İzleme ve Değerlendirme Dairesi Başkanlığının 08.05.2020 tarih ve 658 sayılı yazısına konu SÜPER TV logosuyla yayın yapan medya hizmet sağlayıcı kuruluşun 27.04.2020 tarihinde saat 01:51’de yayınladığı "Mücahid Han ve Diğerleri" adlı program yayınına ilişkin uzman raporu ile video görüntülerinin incelenmesi ve değerlendirilmesiyle yapılan görüşmeler sonucunda;
Bahse konu yayına ilişkin uzman raporunda ayrıntıları belirtildiği üzere, söz konusu kuruluşun 27.04.2020 tarihinde saat 01:51’de yayınladığı sunuculuğunu Mücahid Han’ın yaptığı, "Mücahid Han ve Diğerleri" adlı programda, sunucu tarafından; "Efendim, merhabalar! Bu güzel canlı yayınımızda metafiziksel sıkıntılarımızı konuşacağız. İçerisinde bulunmuş olduğumuz bu manevi sıkıntılar hususunda evet, istişare edeceğiz. Ekranlarda sizler de bize ulaşabileceğiniz numaralarımızı görüyorsunuz zaten. Bir yandan metafiziksel sıkıntılarımızı da masaya yatırıyoruz, fikir alışverişinde bulunuyoruz, istişare ediyoruz. Nasıl istişareler bunlar? Yani üzerimizde büyü, musallat, nazar gibi bir garabet olabilir mi? Yaşadığımız problemler, efendim, dünyevi olarak sebebini tespit edemediğimiz problemlerin metafiziksel alemden gelen bir sebebi olabilir mi? Üzerimizde böyle bir membağ olabilir mi? Bunları da inşallah bir yandan konuşuyoruz. Konuşmaya da devam edeceğiz. Dolayısıyla sizler de bu suallerinizi bizlere iletmeye devam edebileceğinizi unutmayın. İstişare edebileceğimizi unutmayın. Efendim, bize daima sorularınızı sorabileceğinizi unutmayın. Bizler de inşallah sıkıntılarımızın sebebini tespit edip, sıkıntılarımızın membağını da keza yine tespit edip ve bununla alakalı da bir inşaallah çözüm yolu arayacağız. Nerden? Kuran'dan, sünnetlerden ve ulemanın kıymetli sözlerinden. Nasıl bir çözüm yolu? Efendim, işte eğer üzerimizde bir büyü varsa, yapılan bir büyü neticesinde evlenmek nasip olmuyor ise evet, bu evliliği inşaalah nasıl yapabiliriz? Bu büyüyü nasıl üzerimizden def ederiz? Efendim, hastalıklarımızın sebebi birilerinin nazar etmesi ise bu nazardan nasıl kurtuluruz? Hep bu konuda inşaallah fikir alışverişinde bulunacağız, istişare edeceğiz.” program sunucusu ile programa telefon ile bağlanan izleyiciler arasında geçen diyaloglarda ise; “Mehmet abi, sizin üzerinizde dokuz sene evvel yapılan bir büyünün tesiri var. Nedir bu büyü? Mezar büyüsü. Yine söylüyorum yani mezara gömülme suretiyle yapılan büyü. Efendim, mezar büyüsü dediğimiz zaman mesela herkese aynı mezar büyüsü yapılıyor demek değil. Mezara gömmek suretiyle yapılan büyülerin tamamına mezar büyüsü derler. Bunlar mezara bir muska yazıp da gömmüş olabilir, hayvanların çeşitli efendim işte bağırsaklarına düğümler atanlar var filan da bunları da mezara gömmüş olabilir, kaşık da gömmüş olabilir yani. Mezar büyüsü dedim mi mezara gömülme suretiyle yapılan, yani ne demek? Mezara girene kadar sıkıntı, dert, tasa, bela, musibet devam etsin yağmur gibi yağsın. Mezara girene kadar yüzü gülmesin. Öyle hale gelsin ki mezara girmeyi dahi tercih etsin. Ölseydim daha iyiydi diyecek hale gelsin.”, “Şimdi Okan abi, ailede aslında var olan bir büyü tesiri var. Yani bu ne demek? Hem Ceylan ablamızın hem Deniz abimizin aslında aile bireylerinin tamamının üzerinde olumsuzluklar meydana gelmesi niyeti ile yapılan bir habis müdahaleden bahsedebiliriz. Aile bireylerinin hepsinin üzerinde sıkıntılar olması niyetiyle yapılmış bir büyü. Hani sülb niyetiyle yapılan büyüler diyoruz ya bütün aileyi etkileyen, nesilden nesile bir bela olarak yapışan üzerimize, kurtulamadığımız problemler. Evet efendim burada on iki sene evveline giden bir problem var. İki farklı kadın tarafından yapılmış bir büyü. Burada bir papaz büyüsü tesirinden bahsedebiliriz. Ailede enerjisini, etkisini devam ettiren papaz büyüsü tesiri. Edirne'nin "E" si Fatsa'nın "F" si isminde bu iki harfi barındıran bir kadın, iki kadın, iki farklı kadın.", "Üzerimde büyü, nazar, musallat var mı? Varsa nasıl anlarım diyenler?", "Geceleri uyuyamıyorum, kabuslar görüyorum diyenler!", "Ailenizde geçimsizlik mi var?", "Negatif enerjiden nasıl korunurum? Ekran başına!", "Cinlerden nasıl korunurum? Ekran başına!", "Maddi manevi sıkıntılar yaşayanlar! Ekran başına!", "Tıbbi hiçbir sorun yok! Ağrılar, ateşlenmeler, korku ve endişe hiç gitmiyor diyenler!", "Bilgi için (Ücretsiz Hat): 0212 975 22 …" şeklinde sözlü ve yazılı ifadelere yer verildiği görülmüştür.
