İnceleme ve Değerlendirme : İzleme ve Değerlendirme Dairesi Başkanlığı’nın 03.12.2014 tarihli ve 2451 sayılı yazısı ve eklerinin incelenmesi sonucunda;
Bahse konu yayına ilişkin Uzman Raporunda;
“T.C. Ankara 7. Sulh Ceza Hakimliği, Üst Kurulumuza gönderdiği ilgi yazı ile, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı Basın suçları Soruşturma Bürosu ve TBMM Başkanlığı Meclis Soruşturma Komisyonu'nun istemi doğrultusunda Eski Bakanlar Mehmet Zafer Çağlayan, Muammer Güler, Egemen Bağış ve Erdoğan Bayraktar'ın kişilik haklarının zedelenmesinin önlenmesi, şöhret ve diğer haklarının korunmasının sağlanması bakımından TBMM Soruşturma Komisyonu'nun istemiş ve getirmiş olduğu bilgi ve belge içerikleri ile tanık, bilgi bahibi, bilirkişi sıfatıyla veya diğer ilgililer olarak beyanlarına başvurduğu kişilerin Komisyona vermiş oldukları beyanlarına yönelik olarak soruşturma bitim tarihi olan 27.12.2014 günü mesayi bitimine kadar tüm yazılı, görsel ve internet ortamında yapılan yayınlar hakkında yayın yasağı konulduğunu bildirmiştir.
Halk TV adlı medya hizmet sağlayıcının yayınları bu bağlamda değerlendirildiğinde; Cumartesi ve Pazar günleri saat 08:00-10:00 arası Hürriyet, Sabah, Cumhuriyet, Zaman, Taraf, Yurt, Birgün, Bugün, ve diğer bazı ulusal gazetelerde yer alan gazete manşetlerinin okunduğu, çoğu zaman uzman konukların katılımı ile gündemde öne çıkan haberlere ilişkin yorumların da yapıldığı "Basın Gündemi" adlı programın, 29.11.2014 tarihli bölümünde, sunucu Rahmi Aygün'ün, gazete başlıklarını yorumlarken ilgi yazıda yer alan yayın yasağına aykırı ifade ve açıklamalarda bulunduğu tespit edilmiştir. (1.Klip Programın tamamı)
Şöyle ki;
Programın 08:24:57- 08:26:14 arası yayınlanan bölümünde, sunucu Rahmi Aygün'ün yayın yasağına uymayacaklarını açıklayan bazı gazetelerin manşetlerine taşıdığı Eski Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar'ın TBMM Soruşturma Komisyonu'na verdiği ifadelere ilişkin, "Yurt Gazetesi'ne geçelim. TURGEV'e 1,5 milyon dolara yanıt. "Versinler Sevaptır." Bilal Erdoğan'a parayla pulla işi olmaz diye kefil olan Bayraktar'a TÜRGEV'e verildiği iddia edilen 1.5 milyon dolar soruldu. Bayraktar, 'Versinler Ne olur? Sevaptır' demiş. Bayraktar'a TÜRGEV'e Başbakan'ın talimatıyla 10 dönüm arazi verdin mi? diye soruldu. Bayraktar 'O arsaların hiç biri verilmedi... Bilal dünyanın en dürüst adamıdır. O arsanın hiç biri verilmedi. Bilal dünyanın en dürüst adamıdır. Kimse için demiyorum, bak, bir tek Bilal için diyorum.' dedi. Bayraktar TÜRGEV'e verilen 1milyon dolar içinde, 'Versinler ne olur ya, sevaptır.'.. (2. Klip)
Saat 08:27:46-08:29:08 arası yayınlanan bölümünde, Birgün Gazetesi'nin manşete taşıdığı, "Hakkı Köylü Bayraktar’ı da susturmuş." şeklinde bir haber var. 'Daha ilerisini boş ver şimdi.' Ali Ağaoğlu hakkında 'Bela bir adam' ifadelerini kullanan Bayraktar...Meclis Komisyonu'nda Eski Bakan Erdoğan Bayraktar'ın ifadesinin ayrıntıları ortaya çıktı. İş adamı Ali Ağaoğlu hakkında 'Bela bir adam' ifadesini kullanan Bayraktar'a, Komisyon Başkanı Hakkı Köylü, "Daha ilerisini boş ver şimdi, diye müdahale etti."..(3. Klip)
Saat 08:29:31-08:31:05 arası "...Taraf Gazetesi'ne geçelim. Taraf Gazetesi manşetine Erdoğan Bayraktar'ın soruşturma komisyonunda verdiği ifadeden kimi alıntılar, küçük kırıntılarından yola çıkarak haber yapmış. Pek çok gazetede de zaten var.. "TÜRGEV'in arsa uzmanıymış. Kim? Bayraktar. 17 Aralık operasyonunda Başbakan'da istifa etmeli diyen Erdoğan Bayraktar'ın' Ben Gayrimenkul uzmanıyım. TÜRGEV'e yardımcı olmaya çalıştım ' diye ifade verdiği öğrenildi. ..
