İnceleme ve Değerlendirme : İzleme ve Değerlendirme Dairesi Başkanlığı’nın 24.09.2014 tarihli ve 2061 sayılı yazısı ve eklerinin incelenmesi sonucunda;
Bahse konu yayına ilişkin Uzman Raporunda;
“SAMANYOLU HABER medya hizmet sağlayıcının 13.09.2014 tarihli yayınında yer alan ve canlı olarak yayınlanan "Haber Özel" programına, gözaltına alınan polis eşleri Esmahan Demirhan ve Leyla Korkmaz konuk olarak katılmışlardır. Sunucu Mahir Etyemez'in, Türkiye'nin yaşamakta olduğu sorunlardan kısaca söz ettikten sonra"İşte böylesi bir vasatta bütün dünyanın ibretle seyrettiği bir vaka var. Kanunları uygulayan polisler, birer azılı suçlu muamelesine tabi tutulup delilsiz belgesiz hapise atılıyor.O polislerden biri başkomiser Mustafa Demirhan, diğeri Hüseyin Korkmaz. Her iki emniyet görevlisinin de eşi Haber Özel'in konuğu." anonsuyla konuklarını tanıttığı görülmüştür.
Sunucu, Esmahan Demirhan'a kaç kere açık ve kapalı görüş haklarının olduğunu, eşinin moralini nasıl bulduğunu sorduktan sonra görüşlerde neler konuştuklarını öğrenmek istemiştir. Esmahan Demirhan eşiyle yaptığı konuşmalarından kendisinin kaleme aldığı aldığı ve eşinin"Benim suçum darbe yapmak falan değil, benim suçum sıfırlanamayan paraları yakalayamamamak ....Ben Metris'te bir ömür yatmayı diyor Şehrizar Konaklarında bir dakika kalmaya tercih ederim......Zindan bana saraydır, lakin Şehrizar Konakları da hırsızlara zindandır."(Klip 1)vb ifadelerinden bazı bölümleri okumuş, daha sonra eşinin 17 Aralık Operasyonu'ndan sonra sürüldüğünü ve bu sürüldüğü yerde bile yaptığı gayretli çalışmalar dolayısıyla takdirname aldığını aşağıdaki sözlerle belirtmiştir:
"Esmahan Demirhan: İşte bu takdirname verildikten sadece bir kaç gün sonra biz sizi açığa aldık, artık açığa alındın Mustafa Demirhan diye bir bilgi geldi. Madem siz takdirname veriyorsunuz..
Sunucu: Üç gün önce takdirname, üç gün sonra açığa alındı?...
Esmahan Demirhan: Aynen öyle.
Sunucu: Hukuk yok adalet yok
Esmahan Demirhan: Şimdi bunda tezatlık var mı? Var. Çünkü Hukuksuz gidiyor bütün işler. Kendi şahsi hislerine göre hareket ediyor nice insanlar, belli insanlar."(Klip 2)
Sunucu ben bunları neden yaşıyorum diye kendilerine sorup sormadıklarını; çocuklarına bu durumu nasıl izah ettiklerini sorduktan sonra Esmahan Demirhan ile aralarında aşağıda deşifresi sunulan konuşma geçmiştir: (16.21.40)
"Sunucu : İnlerine gireceğiz dediler. İnlerde insan yaşamaz, inlerde hayvanlar yaşar. İnlerine gireceğiz dedi, sonra da delilsiz belgesiz operasyon yaptılar ve bu bir maharetmiş gibi bununla da övünüyorlar. Peki, böylesi bir ruh haletinin içinde bulunan bu insanların bu tavrına bakıp üzülüyor musunuz içinde bulunduğunuz duruma?
Esmahan Demirhan: Yani anlaşılamamak insanı üzüyor. Kendi milletinde garip hissediyorsun kendini. Yani darbeye teşebbüsle suçlanmak çok ciddi bir suç. Bunun delili gerekir, hukukta bunun delili gerekir. Delillendirmen gerekir, sen somut deliller sunman gerekir ki gerçekten bu ciddi suçtan sen bu insanları hücrelere koyabilesin, ama hayır yok, delil yok, bir tanecik delil yok. Keyfi bir uygulamayla şu an tutuklular.
