İnceleme ve Değerlendirme : İzleme ve Değerlendirme Dairesi Başkanlığı’nın 24.09.2014 tarihli ve 2066 sayılı yazısı ve eklerinin incelenmesi sonucunda;
Bahse konu yayına ilişkin Uzman Raporunda;
"Kanal A' isimli medya hizmet sağlayıcıda, 08.09.2014 günü akşamı saat 21.35.35' te, "Resmi Tarihten Gerçek Tarihe" isimli bir program yayınlanmıştır. Sunuculuğunu Sadık YALSIZUÇANLAR' ın (SY) yaptığı ve konuk olarak, araştırmacı yazar Said ALPSOY' un (SA) katıldığı program 02 saat 29 dakika 51 saniye sürmüştür. Sunucu Sadık YALSIZUÇANLAR, programın girişinde, programın çerçevesini şu şekilde tanımlamıştır:
S.Y. - (...) "CHP'nin; yani, bir nevi ATATÜRK olan, İsmet İNÖNÜ olan CHP' nin, vebenim kişisel kanaatim: Türkiye' nin makus talihi olan CHP' ninbiraz tarihine bakalım istedik. Bunu da birkaç başlık üzerinden sizin lütfedip belirlediğiniz, mesela,camilerin o dönemlerinde, CHP' nin döneminde yakılan, yıkılan, satılan bilhassa camiler, mihrabı tuvalet yapılan camiler. Mesela, CHP döneminde 'Allah' kelimesi yasaklandı mı?gibi başlıklarımız. Bunları konuşacağız. " (21.36.00)
Program sunucusunun kişisel kanaatinin CHP'nin, "Türkiye'nin makus talihi" olduğu yolundaki söylemiyle açtığı program bütünüyle bu yaklaşımla devam etmiş, konuk Said ALPSOY da, sunucu Sadık YALSIZUÇANLAR'ın bir önceki paragrafta ifade ettiği ve sorduğu sorularının içinde ifadesini bulan, görüşlerini destekleyen, pekiştiren, ayrıntılandıran açıklamalarıyla bu sorulara cevap vermiştir. Bunun dışında konu sıklıkla geçtiğimiz seçim süreçlerinde CHP'yi desteklediği iddia edilen ve kamuoyunda 'Paralel Yapı' olarak anılan GÜLEN hareketinin bu tavrına gelmiş, Paralel Yapı'nın yönlendirmesiyle CHP'nin seçimlerde desteklenmesi sert bir üslupla eleştirilmiştir.
Programın bütününde CHP'nin geçmişi ve bugünü, CHP' nin kurucuları ve yöneticileri olan, ATATÜRK ve İsmet İNÖNÜ, 'Paralel Yapı' eleştirilerin konusu olurken, aşağıda yer alan deşifre bölümlerde de izleneceği üzere, yer yer eleştirilerin dozu artmış ve eleştiri sınırları aşılarak hakarete, suçlamaya, karalamaya hatta ölmüş insanların arkasından bedduaya kadar vardırılarak yayın ihlallerine sebebiyet verilmiştir.
Sonuç olarak; Kanal A logolu medya hizmet sağlayıcı, yukarıda sözü edilen yayınıyla,
a)6112 sayılı Kanun'un 8' inci maddesinin birinci fıkrasının (ç) bendinde yer alan, "...kişi ya da kuruluşları eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü, aşağılayıcı ve iftira niteliğinde ifadeler içeremez.",
b)6112 sayılı Kanun'un 8' inci maddesinin birinci fıkrasının (e) bendinde yer alan ""...ırk, renk, dil, din, tabiiyet, cinsiyet, engellilik, siyasi ve felsefi düşünce, mezhep ve benzeri nedenlerle ayrımcılık yapan ve bireyleri aşağılayan yayınları içeremez, teşvik edemez." hükümlerini ihlal ettiği kanaatine varılmıştır.”
Şeklindeki değerlendirmelere yer verilmiş olduğu,
KANAL A adlı medya hizmet sağlayıcısının bu yayınının, 6112 sayılı Radyo ve Televizyonların Kuruluşu ve Yayın Hizmetleri Hakkındaki Kanun'un Yayın Hizmeti İlkeleri başlıklı 8'inci maddesinin birinci fıkrasının (ç) ve (e) bentlerini ihlal ettiği kanaatinin Daire Başkanlığınca belirtildiği,
Konu hakkında karar alınmasını teminen yazının Üst Kurula havale edildiği, anlaşılmaktadır.
