İnceleme ve Değerlendirme : İzleme ve Değerlendirme Dairesi Başkanlığı’nın 12.11.2015 tarihli ve 1827 sayılı yazısı ve eklerinin incelenmesi sonucunda;
Bahse konu yayına ilişkin Uzman Raporunda;
“HALK TV logosuyla yayın yapan kuruluşun yayınları içinde yer alan ve Uğur Dündar'ın sunduğu Halk Arenası'nın 19.09.2015 tarihinde saat 01.00'de yayınlanan bölümüne tiyatro sanatçısı Müjdat Gezen, iletişim uzmanı Sedef Kabaş ve ilahiyatçı-hukukçu Prof.Dr. Yaşar Nuri Öztürk konuk olarak katılmışlar, siyasi partilerin milletvekili adaylarını değerlendirmiş ve 1 Kasım seçimlerinde oy kullanmanın önemini vurgulayarak vatandaşları oy kullanmaya davet etmişlerdir.
Saat 03.38'de sunucu ve konuklar arasında aşağıda deşifresi sunulan konuşmaların gerçekleştiği tespit edilmiş ve yayının bu kısmında kullanılan bu üslubun bir televizyon programı esnasında kesinlikle kullanılmayacak nitelikte olduğu görülmüştür:
"03.38.30 Uğur Dündar: Hocam yalnız bu arada tekrar 1 Kasım’ın önemine değinmemiz gerekiyor….Yalnız bu arada Müjdat senin de ilgini çekecek, bu troller genellikle takma isim kullanıyorlar, başka kişilerin görüntülerini ama bu Feyzullah Yalçın gözlük takmış falan böyle gizemli bir hava vermiş @baabil adresinden gönderiyor. Bir şey yazacakmış ama gerçek adını yazmış yanlışlıkla “puşt”demiş. Yani adı, adı Puşt Feyzullah’ın, Feyzullah Yalçın’ın.
Müjdat Gezen:Kendisine mi söylüyor?
Uğur Dündar: Evet kendisine. Bize deklare etmiş.
Müjdat Gezen: Aferin bu bir cesaret işi. Kendini bu kadar tanıyor olması güzel bir şey yani yav..
Uğur Dündar: Öyle öyle…Ama zaten Türkçemizde de puşta puşt denir.
Müjdat Gezen: Oooo onu büyütürsen şimdi kanala ayıp olur. Can Yücel var o konuda yav.. (Uğur Dündar’ın 'söyle söyle' diyerek ısrar etmesi üzerine Can Yücel’i kendisine g.t dediği için mahkemeye veren bir kişiyle çıktığı duruşmada neden böyle söylediğini soran hakime seyircilerden özür dileyerek 'hakim bey, çünkü Türkçemizde g.te g.t derler’ dediğini anlatıyor.) …Bu aslında terbiyesiz bir sözcük te değil, çünkü Can Abi’nin burada açtığı fikir o kadar önemli ki..Bak, kimseye ulan..ne demiyor? Al ananı git demiyor yani. Kimseyi aşağılamıyor. Yani adam onun o kadar üzerine gidiyormuş ki o kelimeyi kullanmış.
Uğur Dündar: Kardeşim biz burada o kadar etik davranıyoruz ki, neredeyse Paris’teki Sen nehrine Siz nehri diyeceğiz.
Müjdat Gezen: O kadar da kibar!.
Uğur Dündar: Bu adamın bize kalkıp ta böyle hakaret etmeye hakkı var mı?
Müjdat Gezen: Kimin?
Uğur Dündar: Yani…bu dingilin..Afedersin, bu şahsın.
Yaşar N.Öztürk: Nam-ı diğer puştun.
Uğur Dündar: Böyle yapıştırırlar adama, yapıştırırlar sokağa çıkamayacak hale getirirler.
