İzleme ve Değerlendirme Dairesi Başkanlığının 02.08.2021 tarih ve 1059 sayılı yazısına konu A HABER logosuyla yayın yapan medya hizmet sağlayıcı kuruluşta 26.06.2013 tarihinde saat 22:14’te yayınlanan, "Gündem Özel" isimli program yayınına ilişkin uzman raporu ile video görüntülerinin, Ankara 4. İdare Mahkemesinin 17/06/2021 tarihli Esas No: 2021/249 ve Karar-No: 2021/1097 kararının uygulanması kapsamında, tekrar incelenmesi ve değerlendirilmesiyle yapılan görüşmeler sonucunda;
A HABER logosu ile yayın yapan "TURKUVAZ MEDYA YAYIN HİZMETLERİ A.Ş." unvanlı medya hizmet sağlayıcı kuruluşta 26.06.2013 tarihinde saat 22:14’te canlı olarak yayınlanan, sunuculuğunu Can Okanar’ın yaptığı "Gündem Özel" adlı programda, “15 Haziran'da polis müdahalesinin ardından hatırlayacaksınız eylemciler Divan Oteli'ne kaçmışlardı. Taksim'de ve 5 yıldızlı konforda ağırlandıkları da ortaya çıktı, haber böyle diyor. Otelin otoparkı revire çevrildi, bazı odalarda Molotof kokteyli hazırlandığı belirlendi. Ekranda "Divan Oteli Eylem Karargahı - Eylemciler otoparktan bozma revire alındı" yazısı. (Dış ses tarafından bir otel odasına ve otoparka ait görüntüler eşliğinde haberin seslendirmesi gerçekleştirilmektedir.) Gezi eylemleri sırasında Taksim Divan Otel'de yaşananlar tartışma konusu olmuştu. Polis çocuklarında bulunduğu otele girerek biber gazı atmakla suçlanmıştı. Ancak polisin kaydettiği görüntüler olayın kamuoyuna yansıtılandan farklı olduğunu ortaya koyuyor. Görüntülerde eylemciler otelin otoparkını revire çevirdiği görülüyor. Bir odayı kullanan eylemcinin ise hazırladığı molotof kokteyli kameralara yansıyor. ... Başbakan Erdoğan'ın bahsettiği ev sahipliğinin günlerce sürdüğü ortaya çıktı. Eylemin hemen sonrasında polis kamerasının çektiği görüntüler Divan Otel'in işgalcilerin toplanma merkezi olduğunu gösteriyor. Göstericiler polisle çatışırken yaralanan ya da biber gazından etkilenen eylemcilerin otoparka kurulan revirde tedavi edildiğini ortaya koyuyor. Otopark ilaç şişeleriyle, sargı bezleriyle, küçük bir hastaneyi andırıyor. Yerlerdeki sedyeler de yaralı eylemciler için hazırlanmış. Otoparkın bir bölümü de ilaç deposu haline getirilmiş. Görüntülere göre Divan Oteli eylemcilere sadece revir olarak hizmet vermemiş. Bir eylemcinin kullandığı odada bulunan 2 molotof kokteyli bunun en önemli göstergesi. Divan Otel'in eylemcilere kucak açması onlara destek vermesi Başbakan Erdoğan'ın da grup toplantısında da gündemindeydi. İstanbul'da Taksim'deki Divan Oteli'ne kaçtılar polis de kovaladı diyor Başbakan ama görüntülerde bakıyoruz ki odalarda molotof kokteyli hazırlanıyor diğer taraftan bayağı revir haline getirilmiş garaj, iyi bir ilaç ve ilk yardım malzemesi stoku yapılmış ..." şeklinde ifadelere yer verildiği görülmüştür.