Sunucu: Şöyle demişti proje mahkemelerimiz var, daha doğrusu bir projemiz var proje geliştiriyoruz ondan sonra bir takım şeyler olacak demişti. daha sonra Sulh Ceza hakimliklerini kurdular ve ardından delilsiz belgesiz cezaevlerine gönderdiler.
Esmahan Demirhan: Aynen öyle, kendi atadıkları savcılar, kendi atadıkları hakimler, ortada kendi insanları, ortaya konmuş nice kahraman polisler, kendilerince aldıkları kararlar.........
Sunucu: Şimdi bu süreçte şunu gördük, Rüşvet ve Yolsuzluk'u yönettiği öne sürülenler cezaevinden çıktılar. Sonra onları kollayanlar 'hukuk yerini buldu, hak yerini buldu' dediler. İstediği zaman, istediği zaman diliminde istediği zaman eşiyle görüşebildiğini gazetelerde o gün okumuştuk. Siz istediğiniz zaman görüşebiliyor musunuz?
Esmahan Demirhan: Kendilerinin belirledikleri bir süre var, bir gün var. Onun dışına katiyen çıkamıyorsun." (Klip 3)
Program sunucusunun da yorumlarıyla konuklarının sözlerini destekleyen bir tutum sergilediği izlenen yayında, saat 16.28.10'da göz altına alınan tüm emniyet mensuplarının gözaltına alınış görüntüleri, elleri kelepçeli şekilde bağırarak verdikleri mesajlar, eşlerinin ve aile yakınlarının görüşleri, göz altında toplu görüntüler, Adliye'de polis çemberi içinde yerde oturdukları karelerden oluşan ve fonda bir müzik parçası eşliğinde sunucunun da "tüm süreci özetleyen videolardan biri" olarak tanımlandığı bir klibin yayınından sonra stüdyoya Hüseyin Korkmaz'ın Güney Kore'li eşi Leyla Korkmaz konuk olmuştur.(Klip 4)
Sunucu ona da dün yine mi görüştürmediler eşinizle, görüşebilseydiniz neler söylemek isterdiniz şeklinde sorular yöneltmiştir. Leyla Korkmaz'ın cevaplarının hemen ardından da"hani Türkiye'de kimi AKP'liler tomar tomar rüşvet ve yolsuzluk iddiasının ortaya çıkmasını bir darbe girişimi olarak lanse ediyorlar ya,acaba yurt dışında bu böyle mi algılanıyor, bunu soracağız" sözleriyle Seul'dan canlı olarak yayına bağlanan Şinasi Alpoga'ya sözü vermiştir. Şinasi Alpago, Leyla Korkmaz'ın memleketi olan Güney Kore'de soruşturmanın darbe girişimi olarak algılanmadığını ve rüşvet ve yolsuzluk operasyonu olarak takip edildiğini aktarmıştır.
Daha sonra Leyla Korkmaz eşinin işine çok bağlı olduğunu, ona çok güvendiğini anlatıp eşinin yolladığı bir mektubu okuduktan sonra sunucu tarafından konukların son sözleri sorulmuş onlar da eşlerinin masumiyetine inandıklarını, arkalarında durduklarını söylemişler ve program bu şekilde sonlandırılmıştır.” Şeklinde değerlendirmelere yer verilmiş olduğu,
Söz konusu yayınla, 6112 sayılı Kanun'un 8. maddesinin birinci fıkrasının (i) bendini ihlal edildiği kanaatinin Daire Başkanlığınca belirtildiği,
Konu hakkında karar alınmasını teminen yazının Üst Kurula havale edildiği, anlaşılmaktadır.
Gerekçe :Konunun; İzleme ve Değerlendirme Dairesi Başkanlığı’nınyazısı, eki belgeler ve ilgili mevzuat kapsamında Üst Kurulumuzca değerlendirilmesi neticesinde;
Her ne kadar Daire Başkanlığınca söz konusu yayında 6112 sayılı Kanun'un 8. maddesinin birinci fıkrasının (i) bendinin ihlal edildiği kanaati belirtilmişse de, yayın konusu haber içeriğinde kullanılan ifadelerden de anlaşılacağı gibi taraflı bir üslupla ve anlayışla yayın gerçekleştirildiği ve dolayısıyla 6112 sayılı Kanun’un 8 inci maddesinin birinci fıkrasının (ı) bendindeki “Tarafsızlık … ilkelerini esas almak.” şeklindeki yayın hizmet ilkesi ihlalinin ön plana çıktığı değerlendirilmiştir.
