İnceleme ve Değerlendirme : İzleme ve Değerlendirme Dairesi Başkanlığı’nın 06.06.2014 tarihli ve 1348 sayılı yazısı ve eklerinin incelenmesi sonucunda;
Bahse konu yayına ilişkin Uzman Raporunda;
“STV logolu ve Samanyolu Yayıncılık Hizmetleri A.Ş. unvanlı medya hizmet sağlayıcı kuruluşta her gün saat 18.00’da Ana Haber bülteni yayınlanmaktadır. 02.06.2014 tarihinde saat 17.58’de yayınlanan Ana Haber bülteninde saat 18.29.48’den itibaren "Şehrin Merkezinden Dehşet Görüntüler, "Kimseye Aldırmadan Uyuşturucu İçiyorlar" ve "Henüz 10 Yaşındalar!" başlıklarının kullanıldığı ve sokakta yaşayan küçük çocukların uyuşturucu kullanımının konu edildiği bir haber yayınlanmıştır (Klip 1: Uyuşturucu - Bonzai - Ana Haber - STV).
Sunucu Kemal GÜLEN'in, "Sevgili seyirciler Samanyolu Haber uyuşturucu ile ilgili gerçekleri ortaya çıkarmaya devam ediyor. Bu kez sizi İstanbul'un merkezinde bir adrese götürücez. Bakın orada 8-9 yaşında çocuklar güpegündüz binlerce kişinin önünde ne yapıyorlar ve en önemlisi bu dehşet görüntülere nasıl sessiz kalınıyor?" şeklindeki ifadeleri ile başlayan söz konusu haberde, sokakta yaşadığı belirtilen küçük yaşlardaki çocukların gündüz saatlerinde İstanbul'da Tarlabaşı Caddes'inde bir parkta toplanıp "kova" diye tabir edildiği ifade edilen bir düzenekten bonzai içme görüntüleri ve bonzai içmek için kullanılan bu düzeneğin nasıl hazırlandığına ilişkin görüntüler ve ifadeler ekrana getirilmiştir. Haber bülteninde 8-9 yaşlarında ve 10 yaşında olarak ifade edilen çocukların bonzai içmek için nasıl bir yöntem kullandığı aşağıdaki deşifre metninden anlaşılmaktadır.
Dış Ses: ...Çocukların önünde su dolu bir pet şişe var. Onun üzeri ise folyo kaplı, ellerinde bonzai. Uyuşturucuyu teker teker koyuyorlar düzeneğin üzerine. O sırada karşılarında oturan diğer çocuk bir şeylere sinirlenip tepki gösteriyor. Fişek diye tabir edilen paketten bir miktar aldıktan sonra yeniden kapatıyorlar. Şimdi sıra içmeye geldi. Çakmakla ateşleyip düzeneği hareket ettiriyorlar. Saniyeler sonra ise bir çocuk eğilerek uyuşturucuyu içine çekiyor ve düzenek bir kez daha hazırlanıyor. Bu defa sıra başka bir çocukta. Hazırlık aşaması sadece dakikalar alıyor. Önce bir parça sigara tütünü üzerine de bonzai bırakıyorlar. O sırada yanlarına yine bir arkadaşları geliyor. Bir süre konuşuyorlar ve gözleri parkta. Şimdi de içme sırası yaşı biraz daha büyük olduğu görülen ve uyuşturucuyu içime hazırlayan çocukta. Çıkan dumanı defalarca içine çekiyor. Ve son olarak üçüncü çocuk kullanıyor. Üzerine de hep birlikte sigara yakıyorlar.
Haber içeriğinde, çocukların önünde bulunan pet şişenin üzerine bonzaiyi koyma görüntüleri, çakmakla yakma görüntüleri ve ortaya çıkan dumanı çekme görüntüleri ekrana getirilmiştir.