Her ne kadar mahkemeler takipsizlik kararı vermiş olsa bile, Çevre Bakanı Bayraktar'ın savunması böyle. 'Bilal'i çocukluğundan beri tanırım. Bilal'in parayla, pulla işi olmaz.' diyen Bayraktar'ın özetle şunları söylediği ortaya çıktı. 'Ben gayrimenkul uzmanıyım. İnşaat doktoram var. Bilal Erdoğan dünyanın en dürüst insanıdır. TÜRGEV'in kurucusuyum. Vakfa arsa alma, yurt yapma işlerini benim kadar bilen biri olduğunu sanmıyorum. O konuda yardımcı olmaya çalıştım.Bedava arsa vermedik' demiş. Bakanlığı döneminde." (4. Klip)
09.25:25-09:26:55 arası yayınlanan bölümünde ise; program konuğu Halk TV Haber Müdürü Şenol Ateş ile yaptığı sohbet esnasında, yine sunucu Rahmi Aygün'ün "...Soruşturma komisyonundan sana bilgi de aktarayım da çünkü, satır başlarında çarpıcı ilginç şeyler var. Ali Ağaoğlu ile ilgili sert ifadeleri var. ' Uyardım oğlumu.' diyor. Hani Mahkeme Başkanı'nın bu yayın yasağını koyan Mahkeme Başkanı'nın değerlendirmesinden, açıklamasından yola çıkarak eleştiri hakkımızı kullanıyoruz. Tapeleri yayınlayamazsınız demiş Mahkeme Başkanı. Noktası vürgülüne kadar. Tapeler zaten elimizde yok. Biz gazetelere yansıyan haberlerden yorum yapıyoruz. Yani yayın yasağına aykırı davranmıyoruz. Onu bu uzun cümlelerle ifade ettim. Uyarmış oğlunu. Çok yanaşma demiş, ona. Beni dinlemedi diyor. Yani oğlunun suç işlediğini itiraf ediyor. Bir. İkincisi, "TÜRGEV' le ilişkisini ortaya koyuyor. TÜRGEV'in kurucularındandım ben. Bir milyon dolara 'Sevaptır. Vermişlerse versinler." diyor. Üç. "Arsa konusunda yardımcı oldum" diyor, Bakan. Bakan aynı zamanda gayrimenkul uzmanıyım ben diyor. Mal nerede iyi demeye getiriyor. İşaret ediyordum yapıyorduk, hallediyorduk demeye getiriyor. Yani onu da söylüyor. Ve mal varlıklarında, kuruluş şirketinin mallarında bu olaydan önce, bu olaydan sonraki gelir artışları % 300,500,1000'lerde. Aynı zamanda Egemen Bağış'la ilgili de benzer durumlar var".(5. Klip) şeklindeki açıklama ve yorumlarının ekrana taşındığı izlenmiştir.
Rapora eklenen klipler ve deşifre edilmiş metinden de anlaşılacağı üzere, ilgili medya hizmet sağlayıcının, Basın Gündemi adlı programında, T.C. Ankara 7. Sulh Ceza Hakimliği'nin 17-25 Aralık soruşturma kapsamında aldığı yayın yasağına rağmen Yurt, Birgün ve Taraf gazetelerinin haberleştirdiği Eski Bakan Erdoğan Bayraktar'ın TBMM Soruşturma Komisyonu'na vermiş olduğu ifadelerini ekrana taşıyarak yorumlandığı izlenmiştir. Program sunucusu, ekrana taşıdığı bu haberleri yorumlarken, yaptığı yorumların yayın yasağına aykırı olmadığını, bu haberleri yayın yasağına uymayacaklarını açıklayan bazı yazılı basın kuruluşlarının manşetlerine dayanarak ekrana taşıdığını açıklamasına rağmen, bu uygulamanın yasak savmadan öteye gitmeyen bir tutum olduğu açıkca anlaşılmaktadır.