Söz konusu kuruluşa 06.02.2014, 16.02.2014 tarihli yayınları nedeniyle evvelce 26.02.2014, 12.03.2014 tarih ve 2014/14, 2014/16 sayılı toplantıda alınan 48,54 nolu Üst Kurul Kararlarıyla 6112 sayılı Kanunun 8 inci maddesinin birinci fıkrasının (ı) bendi uyarınca uyarı yaptırımı uygulandığı Üst Kurul kayıtlarından anlaşıldığından; 6112 sayılı Kanunun 8 inci maddesinin birinci fıkrasının (ı) bendinin tekraren ihlali nedeniyle, Kanunun 32 nci maddesinin ikinci fıkrası hükmü uyarınca, anılan Yayın Kuruluşu hakkında “İdari Para Cezası” yaptırımının uygulanması gerektiği, kanaatine varılmıştır.
Karar : Yapılan görüşmeler sonucunda, ayrıntıları ve gerekçeleri yukarıda izah olunduğu üzere, SAMANYOLU HABER logosuyla yayın yapan SAMANYOLU HABER YAYINCILIK HİZMETLERİ A.Ş. unvanlı kuruluş hakkında;
1-6112 sayılı Kanun'un 8 inci maddesinin birinci fıkrasının (ı) bendinde belirlenen; “Tarafsızlık,gerçeklik ve doğruluk ilkelerini esas almak ve toplumda özgürce kanaat oluşumuna engel olmamak zorundadır; soruşturulması basın meslek ilkeleri çerçevesinde mümkün olan haberler, soruşturulmaksızın veya doğruluğundan emin olunmaksızın yayınlanamaz;...” hükmünün tekraren ihlali nedeniyle, aynı Kanunun 32 nci maddesinin ikinci fıkrasına göre;
a- İhlalin tespit edildiği tarihi itibariyle kuruluşun Ağustos 2014 ayına ait ticari iletişim gelir beyanının 108.752,55 Türk Lirası olduğu değerlendirilerek, televizyon kuruluşları için idari para cezası 10.000 (onbin) (2014 yılı için yeniden değerleme oranına göre belirlenen 12.353 -onikibinüçyüzelliüç -) Türk Lirasından az olamayacağından 12.353 TL. İDARİ PARA CEZASI UYGULANMASINA,
b- İdari para cezasının tebliğ tarihinden itibaren bir ay içerisinde Üst Kurulun T.C. Ziraat Bankası Ankara Kamu Girişimci Şubesi TR98 0001 0025 3300 9999 9951 93 no’lu hesabına “6112 sayılı kanunun 32 nci maddesine göre ödenen para cezasıdır” şerhiyle ödenmesi gerektiği veya 6112 sayılı kanunun 32 inci maddesinin dokuzuncu fıkrası uyarınca tebliğden itibaren en geç onbeş gün içerisinde Ankara İdare Mahkemelerinde dava açılabileceğinin, dava açma süresi içerisinde peşin ödeme yapılması halinde, 5326 sayılı Kanunun 17 nci maddesinin altıncı fıkrası uyarınca cezanın dörtte üçünün tahsil edileceğinin ve taksitlendirme talebinde bulunabileceğinin, peşin ödemenin kanun yoluna müracaat hakkını engellemeyeceğinin, en geç 1 aylık süre içerisinde ödenmeyen idari para cezasının, 21/7/1953 tarihli ve 6183 Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun hükümlerine göre tahsil edilmek üzere Maliye Bakanlığınca belirlenecek tahsil dairesine gönderileceğinin bildirilmesine, Üst Kurul Üyesi Esat ÇIPLAK’ın karşı oyuyla, oy çokluğu ile;
2- Bahse konu yayını nedeniyle, 6112 sayılı Kanunun 8 inci maddesinin birinci fıkrasının (i) bendi kapsamında herhangi bir İDARİ YAPTIRIM UYGULANMASINA YER OLMADIĞINA, Üst Kurul Başkan Vekili Hasan Tahsin FENDOĞLU ve Üst Kurul Üyesi Hamit ERSOY’un karşı oyları, oy çokluğu ile,
Karar verildi.