Yukarıdaki deşifre metninden ve haberin izlenmesinden anlaşılacağı üzere, haber içeriğinde küçük yaşlardaki çocuklar tarafından bonzainin nasıl kullanıldığının ayrıntılı ifadelerle ve görüntülerle anlatıldığı görülmektedir. Küçük yaştaki çocukların yüzünün buzlama yöntemi kullanmak suretiyle kapatıldığı ancak bu çocukların gündüz saatlerinde ve sokak ortasında bonzaiyi içime hazırlama yöntemlerinin ve bonzai içme görüntülerinin açıkça ekrana getirildiği görülmektedir.
Türkiye Uyuşturucu ve Uyuşturucu Bağımlılığı İzleme Merkezi (TUBİM) tarafından hazırlanan Türkiye Uyuşturucu Raporu 2013'te "Bonzai" konusunda ulaşılan bazı veriler ve yapılan değerlendirmeler aşağıda yer almaktadır:
"Ülkemizde ilk defa sokak ismi "Bonzai" (JWH-018) olarak karşımıza çıkan ve değişik türleriyle hızla yayılan sentetik kannabinoidler, TUBİM koordinesinde gerçekleşen EWS Ulusal Çalışma Grubu'nun çalışmaları neticesinde, 2012 yılında 2313 sayılı Uyuşturucu Maddelerin Murakabesi Hakkındaki Kanun Kapsamına alınmıştır. Türkiye'de 2012 yılında 3.401 sentetik kannabinoid olayı gerçekleşmiş ve bu olaylarda 4.784 şüpheli yakalanmıştır. 2012 yılında gerçekleşen sentetik kannabionid olaylarının % 92.88'inin (3.159) kullanma amaçlı uyuşturucu madde satın alma/kabul etme/bulundurma,%7.12'sinin (242) ise uyuşturucu madde imal ve ticareti olayı olarak gerçekleştiği gözlenmiştir. 2012 yılında olay sayısında bir önceki yıla göre yaklaşık 19 kat, şüpheli sayısında ise yaklaşık 57 kat artış gerçekleşmiştir. Hem olay sayısı hem de şüpheli sayısında ki bu artış, bu maddenin ülkemizde yaygınlaşmakta olduğunu göstermekte olup, bu maddenin arzının ve talebinin önlenmesine yönelik çalışmalara daha fazla ağırlık verilmesi gerektiği değerlendirilmektedir." (T.C. İçişleri Bakanlığı Emniyet Genel Müdürlüğü Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Dairesi Başkanlığı, Türkiye Uyuşturucu ve Uyuşturucu Bağımlılığı İzleme Merkezi (TUBİM),Türkiye Uyuşturucu Raporu 2013: sayfa 130)”
Şeklindeki değerlendirmelere yer verilmiş olduğu,
Yayın kuruluşunun yukarıda belirtilen yayınında 6112 sayılı Kanunun 8 inci maddesinin birinci fıkrasının (h) bendi ve ikinci fıkrası hükümlerini ihlal ettiği kanaatinin Daire Başkanlığınca belirtildiği,
Konu hakkında karar alınmasını teminen yazının Üst Kurula havale edildiği, anlaşılmaktadır.
Gerekçe :Konunun; İzleme ve Değerlendirme Dairesi Başkanlığı’nınyazısı, eki belgeler ve ilgili mevzuat kapsamında Üst Kurulumuzca değerlendirilmesi neticesinde;
Türkiye'de "Bonzai" kullanımının hızla yaygınlaştığı çeşitli verilerle açıkça ortaya koyulmaktadır. Küçük yaşlardaki çocukların uyuşturucu kullanımının geldiği noktayı göstermek açısından değerlendirildiğinde bu konunun haber değeri taşıdığı ve bu noktaya dikkat çekmenin aynı zamanda bir habercilik sorumluluğu olduğu düşünülmekle birlikte, haber içeriğinde kullanılan ayrıntılı ifade ve görüntülerin henüz yeterli fiziksel ve zihinsel olgunluğa erişmemiş çocukları ve gençleri olumsuz etkileyecek nitelikte olduğu kanaatine ulaşılmıştır.Çocukların ve gençlerin izleyebileceği bir zaman diliminde, bir tür uyuşturucu olan bonzainin küçük yaşlardaki çocuklar tarafından hazırlanması ve içilmesine ilişkin ayrıntılı ifadelere ve görüntülere yer verilmesinin, bu maddenin kullanımı hususunda öğretici nitelikte olacağı ve bu maddenin bilinirliğini artırarak kullanımının yaygınlaşmasına yol açabileceği düşünülmektedir. Bununla birlikte küçük yaşlardaki çocukların uyuşturucu hazırlama ve kullanma görüntülerinin ekrana getirilmesinin, haberi izleyen akranları üzerinde kendilerinin de madde kullanımının mağduru olabileceği korkusunu oluşturabileceği değerlendirilmektedir.Uyuşturucu kullanımı konusunda öğretici bir sonucu olduğu değerlendirilen söz konusu haberin, başta çocuklar olmak üzere uyuşturucu kullanmaya eğilimli bireylere yol gösterici ve bu bireyleri özendirici nitelikte olabileceği düşünülmektedir.