Sonuç Olarak;
T.C. Ankara 7. Sulh Ceza Hakimliği, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı Basın suçları Soruşturma Bürosu ve TBMM Başkanlığı Meclis Soruşturma Komisyonunun istemi doğrultusunda Eski Bakanlar Mehmet Zafer Çağlayan, Muammer Güler, Egemen Bağış ve Erdoğan Bayraktar'ın kişilik haklarının zedelenmesinin önlenmesi, şöhret ve diğer haklarının korunmasının sağlanması bakımından TBMM Soruşturma Komisyonu'nun istemiş ve getirmiş olduğu bilgi ve belge içerikleri ile tanık, bilgi sahibi, bilirkişi sıfatıyla veya diğer ilgililer olarak beyanlarına başvurduğu kişilerin Komisyona vermiş oldukları beyanlarına yönelik olarak soruşturma bitim tarihi olan 27.12.2014 günü mesai bitimine kadar tüm yazılı, görsel ve internet ortamında yapılan yayınlar hakkında yayın yasağı konulmasına, Halk TV adlı hizmet sağlayıcının söz konusu programda, yasağa karşı direnişe geçen gazetelerin manşetlerini ekrana taşımasıyla, 6112 sayılı Radyo ve Televizyonların Kuruluş ve Yayın Hizmetleri Hakkında Kanun'un Yayın Hizmeti İlkeleri başlıklı 8 inci maddesinin 1 inci fıkrasının (c) bendinde ifade edilen, "Hukukun üstünlüğü,. Aykırı olamaz" ilkesine aykırı davrandığı değerlendirilmiştir.” Şeklinde değerlendirmelere yer verilmiş olduğu,
Söz konusu yayınla, 6112 sayılı Kanun'un 8. maddesinin birinci fıkrasının (c) bendinin ihlal edildiği kanaatinin Daire Başkanlığınca belirtildiği,
Konu hakkında karar alınmasını teminen yazının Üst Kurula havale edildiği, anlaşılmaktadır.
Gerekçe :Konunun; İzleme ve Değerlendirme Dairesi Başkanlığı’nınyazısı, eki belgeler ve ilgili mevzuat kapsamında Üst Kurulumuzca değerlendirilmesi neticesinde;
Ankara 7. Sulh Ceza Hakimliği'nin 25.11.2014 tarihli ve 2014/4205 Değişik İş No'lu yayın yasağı kararına rağmen, sunucu tarafından gazete başlıklarını yorumlanırken, söz konusu yayın yasağına aykırı ifade ve açıklamalarda bulunulduğu anlaşılan söz konusu yayında, 6112 sayılı Kanunun 8 inci maddesinin birinci fıkrasının (c) bendinin ihlal edildiği sabit görülmüştür.
Söz konusu kuruluşa 11.02.2014, 22.02.2014, 25.02.2014 tarihli yayınları nedeniyle evvelce 20.03.2014 tarih ve 2014/19 sayılı toplantıda alınan 5,7,8 nolu Üst Kurul Kararlarıyla 6112 Sayılı Kanunun 8 inci maddesinin birinci fıkrasının (c) bendi uyarınca uyarı yaptırımı uygulandığı Üst Kurul kayıtlarından anlaşılmıştır.
Bu itibarla; 8 inci maddesinin birinci fıkrasının (c) bendinin tekraren ihlali nedeniyle, Kanunun 32 nci maddesinin ikinci fıkrasına göre “İdari Para Cezası” yaptırımının uygulanması gerektiği, kanaatine varılmıştır
1- İhlalin tespit edildiği tarihi itibariyle kuruluşun Ekim 2014 ayına ait ticari iletişim gelir beyanının 48.799,17 Türk Lirası olduğu değerlendirilerek, televizyon kuruluşları için idari para cezası 10.000 (onbin) (2014 yılı için yeniden değerleme oranına göre belirlenen 12.353 -onikibinüçyüzelliüç -) Türk Lirasından az olamayacağından 12.353 TL. İDARİ PARA CEZASI UYGULANMASINA,
2- İdari para cezasının tebliğ tarihinden itibaren bir ay içerisinde Üst Kurulun T.C. Ziraat Bankası Ankara Kamu Girişimci Şubesi TR98 0001 0025 3300 9999 9951 93 no’lu hesabına “6112 sayılı kanunun 32 nci maddesine göre ödenen para cezasıdır” şerhiyle ödenmesi gerektiği veya 6112 sayılı kanunun 32 inci maddesinin dokuzuncu fıkrası uyarınca tebliğden itibaren en geç onbeş gün içerisinde Ankara İdare Mahkemelerinde dava açılabileceğinin, dava açma süresi içerisinde peşin ödeme yapılması halinde, 5326 sayılı Kanunun 17 nci maddesinin altıncı fıkrası uyarınca cezanın dörtte üçünün tahsil edileceğinin ve taksitlendirme talebinde bulunabileceğinin, peşin ödemenin kanun yoluna müracaat hakkını engellemeyeceğinin, en geç 1 aylık süre içerisinde ödenmeyen idari para cezasının, 21/7/1953 tarihli ve 6183 Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun hükümlerine göre tahsil edilmek üzere Maliye Bakanlığınca belirlenecek tahsil dairesine gönderileceğinin bildirilmesine,
Üst Kurul Üyeleri Esat ÇIPLAK, Süleyman DEMİRKAN, Ali ÖZTUNÇ ve Ahmet YILDIRIM’ın karşı oylarıyla, oy çokluğu ile karar verildi.