03.40.19 YaşarN.Öztürk:…. Ben şuna inanıyorum ve bunu hiç değiştirmeyeceğim (İlahiyatçı kimliğiyle tanındığını, ama ayrıca Karadeniz çocuğu olduğunu ve kavgayı çok iyi bildiğini söyledikten sonra İnönü’nün bir sözünü aktarmış ve söyleyeceği sözlerin Kuransal açıklamasının da olduğunu belirtmiştir.)……Namussuzlar küfredebiliyorsa, namusluların da gerektiği yerde çok güzel küfür etmesi lazım. Ben yaparım, ben hakkımı kullanırım. Şimdi bakın, bir tane aşağılık mahluk ne dedi? Milleti talan eden maun, mücribin, melun ne dedi? 'Bu milletin a koyacağız' dedi. Değil mi? (Alıntı yaptığı cümlede yer alan argo sözcüğü kendisi sansürleyerek “a koyacağız” şeklinde kullanmış ve sonraki tekrarlarında da aynı şekilde ifade etmiştir.) Şu millete bakar mısınız? Ben dedim ki, kitaplarıma bile geçirdim bunu, tarih görsün. Benim kendim varım hala yürüyorum. Üç tane de oğlum var, kapı gibi. Ben 41 numara giyiyorum onlar 43-44 numara giyiyorlar. Şimdi en azından ben onların avukat babası olarak onlara da vekaleten dördümüz için söylüyorum.: Bu milletin a nokta nokta koyacağız, biz bu milletin çocuklarıyız ben kendime düşen hakkımı kullanıyorum: Biz sizin a nokta nokta koyacağız.
Müjdat Gezen: Budur abi! Budur!
Uğur Dündar: Budur işte, budur!
YaşarN.Öztürk: Ekrandan elli defa söyledim, kitaplarıma yazdım, çok ciddi kitaplarıma. Çünkü tarihi belge. Ha, millet hakkını ku…kullanmıyorsa ben ne yapayım? Ben hakkımı kullandım.
(Uğur Dündar, Karagümrük’te büyüdüğünü, bu kişiye acıdığını, küfür etmeyeceğini ama küfürlerini misliyle iade ettiğini ifade ediyor. Müjdat Gezen ise diyalektik düşüncenin rakibine rakibinin silahlarıyla saldırılmasını söylediğini anlatıyor. )
Yaşar N.Öztürk:… O öyle olmaz abicim, bak o mesela beni tatmin etmiyor. Ben aynen öyle söyledim ve yazdım: Biz sizin a koyacağız. Bu böyle söylenir. O senin dediğin tekke vaazına döner. O olmadı.Ve bir de ilave yaptım. Yaşadığım sürece bunu her bahis konusu olduğu yerde aynen tekrar edeceğim.
Müjdat Gezen: Kaç oğlun vardı?
Yaşar N.Öztürk: Üç. Kapı gibi.
Müjdat Gezen: Üç kişi miydiniz? Dört oldunuz!
Yaşar N.Öztürk: Hayır, dörttük beş olduk!
Müjdat Gezen: Belki buradan da iştirak edenler vardır? (Alkışlar)
Yaşar N.Öztürk: İşte bu! İşte bunu alkışlayın." (Klip 1)
Uğur Dündar yayında sık sık etik davranmaya özen gösterdiklerini, kimseye küfür etmeye tenezzül etmediğini söylemektedir ancak yukarıdaki deşifre metinde de görüldüğü gibi kendisine yayın esnasında küfürlü mesaj gönderen bir seyircisine aynı argo sözü kendisi de sarf etmiş, "dingil", "Türkçemizde de puşta puşt denir" ifadelerini de kullanmıştır. Müjdat Gezen ise yine argo sözcükler (g.t) içeren bir anektod anlatarak Uğur Dündar'ı desteklemiş, konuklardan Yaşar Nuri Öztürk de daha önce sarf edilen 'Bu milletin a koyacağız' sözüne karşılık olarak kendisinin de oğulları ve kendisi adına konuşarak "Biz sizin a koyacağız." deme hakkının olduğunu, bunu her yerde söyleyeceğini belirtmiştir. Saat 03.53'te Müjdat Gezen'in kullandığı ifadelerden dolayı izleyicilerden özür dilediği ve Yaşar Nuri Öztürk'ün de tekrar tekrar kullandığı argo sözcüğü açıkça değil de ilk harfini telaffuz edecek şekilde söylediği görülmekle birlikte, bir televizyon yayınında gerçekleşen bu yakışıksız durumun çağdaş yayıncılık ilkeleriyle bağdaşmadığı değerlendirilmiştir.
Sonuç olarak HALK TV yayın Kuruluşu'nun yaptığı bu yayınınla 6112 sayılı Kanun'un 8 (m) maddesinde yer alan yayınlarda "....dilin düzeysiz, kaba ve argo kullanımına yer verilemez." ilkesini ihlal ettiği değerlendirilmiştir.”