Söz konusu kuruluşa 03.08.2011, 23.08.2011 tarihli yayınları nedeniyle evvelce 20.09.2011, 28.09.2011 tarih ve 2011/55, 2011/56 sayılı toplantıda alınan 15, 19 nolu Üst Kurul Kararlarıyla 6112 Sayılı Kanunun 8 inci maddesinin ikinci fıkrası uyarınca uyarı yaptırımı uygulandığı Üst Kurul kayıtlarından anlaşılmıştır.
Bu itibarla; 6112 Sayılı Kanunun 8 inci maddesinin ikinci fıkrasının tekraren ihlali nedeniyle, Kanunun 32 nci maddesinin ikinci fıkrasına göre “İdari Para Cezası” yaptırımının uygulanması gerektiği, kanaatine varılmıştır.
Karar : Yapılan görüşmeler sonucunda, ayrıntıları ve gerekçeleri yukarıda izah olunduğu üzere, STV logosuylayayın yapan SAMANYOLU YAYINCILIK HİZMETLERİ A.Ş. unvanlı kuruluş hakkında;
6112 sayılı Kanunun 8 inci maddesinin ikinci fıkrasında yer alan; “Radyo ve televizyon yayın hizmetlerinde, çocuk ve gençlerin fiziksel, zihinsel veya ahlakî gelişimine zarar verebilecek türde içerik taşıyan programlar bunların izleyebileceği zaman dilimlerinde ve koruyucu sembol kullanılmadan yayınlanamaz. " hükmünün tekraren ihlali nedeniyle, 32 nci maddesinin ikinci fıkrası hükmü uyarınca;
1- İhlalin tespit edildiği tarihi itibariyle kuruluşun Mayıs 2014 ayına ait ticari iletişim gelir beyanının 7.188.699,00 Türk Lirası olduğu değerlendirilerekyüzde bir oranı 71.887,00 TL. İDARİ PARA CEZASI UYGULANMASINA,
2- İdari para cezasının tebliğ tarihinden itibaren bir ay içerisinde Üst Kurulun T.C. Ziraat Bankası Bilkent Şubesi, Ankara TR 84000 100 1762 00 999999-5001 no’lu hesabına “6112 sayılı kanunun 32 nci maddesine göre ödenen para cezasıdır” şerhiyle ödenmesi gerektiği veya 6112 sayılı kanunun 32 inci maddesinin dokuzuncu fıkrası uyarınca tebliğden itibaren en geç onbeş gün içerisinde Ankara İdare Mahkemelerinde dava açılabileceğinin, dava açma süresi içerisinde peşin ödeme yapılması halinde, 5326 sayılı Kanunun 17 nci maddesinin altıncı fıkrası uyarınca cezanın dörtte üçünün tahsil edileceğinin ve taksitlendirme talebinde bulunabileceğinin, peşin ödemenin kanun yoluna müracaat hakkını engellemeyeceğinin, en geç 1 aylık süre içerisinde ödenmeyen idari para cezasının, 21/7/1953 tarihli ve 6183 Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun hükümlerine göre tahsil edilmek üzere Maliye Bakanlığınca belirlenecek tahsil dairesine gönderileceğinin bildirilmesine,
Oy birliği ile karar verildi.