bir şeyi ilk defa gördüm... Ulan hangi kafayla yaptınız siz. Hepiniz eroin çektiniz de mi gittiniz buraya be. Bu inanılacak iş değil. Hakkaten aklım almıyor...-Burçin Çiçek, lan 15 Temmuz olayı bir siyaset değildir. Kurtuluş savaşıdır. Seni, olsaydı birileri koynundan karını alsaydı gık diyemezdin. Ağır konuşuyorum sana. Bu iş siyaset değildir...15 Temmuz'a siyaset dedin sana yazıklar olsun. Çoluk çocuk öldü lan. Tankın altında ezildiler, mermilerle öldü. Senin gelip karını alırlardı yanından. Bu siyaset değildir. Ülkenin bekasıdır..."şeklinde ifadelere yer verildiği görülmüştür.
Galatasaray Spor Kulübü kongresinde yaşananların değerlendirildiği ihlale konu programda kullanılan; “şerefsizsiniz”, “şerefsizler”, “haysiyetsiz köpekler”, “vatan hainisiniz”, “Allah hepinizin belasını versin” şeklindeki ifade ve yorumların, eleştiri sınırları ötesinde, tarafları rencide edici, kişi ve kuruluşların saygınlığını zedeleyici nitelikte olduğu kanaatine varılmıştır.
Bu nedenle mezkur yayında, 6112 sayılı Kanun'un 8'inci maddesinin birinci fıkrasının (ç) bendinin ihlal edildiği sabit görülmüştür.
Bu itibarla;
6112 sayılı Kanun’un 8'inci maddesinin birinci fıkrasının (ç) bendinde yer alan "İnsan onuruna ve özel hayatın gizliliğine saygılı olma ilkesine aykırı olamaz, kişi ya da kuruluşları eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü, aşağılayıcı veya iftira niteliğinde ifadeler içeremez." ilkesinin ihlali nedeniyle,
Kuruluşa, 26.04.2011 tarihli yayınları nedeniyle evvelce 16.06.2011 tarih ve 2011/37 sayılı Toplantıda alınan 66 No’lu Üst Kurul Kararıyla 6112 sayılı Kanun’un 8’inci maddesinin birinci fıkrasının (ç) bendi uyarınca, uyarı yaptırımı uygulandığı tespit edildiğinden aynı hükmün tekraren ihlali nedeniyle, 6112 sayılı Kanun’un 32’nci maddesinin ikinci fıkrasında yer alan; “…ihlalin tekrarı hâlinde medya hizmet sağlayıcıya ihlalin ağırlığı ve yayının ortamı ve alanı göz önünde bulundurularak, ihlalin tespit edildiği aydan bir önceki aydaki brüt ticari iletişim gelirinin yüzde birinden üçüne kadar idari para cezası verilir. İdarî para cezası miktarı, radyo kuruluşları için bin Türk Lirasından, televizyon kuruluşları ve isteğe bağlı medya hizmet sağlayıcıları için onbin Türk Lirasından az olamaz.” hükmü uyarınca, idari para cezası uygulanması gerektiği,
İhlalin ağırlığı, yayının ortamı ve alanı göz önünde bulundurularak, ihlalin tespit edildiği tarihi itibariyle kuruluşun Şubat 2017 ayına ait ticari iletişim gelir beyanının 2.358.119,78 Türk Lirası olduğu değerlendirilerek, yüzde üç oranı (%3) 70.744,00 TL İDARİ PARA CEZASI UYGULANMASINA,
Oy birliği ile karar verildi.