Şeklindeki değerlendirmelere yer verilmiş olduğu,
Yayın kuruluşunun söz konusu yayını ile 6112 sayılı Kanun'un 8 inci maddesinin birinci fıkrasının (m) bendini ihlal ettiği kanaatinin Daire Başkanlığınca belirtildiği,
Konu hakkında karar alınmasını teminen yazının Üst Kurula havale edildiği, anlaşılmaktadır.
Gerekçe :Konunun; İzleme ve Değerlendirme Dairesi Başkanlığı’nın yazısı, eki belgeler ve ilgili mevzuat kapsamında Üst Kurulumuzca yapılan değerlendirmesi neticesinde;
İhlal konusu yayında, yukarıda ve ilgili uzman raporunda ayrıntılı deşifre metinlerine yer verildiği şekilde, dilin düzeysiz ve kaba kullanıldığı anlaşılmakla, 6112 sayılı Kanun’un 8 inci maddesini birinci fıkrasının (m) bendinde yer alan "... dilin düzeysiz, kaba ve argo kullanımına yer verilemez."hükmünün ihlal edildiği kanaatine varılmıştır.
Söz konusu kuruluşa 22.06.2013 tarihli yayını nedeniyle evvelce 06.08.2013 tarih ve 2013/46 sayılı toplantıda alınan 25 nolu Üst Kurul Kararıyla 6112 sayılı Kanunun 8 inci maddesinin birinci fıkrasının (m) bendi uyarınca uyarı yaptırımı uygulandığı Üst Kurul kayıtlarından anlaşılmıştır.
Bu itibarla; 6112 sayılı Kanunun 8 inci maddesinin birinci fıkrasının (m) bendinin tekraren ihlali nedeniyle, Kanunun 32 nci maddesinin ikinci fıkrasına göre “İdari Para Cezası” yaptırımının uygulanması gerektiği, kanaatine varılmıştır.
Karar : Yapılan görüşmeler sonucunda, ayrıntıları ve gerekçeleri yukarıda izah olunduğu üzere, HALK TV logosuyla yayın yapan HALK RADYO VE TELEVİZYON YAYINCILIK A.Ş. unvanlı kuruluş hakkında; 6112 sayılı Kanun'un 8 inci maddesinin birinci fıkrasının (m) bendinde yer alan "... dilin düzeysiz, kaba ve argo kullanımına yer verilemez. " hükmünün tekraren ihlali nedeniyle, 32 nci maddesinin ikinci fıkrası hükmü uyarınca;
1- İhlalin tespit edildiği tarihi itibariyle kuruluşun Ağustos 2015 ayına ait ticari iletişim gelir beyanının 19.433,31 Türk Lirası olduğu değerlendirilerek, televizyon kuruluşları için idari para cezası 10.000 (onbin) (2015 yılı için yeniden değerleme oranına göre belirlenen 13.601 (onüçbinaltıyüzbir - ) Türk Lirasından az olamayacağından 13.601 TL. İDARİ PARA CEZASI UYGULANMASINA,
2- İdari para cezasının tebliğ tarihinden itibaren bir ay içerisinde Üst Kurulun T.C. Ziraat Bankası Ankara Kamu Girişimci Şubesi TR98 0001 0025 3300 9999 9951 93 no’lu hesabına “6112 sayılı kanunun 32 nci maddesine göre ödenen para cezasıdır” şerhiyle ödenmesi gerektiği veya 6112 sayılı kanunun 32 inci maddesinin dokuzuncu fıkrası uyarınca tebliğden itibaren en geç onbeş gün içerisinde Ankara İdare Mahkemelerinde dava açılabileceğinin, dava açma süresi içerisinde peşin ödeme yapılması halinde, 5326 sayılı Kanunun 17 nci maddesinin altıncı fıkrası uyarınca cezanın dörtte üçünün tahsil edileceğinin ve taksitlendirme talebinde bulunabileceğinin, peşin ödemenin kanun yoluna müracaat hakkını engellemeyeceğinin, en geç 1 aylık süre içerisinde ödenmeyen idari para cezasının, 21/7/1953 tarihli ve 6183 Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun hükümlerine göre tahsil edilmek üzere Maliye Bakanlığınca belirlenecek tahsil dairesine gönderileceğinin bildirilmesine,
Oy birliğiyle karar verildi.