İzleme ve Değerlendirme Dairesi Başkanlığının 22.04.2022 tarih ve 481 sayılı yazısına konu YÖRÜK TV logosuyla yayın yapan medya hizmet sağlayıcı kuruluşun 18.04.2022 tarihinde saat 18:02’de yayınladığı "Mücahid Han ile Sohbet-i İhvan" adlı program yayınına ilişkin uzman raporu ile video görüntülerinin incelenmesi ve değerlendirilmesiyle yapılan görüşmeler sonucunda;
Bahse konu yayına ilişkin uzman raporunda ayrıntıları belirtildiği üzere, kuruluşun 18.04.2022 tarihinde saat 18:02’de yayınladığı sunuculuğunu Mücahid Han’nın yaptığı, "Mücahid Han ile Sohbet-i İhvan" adlı programda, program sunucusu ile programa telefon ile bağlanan izleyiciler arasında geçen diyaloglarda ;“Peki birazcık bekleyin Serpi abla, bakıyım, sonra konuşalım inşallah...
Serpil abla, şimdi üzerinde cinni bir musallat var, göndermeyle gelmiş bir musallat bu. Yani birilerinin yapmış olduğu bir sihir, büyüyle beraber gelmiş, bedene musallat olmuş bir cinni var. Bu cinninin tesiri şu anda, Peygamber Efendimizin tabiri ile, Efendimiz diyor ki, damarda gezen kan gibidir diyor, bu mahluklar için. Senin tabiri caizse böyle damarında gezen kan gibi geziyor…Efendim damarında gezen kan gibi geziyor, sürekli bir sıkıntı, bahsettiğin bedensel problemlerin dışında manevi problemler, ruhsal olarak bir daralma, bunalma ve o kadar ağır bir hal ki, gecen-gündüzün zindana dönüyor, efendim bir damla uykuya hasret kalıyosun, bazen öyle bir hale geliyorsun ki, insan yani yemek yiyemez, su içemez olur mu? Yemek yiyemez, su içemez hale geliyorsun. Böyle ağır bir enerji bu. Serpil abla…Üzerine düşen ilk görevi ifa etmişsin Serpil abla. Zaten bir insanın bu tarz rahatsızlıkları var ise, evvela doktora gitmesi lazım. Sen o görevi yapmışsın. Doktorlar da hasta olmadığını söylemiş. Zaten hasta olsan bir teşhis konulur idi. Zaten hastalık değil bu ne? Hastalık zannı. İşte sana bu hissiyatı veren hasta olmadığı halde ağrılar yapan, uykunu bozan, yemek yiyemez hale getiren, huzursuz eden, mutsuz eden, efendim bu su-i zan. Bunun kaynağı bu bedendeki cinni. Göndermeyle gelmiş. Adında "R" olan bir kadın tarafından gönderilmiş...İlker ağbi, şimdi bir kadın sana acayip derecede kafayı takmış. Yani kötü manada. Sana efendim nasıl olduysa acayip bir haset, acayip bir kin, senin sıkıntılar yaşamanı çok arzu etmiş, bu kadın öyle pis işlere müracaat etmiş ki, bir muska yazdırıyor, bir büyü yazdırıyor, yaptırıyor sana. Bu büyünün neticesinde, efendim bu büyü yapıldığı zaman diyelim, efendim, Allah-ü Alem, sen evliydin herhalde? Ama bu, bu senin yuvanı yıkma niyetiyle yapmış. Hem yuvası yıkılsın, hem kısmeti, nasibi bağlansın. Bir daha iflah olamasın. Yani ni evlenebilsin, ne hayır görebilsin. Hem yuvası yıkılsın, hem de bir daha evlenemesin gibi şer bir niyet var. Çok acayip bir hasetle yapılmış bir büyü var... Yuvanı da yıkan bu sihir, evlenememene sebep olan da bu sihir, İlker ağbi. İsminde "N" olan bir kadın tarafından yapılmış...”, "Mücahid Han İle Sohbet-İ İhvan", "Bilgi İçin (Ücretsiz Hat) 0216 277 70 …", "Üzerimde Musallat Var Mı? Nasıl Anlarım?", "Eşler Arasında Geçimsizlik Mi Var?", "Negatif Enerjiden Nasıl Korunurum? Ekran Başına!", "İşlerim Bozuk, İş Hayatım Nasıl Düzelir?", "Ailemde Geçimsizlik, İşlerimde Bereketsizlik Var Diyenler!", "Kısmetim Kapalı Diyenler, Kısmet Bağlılığı Nasıl Anlaşılır?", "Geceleri Uyuyamıyor, Kabuslar Görüyorum Diyenler!", "Elimi Neye Atsam Kuruyor Diyenler! Bizi Dikkatlice İzleyin" vb. şeklinde sözlü ve yazılı ifadelere yer verildiği görülmüştür.