İhlale konu programda, her insanın yaşam süreci içerisinde karşılaşmaları mümkün olan bazı maddi/manevi ve ruhsal sıkıntıların çoğunun, cin, büyü, nazar, musallat vb. sebeplerden kaynaklandığının ifade edildiği ve bu yönde bazı reçeteler sunularak izleyicilerin dini hassasiyetlerinin istismarına yol açabilecek nitelikte yayın yapıldığı, bu tür yayınların insanları kaygı, korku ve endişeye sevk edebileceği ve bu konularda çeşitli sıkıntılar yaşamakta olan izleyicilerin maddi manevi zarara uğratılabileceği, dolayısıyla, maddi sıkıntılar, ailevi problemler, sağlık sorunları vb. sorunların nedenini batıl inanışlara ve uygulamalara dayandırıldığı, bu yolla mezkur yayında, kişisel çıkar sağlamak amacıyla insanların dini duygularının istismar edildiği kanaatine varılmıştır.
Bu nedenlerle mezkur yayında, 6112 sayılı Kanun'un 8'inci maddesinin birinci fıkrasının (r) bendinin ihlal edildiği sabit görülmüştür.
Bu itibarla;
6112 sayılı Kanun’un 8'inci maddesinin birinci fıkrasının (r) bendinde yer alan; "Yayın hizmetleri... kişileri fal veya batıl inançlar yoluyla istismar edemez." ilkesinin ihlali nedeniyle,
6112 sayılı Kanun'un 32’nci maddesinin ikinci fıkrasında yer alan “8’inci maddenin birinci fıkrasının diğer bentleri ile ikinci ve üçüncü fıkralarında ve bu Kanun’un diğer maddelerinde belirlenen ilke, yükümlülük veya yasaklara aykırı yayın yapan ve/veya bu Kanun hükümleri kapsamında Üst Kurul tarafından belirlenen yükümlülüklerini yerine getirmeyen medya hizmet sağlayıcıya ihlalin ağırlığı, yayının ortamı ve alanı göz önünde bulundurularak, ihlalin tespit edildiği aydan bir önceki aydaki brüt ticari iletişim gelirinin yüzde birinden yüzde üçüne kadar idari para cezası verilir. İdarî para cezası miktarı, radyo kuruluşları için bin Türk Lirasından, televizyon kuruluşları ve isteğe bağlı medya hizmet sağlayıcıları için onbin Türk Lirasından az olamaz.” hükmü uyarınca idari para cezası uygulanması gerektiği,
a) İhlalin ağırlığı, yayının ortamı ve alanı göz önünde bulundurularak, kuruluşa %3 oranında idari para cezası uygulanmasına,
Ancak, ihlalin tespit edildiği tarihi itibariyle kuruluşun Mart 2020 ayına ait ticari iletişim gelir beyanının bulunmadığı değerlendirilerek, televizyon kuruluşları için idari para cezasının 10.000 (onbin) Türk Lirasından az olamayacağından, 2020 yılı için belirlenen yeniden değerleme oranına göre 25.881 (yirmibeşbinsekizyüzseksenbir) Türk Lirası İDARİ PARA CEZASI UYGULANMASINA,
b) 6112 sayılı Kanun'un 32’nci maddesinin beşinci fıkrasında yer alan “ (…) 8’inci maddenin birinci fıkrasının (a), (b) ve (d) bentleri dışındaki bentlerini, aynı maddenin ikinci fıkrasını ve bu Kanunun yayın hizmetlerinde ticari iletişimi düzenleyen hükümlerinden herhangi birini yaptırım kararının tebliğinden itibaren bir yıl içinde yirmiden fazla ihlal eden medya hizmet sağlayıcı kuruluşun yayını beş güne kadar durdurulur. Bir yıl içinde aynı ihlalin tekrarı halinde, medya hizmet sağlayıcı kuruluşun yayınının beş günden on güne kadar durdurulmasına; ihlalin ikinci tekrarı halinde ise yayın lisansının iptaline karar verilir…” hükmü uyarınca işlem tesis edileceği hususunun yapılacak tebligatta bildirilmesine,
Oy birliği ile karar verildi.