İzleme ve Değerlendirme Dairesi Başkanlığının 09.07.2020 tarih ve 1244 sayılı yazısına konu NİSA TV logosuyla yayın yapan medya hizmet sağlayıcı kuruluşun 08.07.2020 tarihinde saat 07:08’de yayınladığı "Mücahid Han ile Sohbet-i İhvan" adlı program yayınına ilişkin uzman raporu ile video görüntülerinin incelenmesi ve değerlendirilmesiyle yapılan görüşmeler sonucunda;
Bahse konu yayına ilişkin uzman raporunda ayrıntıları belirtildiği üzere, söz konusu kuruluşun 08.07.2020 tarihinde saat 07:08’de yayınladığı sunuculuğunu Mücahid Han’ın yaptığı, "Mücahid Han ile Sohbet-i İhvan" adlı programda, sunucu tarafından; “Efendim metafizik aleme yolculuk gerçekleştireceğiz. Yine sıkıntılarımızla alakalı istişareler gerçekleştireceğiz. İçerisinde bulunmuş olduğumuz olumsuzlukların metafizik alemde bir sebebi var mı yok mu beraberce gayret gösterip bunu tespit etmeye çalışacağız. Acaba üzerimizde bir büyü tesiri var mı? Niye? Çünkü bir türlü evlenemiyorum. Niye? Maddi olarak bir kısmetsizlik var. İşlerimde bir türlü muvaffak olamıyorum. Hayatımda çok büyük sıkıntılar var. İşte karı ve koca arasında acayip olumsuzluklar var. Eşim beni domuz gibi görüyor. Ben eşimi eşek, hınzır suretinde görüyorum. Köpek suretinde görüyorum diyor. Acaba karı-koca arasında dünyevi hiçbir sebebi olmadığı halde meydana gelen bu şiddetli geçimsizlik yapılan bir kaşık büyüsü neticesinde mi meydana gelmiş. Ailedeki huzursuzluk acaba bir kiriş büyüsünün tesiri ile mi meydana gelmiş. Bunları inşallah konuşacağız. Nazarın tesiri altında olanlar. Ya nazar değdiği için efendim sınavlarında normalde başarılı iken bir türlü muvaffak olamayan kardeşlerim. Nazar değdiği için iyi giden işlerinde yüzü gülmeyen kardeşlerim. Nazar değdiği için sivilceden, iltihaptan, hastalıktan kurtulamayan kardeşlerim...İşte bu tarz problemler yaşıyorsak. Artık dünyevi olarak sebebini tespit edemediğimiz, tıkandığımız sorunlar yaşıyorsak, musallattan illallah ettiysek, nazardan, büyüden illallah ettiysek burada biz yardımcı olmak için sizlere varız. Bizi arayabilirsiniz. Ekranlarda canlı yayına bağlanabileceğiniz telefon numaramızı da görmektesiniz. Bu numaralardan bizleri arayıp canlı yayına bağlanabilirsiniz. Arayın. Bağlanın. İsminizi, anne isminizi, sıkıntınızı söyleyin. Sıkıntınızla alakalı istişare edelim. Çözümüyle alakalı gerekli tavsiyeleri verelim. İstişare üzeri gidelim inşallah.", program sunucusu ile programa telefon ile bağlanan izleyiciler arasında geçen diyaloglarda; “Bu aşık cin musallatı. Bir cinin aşık olarak insana musallat olması ne demektir biliyor musun? O cinin çoluğundan çocuğundan dahi onu kıskanması demektir...Bakın sevgili abim. Aşık olan bir cin. Veya bunu bir insan olarak düşün. Evvela sence kimi kıskanır? Başka bir insan gelse hanımına aşık olsa ilk olarak kimi kıskanır?...Evvela eşini kıskanır mübarek kimi kıskanacak. Çünkü birinci olarak kendine rakip olan kim? Eşi. O yüzden evvela onu ne yapmak için, efendim oyundan çıkarmak için gayret gösterir. Dünyevi hiçbir sebep yokken, sen kumar mı oynadın? Sen efendim hakaret mi ettin? Sen zina edip aldattın mı? Bu kadına şiddet mi uyguladın? Yo. Hiçbir sebep olmadığı halde bu kadının, bu ablamızın, bu güzel yengemizin tutup da sana sebepsiz yere tavır alması, hatta bu normal bir tavır değil, olur ya bir küskünlük olur falan böyle bir şey değil. Seni gördüğü anda sanki kendi canına kastetmiş düşmanını görmüş gibi sinirlerinin tepesine çıkması ablamızın iradesinin kendisinde olmadığını gösteriyor. Aşık bir cinin tasallutu etkisinde olduğunu gösteriyor…Şimdi Murat abi eğer dersen ki Mücahid kardeşim nasıl kurtaracağız bu hanımı? Ben seni not alırım. Yönetmenime rica ederim ismini yazarım ama yönetmenim de numaranı yazar görüşürüz sonra. Tamam?... Üzülerek söylüyoruz malesef üzülerek söylüyoruz. Aşık cinlerin tasallutu insana bu hadiseleri yaşatıyor. Ne yapalım ya yuvalar yıkılsın mı ya? Bak burdan söylüyorum. Bizi izleyen cinler aleminden izleyenlere de söylüyorum. Cinler aleminden izleyenlere de söylüyorum. Efendim bu insanları sizin elinize bırakmayız.”, “Şimdi bir evlilikte en mühim mesele cinsel manada istikrarsızlık. Hakikaten mühim. Evliliği bitirecek bir problem. Şimdi o yüzden hususen bu konuda yapılan bir tesir abinin üzerinde zuhur ediyor. Özellikle abinin adına niyet edilen bir şeyler var. Yalnız şöyle söyleyeyim Filiz ablam. Yapılan bu habis müdahalalerin de farklı bir hanımefendiden geldiğini de söyleyebiliriz. Sana açık ve net bunu söyleriz. O yüzden ne diyoruz. Rabbim celle celaluhu bizleri aşüftelerin de şerrinden muhafaza eylesin. ...Abinin de birileri tarafından elde edilmek istendiği, evvela senin izale edilmen için bu yollara müracaat edildiği ortadadır. Malesef hanede fitne tohumları vardır. Büyü tesirleri vardır. Rabbim celle celaluhu yardımcınız olsun diyelim. Üzerimde büyü tesiri var, nazar tesiri var, musallat tesiri var, yandım yok mu bir çare" diyenler arayın inşallah konuşuyoruz.”, “Cinler insanlara zarar verebilir mi?, "Büyü ve musallat nasıl anlaşılır?", "Üzerimde nazar varsa nasıl anlarım?", "Kısmet bağlılığı nasıl anlaşılır?", "Manevi sıkıntılara mucize çözüm:Zafiran", "Ücretsiz Danışma Hattı: 0212 981 15 …" şeklinde sözlü ve yazılı ifadelere yer verildiği görülmüştür.