Yukarıda yer verilen açıklamalar ile Ankara 4. İdare Mahkemesinin 17/06/2021 tarihli Esas No: 2021/249 ve Karar-No: 2021/1097 kararının birlikte değerlendirilmesi sonucunda;
İhlale konu programda ekrana yansıyan otel odası ve revire dönüştürülmüş otopark görüntülerinin Divan Oteli'ne ait olduğunu gösteren herhangi bir ibare ya da ayırıcı bir özelliğe rastlanılmamış olup sadece söz konusu görüntüler üzerinden kesin bir kanıya varmak mümkün olmamakla beraber yayında verilen görüntülerle ilişkilendirilen "Taksim Divan Otel", "Taksim'deki Divan Oteli" "Divan Otel", "Divan Oteli" ifadelerinin ve söz konusu otelin odalarına ve otoparkına ait olduğu belirtilen görüntülerin gerçeği yansıtmadığından yayıncı sorumluluğunun ihmal edildiği; kişi ya da kuruluşların itibarını zedeleyici iftira niteliğinde ifadeler kullanıldığı düşünülmektedir. 6112 sayılı Radyo ve Televizyonların Kuruluş ve Yayın Hizmetleri Hakkında Kanun'un 8'inci maddesinin yayıncılara toplumun doğru bir şekilde bilgilendirilmesini de içeren kamusal sorumluluğu yüklediği göz önüne alındığında kitle iletişim araçları, yayınladıkları haber ve görüntüler ile toplumu doğru bir şekilde bilgilendirir, çeşitli olaylar, kişi ve kuruluşlar hakkında kamuoyunun fikir sahibi olmasına katkıda bulunurlar. Bu bakımdan sunulan haberlerin ve görüntülerin doğruluğu ve objektifliği kamusal sorumluluk ve toplumun doğru bir şekilde bilgilendirilmesi bakımından önem taşımaktadır. Dolayısıyla haberi oluşturan bilgiler ve görüntüler araştırılıp doğrulandıktan sonra yayınlanmalı, doğruluğu kanıtlanmamış, teyide muhtaç veya çelişkili bilgi ve iddialar aktarılırken kesin ifadeler kullanılmaması gerektiği kanaatine varılmıştır.
Bu nedenlerle mezkur yayında, 6112 sayılı Kanun’un 8'inci maddesinin birinci fıkrasının (ç) bendinin ihlal edildiği sabit görülmüştür.
Bu itibarla;
6112 sayılı Kanun’un 8'inci maddesinin birinci fıkrasının (ç) bendinde yer alan; "... kişi ya da kuruluşları eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü, aşağılayıcı veya iftira niteliğinde ifadeler içeremez." ilkesinin ihlali nedeniyle,
6112 sayılı Kanun'un 32’nci maddesinin ikinci fıkrasında yer alan “8’inci maddenin birinci fıkrasının diğer bentleri ile ikinci ve üçüncü fıkralarında ve bu Kanun’un diğer maddelerinde belirlenen ilke, yükümlülük veya yasaklara aykırı yayın yapan ve/veya bu Kanun hükümleri kapsamında Üst Kurul tarafından belirlenen yükümlülüklerini yerine getirmeyen medya hizmet sağlayıcıya ihlalin ağırlığı, yayının ortamı ve alanı göz önünde bulundurularak, ihlalin tespit edildiği aydan bir önceki aydaki brüt ticari iletişim gelirinin yüzde birinden yüzde üçüne kadar idari para cezası verilir. İdarî para cezası miktarı, radyo kuruluşları için bin Türk Lirasından, televizyon kuruluşları ve isteğe bağlı medya hizmet sağlayıcıları için onbin Türk Lirasından az olamaz.” hükmü uyarınca idari para cezası uygulanması gerektiği,
a) İhlalin ağırlığı, yayının ortamı ve alanı göz önünde bulundurularak, ihlalin tespit edildiği tarihi itibariyle kuruluşun Mayıs 2013 ayına ait ticari iletişim gelir beyanının 2.932.979,97 Türk Lirası olduğu değerlendirilerek, yüzde bir oranı (%1) 29.330,00 TL İDARİ PARA CEZASI UYGULANMASINA,
b) 6112 sayılı Kanun'un 32’inci maddesinin beşinci fıkrasında yer alan “(…) 8’inci maddenin birinci fıkrasının (a), (b) ve (d) bentleri dışındaki bentlerini, aynı maddenin ikinci fıkrasını ve bu Kanunun yayın hizmetlerinde ticari iletişimi düzenleyen hükümlerinden herhangi birini yaptırım kararının tebliğinden itibaren bir yıl içinde yirmiden fazla ihlal eden medya hizmet sağlayıcı kuruluşun yayını beş güne kadar durdurulur. Bir yıl içinde aynı ihlalin tekrarı halinde, medya hizmet sağlayıcı kuruluşun yayınının beş günden on güne kadar durdurulmasına; ihlalin ikinci tekrarı halinde ise yayın lisansının iptaline karar verilir.” hükmü uyarınca işlem tesis edileceği hususunun yapılacak tebligatta bildirilmesine,
Üst Kurul Başkanı Ebubekir ŞAHİN’in karşı oyu ve oy çokluğu ile karar verildi.