Gerekçe :Konunun; İzleme ve Değerlendirme Dairesi Başkanlığı’nınyazısı, eki belgeler ve ilgili mevzuat kapsamında Üst Kurulumuzca değerlendirilmesi neticesinde;
Her ne kadar Daire Başkanlığınca 6112 sayılı Kanunun 8 inci maddesinin birinci fıkrasının (ç) bendinin yanı sıra, (e) bendinde yer alan; “...ırk, renk, dil, din, tabiiyet, cinsiyet, engellilik, siyasi ve felsefi düşünce, mezhep ve benzeri nedenlerle ayrımcılık yapan ve bireyleri aşağılayan yayınları içeremez, teşvik edemez.” ilkesinin de ihlal edildiği kanaati belirtilmiş olsa da, söz konusu yayına ait deşifre kayıtlarının ve video görüntülerinin tetkiki sonucunda; anılan programda kullanılan ifadeler dikkate alındığında, eleştiri sınırlarının aşıldığı, hakarete varan ve suçlayıcı bir nitelik taşıdığı anlaşılmıştır. Bu nedenle mezkur yayında, 6112 sayılı Kanunun 8 inci maddesinin birinci fıkrasının (ç) bendinde yer alan; "...kişi ya da kuruluşları eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü, aşağılayıcı ve iftira niteliğinde ifadeler içeremez."ilkesinin ihlalinin ön plana çıktığı sabit görülmüştür.
Anılan kuruluşa 21.06.2013 tarihli yayını nedeniyle evvelce 31.10.2013 tarih ve 2013/60 sayılı toplantısında alınan 99 nolu Üst Kurul Kararıyla 6112 Sayılı Kanunun 8 inci maddesinin birinci fıkrasının (ç) bendi uyarınca uyarı yaptırımı uygulandığı Üst Kurul kayıtlarından anlaşılmıştır.
Bu itibarla; 8 inci maddesinin birinci fıkrasının (ç) bendinin tekraren ihlali nedeniyle, Kanunun 32 nci maddesinin ikinci fıkrasına göre “İdari Para Cezası” yaptırımının uygulanması gerektiği, kanaatine varılmıştır
Karar : Yapılan görüşmeler sonucunda, ayrıntıları ve gerekçeleri yukarıda izah olunduğu üzere;
KANAL A logosuyla yayın yapan KTV YAYINCILIK VE REKLAM SANAYİ TİCARET A.Ş. unvanlı kuruluş hakkında; 6112 sayılı Kanunun 8 inci maddesinin birinci fıkrasının (ç) bendindeki; “…, kişi ya da kuruluşları eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü, aşağılayıcı veya iftira niteliğinde ifadeler içeremez..” hükmünün ihlali nedeniyle, aynı Kanunun 32 nci maddesinin ikinci fıkrasına göre;
1- İhlalin tespit edildiği tarihi itibariyle kuruluşun Ağustos 2014 ayına ait ticari iletişim gelir beyanının 63.926,00 Türk Lirası olduğu değerlendirilerek, televizyon kuruluşları için idari para cezası 10.000 (onbin) (2014 yılı için yeniden değerleme oranına göre belirlenen 12.353 -onikibinüçyüzelliüç -) Türk Lirasından az olamayacağından 12.353 TL. İDARİ PARA CEZASI UYGULANMASINA,
2- İdari para cezasının tebliğ tarihinden itibaren bir ay içerisinde Üst Kurulun T.C. Ziraat Bankası Ankara Kamu Girişimci Şubesi TR98 0001 0025 3300 9999 9951 93 no’lu hesabına “6112 sayılı kanunun 32 nci maddesine göre ödenen para cezasıdır” şerhiyle ödenmesi gerektiği veya 6112 sayılı kanunun 32 inci maddesinin dokuzuncu fıkrası uyarınca tebliğden itibaren en geç onbeş gün içerisinde Ankara İdare Mahkemelerinde dava açılabileceğinin, dava açma süresi içerisinde peşin ödeme yapılması halinde, 5326 sayılı Kanunun 17 nci maddesinin altıncı fıkrası uyarınca cezanın dörtte üçünün tahsil edileceğinin ve taksitlendirme talebinde bulunabileceğinin, peşin ödemenin kanun yoluna müracaat hakkını engellemeyeceğinin, en geç 1 aylık süre içerisinde ödenmeyen idari para cezasının, 21/7/1953 tarihli ve 6183 Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun hükümlerine göre tahsil edilmek üzere Maliye Bakanlığınca belirlenecek tahsil dairesine gönderileceğinin bildirilmesine,
Oy birliği ile karar verildi.