İhlale konu programda, her insanın yaşam süreci içerisinde karşılaşmaları mümkün olan bazı maddi/manevi ve ruhsal sıkıntıların çoğunun, cin, büyü, nazar, musallat vb. sebeplerden kaynaklandığının ifade edildiği ve bu yönde bazı reçeteler sunularak izleyicilerin dini hassasiyetlerinin istismarına yol açabilecek nitelikte yayın yapıldığı, bu tür yayınların insanları kaygı, korku ve endişeye sevk edebileceği ve bu konularda çeşitli sıkıntılar yaşamakta olan izleyicilerin maddi manevi zarara uğratılabileceği, dolayısıyla, maddi sıkıntılar, ailevi problemler, sağlık sorunları vb. sorunların nedenini batıl inanışlara ve uygulamalara dayandırıldığı, bu yolla mezkur yayında, kişisel çıkar sağlamak amacıyla insanların dini duygularının istismar edildiği kanaatine varılmıştır.
Bu nedenlerle mezkur yayında, 6112 sayılı Kanun'un 8'inci maddesinin birinci fıkrasının (r) bendinin ihlal edildiği sabit görülmüştür.
Bu itibarla;
6112 sayılı Kanun’un 8'inci maddesinin birinci fıkrasının (r) bendinde yer alan; "Yayın hizmetleri... kişileri fal veya batıl inançlar yoluyla istismar edemez." ilkesinin ihlali nedeniyle,
6112 sayılı Kanun'un 32’nci maddesinin ikinci fıkrasında yer alan “8’inci maddenin birinci fıkrasının diğer bentleri ile ikinci ve üçüncü fıkralarında ve bu Kanun’un diğer maddelerinde belirlenen ilke, yükümlülük veya yasaklara aykırı yayın yapan ve/veya bu Kanun hükümleri kapsamında Üst Kurul tarafından belirlenen yükümlülüklerini yerine getirmeyen medya hizmet sağlayıcıya ihlalin ağırlığı, yayının ortamı ve alanı göz önünde bulundurularak, ihlalin tespit edildiği aydan bir önceki aydaki brüt ticari iletişim gelirinin yüzde birinden yüzde üçüne kadar idari para cezası verilir. İdarî para cezası miktarı, radyo kuruluşları için bin Türk Lirasından, televizyon kuruluşları ve isteğe bağlı medya hizmet sağlayıcıları için onbin Türk Lirasından az olamaz.” hükmü uyarınca idari para cezası uygulanması gerektiği,
a) İhlalin ağırlığı, yayının ortamı ve alanı göz önünde bulundurularak, kuruluşa %3 oranında idari para cezası uygulanmasına,
Ancak, ihlalin tespit edildiği tarihi itibariyle kuruluşun Haziran 2020 ayına ait ticari iletişim gelir beyanının bulunmadığı değerlendirilerek, televizyon kuruluşları için idari para cezasının 10.000 (onbin) Türk Lirasından az olamayacağından, 2020 yılı için belirlenen yeniden değerleme oranına göre 25.881 (yirmibeşbinsekizyüzseksenbir) Türk Lirası İDARİ PARA CEZASI UYGULANMASINA,
b) 6112 sayılı Kanun'un 32’nci maddesinin beşinci fıkrasında yer alan “ (…) 8’inci maddenin birinci fıkrasının (a), (b) ve (d) bentleri dışındaki bentlerini, aynı maddenin ikinci fıkrasını ve bu Kanunun yayın hizmetlerinde ticari iletişimi düzenleyen hükümlerinden herhangi birini yaptırım kararının tebliğinden itibaren bir yıl içinde yirmiden fazla ihlal eden medya hizmet sağlayıcı kuruluşun yayını beş güne kadar durdurulur. Bir yıl içinde aynı ihlalin tekrarı halinde, medya hizmet sağlayıcı kuruluşun yayınının beş günden on güne kadar durdurulmasına; ihlalin ikinci tekrarı halinde ise yayın lisansının iptaline karar verilir…” hükmü uyarınca işlem tesis edileceği hususunun yapılacak tebligatta bildirilmesine,
Oy birliği ile karar verildi.