İhlale konu programda, her insanın yaşam süreci içerisinde karşılaşmaları mümkün olan bazı maddi/manevi ve ruhsal sıkıntıların çoğunun, cin, büyü, nazar, musallat vb. sebeplerden kaynaklandığının ifade edildiği ve bu yönde bazı reçeteler sunularak izleyicilerin dini hassasiyetlerinin istismarına yol açabilecek nitelikte yayın yapıldığı, bu tür yayınların insanları kaygı, korku ve endişeye sevk edebileceği ve bu konularda çeşitli sıkıntılar yaşamakta olan izleyicilerin maddi manevi zarara uğratılabileceği, dolayısıyla, maddi sıkıntılar, ailevi problemler, sağlık sorunları vb. sorunların nedenini batıl inanışlara ve uygulamalara dayandırıldığı, bu yolla mezkur yayında, kişisel çıkar sağlamak amacıyla insanların dini duygularının istismar edildiği kanaatine varılmıştır.
Bu nedenlerle mezkur yayında, 6112 sayılı Kanun'un 8'inci maddesinin birinci fıkrasının (r) bendinin ihlal edildiği sabit görülmüştür.
Bu itibarla;
6112 sayılı Kanun’un 8'inci maddesinin birinci fıkrasının (r) bendinde yer alan; "Yayın hizmetleri ...kişileri fal veya batıl inançlar yoluyla istismar edemez." ilkesinin ihlali nedeniyle,
6112 sayılı Kanun'un 32’nci maddesinin ikinci fıkrasında yer alan “8’inci maddenin birinci fıkrasının diğer bentleri ile ikinci ve üçüncü fıkralarında ve bu Kanun’un diğer maddelerinde belirlenen ilke, yükümlülük veya yasaklara aykırı yayın yapan ve/veya bu Kanun hükümleri kapsamında Üst Kurul tarafından belirlenen yükümlülüklerini yerine getirmeyen medya hizmet sağlayıcıya ihlalin ağırlığı, yayının ortamı ve alanı göz önünde bulundurularak, ihlalin tespit edildiği aydan bir önceki aydaki brüt ticari iletişim gelirinin yüzde birinden yüzde üçüne kadar idari para cezası verilir. İdarî para cezası miktarı, radyo kuruluşları için bin Türk Lirasından, televizyon kuruluşları ve isteğe bağlı medya hizmet sağlayıcıları için onbin Türk Lirasından az olamaz.” hükmü uyarınca idari para cezası uygulanması gerektiği,
a) İhlalin ağırlığı, yayının ortamı ve alanı göz önünde bulundurularak, kuruluşa %3 oranında idari para cezası uygulanmasına,
Ancak, ihlalin tespit edildiği tarihi itibariyle kuruluşun Mart 2022 ayına ait ticari iletişim gelir beyanının bulunmadığı değerlendirilerek, televizyon kuruluşları için idari para cezasının 10.000 (onbin) Türk Lirasından az olamayacağından, 2022 yılı için belirlenen yeniden değerleme oranına göre 38.460,00 (otuzsekizbindörtyüzaltmış) Türk Lirası İDARİ PARA CEZASI UYGULANMASINA,
b) 6112 sayılı Kanun'un 32’nci maddesinin beşinci fıkrasında yer alan “ (…) 8’inci maddenin birinci fıkrasının (a), (b) ve (d) bentleri dışındaki bentlerini, aynı maddenin ikinci fıkrasını ve bu Kanunun yayın hizmetlerinde ticari iletişimi düzenleyen hükümlerinden herhangi birini yaptırım kararının tebliğinden itibaren bir yıl içinde yirmiden fazla ihlal eden medya hizmet sağlayıcı kuruluşun yayını beş güne kadar durdurulur. Bir yıl içinde aynı ihlalin tekrarı halinde, medya hizmet sağlayıcı kuruluşun yayınının beş günden on güne kadar durdurulmasına; ihlalin ikinci tekrarı halinde ise yayın lisansının iptaline karar verilir…” hükmü uyarınca işlem tesis edileceği hususunun yapılacak tebligatta bildirilmesine,
Oy birliği ile karar verildi.