İnceleme ve Değerlendirme : İzleme ve Değerlendirme Dairesi Başkanlığı’nın 17.09.2015 tarihli ve 1433 sayılı yazısı ve eklerinin incelenmesi sonucunda;
Bahse konu yayına ilişkin Uzman Raporunda;
“Star Televizyonu'nda yeni yayın dönemiyle birlikte, hafta içi her gün Genel İzleyici koruyucu sembolü ile"Evleneceksen Gel"adlı bir evlendirme programı yayınlanmaya başlamıştır. Sunuculuğunu Seda Sayan ve Uğur Aslan'ın yaptığı programa, evlenmek isteyen kişiler, ekranda verilen e-mail adresi veya telefon numarasını arayarak ya da eş bulmak için daha önce katılmış adaylara talip olmak üzere programı aradıklarında davet edilerek katılabilmektedirler. Programa evlenmek talebi ile başvuran adaylar günlerce bazen de aylarca masrafları yayıncı kuruluş tarafından karşılandığı bilinen otelde kalıp, ertesi gün tekrar yayına servislerle getirilerek ekranda taliplerini beklemekte, gelen talipler ile kısa bir görüşme yaptıktan sonra talibini ya reddetmekte ya da onu daha iyi tanıyabilmek için stüdyo ortamında çay içip sohbet etmektedirler. Karar anında ilk elemeden geçen talipler daha sonra stüdyo dışında birbirlerini tanımaktadırlar. Evlenmeye karar veren çiftlerin nişan ve nikah gibi evlilik ritüelleri stüdyoda gerçekleştirilmektedir.
Yaklaşık 4 ay önce, yani bir önceki yayın döneminde, başka bir kanalda yayınlanan bu programda nişanlanmış ve imam nikahları kıyılmış Aslı ve Emrah çiftinin ayrılma kararı vermeleri üzerine, 31.08.2015 tarihinde yeni yayın dönemine başlayan "Evleneceksen Gel" adlı programın hemen her bölümüne konuk edilerek ilişkilerinin her evresi irdelenmeye başlanmıştır. Programda ekrana yansıyan konuşmalardan ailelerin birbirlerini tanımaları esnasında Aslı'nın ailesinin Emrah'ı istemediği, Emrah'ın ailesinin ise, Aslı'yı gelinleri olarak kabul ettiği ve onun oğulları Emrah'la evlenmesini istedikleri anlaşılmaktadır. Ailelerin araya girmesi ile ilişkilerinde gel gitler yaşayan çiftin, bir süre sonra Emrah'ın stüdyoda bulunan başka bir bayan adayla görüştüğünü öğrenen Aslı'nın aşırı kıskançlık göstermesi nedeniyle kendilerinin de bu ilişkiyi sürdürmek istemedikleri anlaşılmış ve her ikisi de programda yeni taliplerini beklemek istediklerini açıklamışlardır.
Programın 09.09.2015 tarihli bölümünde, Aslı'nın ablasıBilge, sunucu ve Emrah arasında geçen, "Bilge:Bana bak imam nikahı..../Emrah:Allah,Allah /Bilge:Anladın/Emrah:Olabilir./ Bilge:Sen imam nikahı yaptın O kız senin eşin ha o senin eşin./Emrah:Olabilir olabilir./Uğur Aslan: Ama Bilge neden o zaman olmaz diyorsun madem öyle./ Bilge:Böyle mi sahip çıkıyorsun sen be. Namus anlayışın senin böyle mi?..../Bilge:Niye kardeşimin kanına girdin sen? Niye kardeşimin kanına girdin ha?.... /Bilge:Senin namus anlayışın bu mu? 3 ay, 4 ay yanında tut, tut, tut...ondan sonra bırak. Terbiyesiz."...(Saat16:11:14-16:12:10)1.Klip
Bilge:Sen benim kardeşimi kandırmayacaktın. Duygularıyla, hayalleriyle, onuruyla, gururuyla oynamayacaktın Emrah Bey. Erkek, erkek, erkeksin işte. Adamın dibisin. Bak adamın dibisin işte. Sanada bu yakışıyor.... Niye kardeşimin kanına girdin sen? Niye kanına girdin ha?....(Saat 16:13:54-16:14:17)2.Klip
Bilge:Doğru, doğru, doğru elinin kiri zaten elinin kiri. Erkeğe göre ne ki? Olan kadına olur zaten elinin kiri. Biri gider biri gelir diyorsun...alışmışsın sen böyle. Sen bu kadını kendine eş yaptın ya... Derdin ne? Zaten eş olmuşsun. Eş, eş bu saatten sonra ailenin bir önemi yok ki zaten. Karı koca olmuşsun zaten. Hadi önce biz vardık, önce ailen vardı karşıydın. Ee şimdi sen karı kocasın karı koca. Bu kadın senin karın karın." (Saat 16:15:07-16:15:51)3.Klip.
şeklindeki konuşmalardan bu çiftin imam nikahı ile yaklaşık 3-4 aydır Emrah'ın babasının evinde kalıp karı koca hayatı yaşadıkları,(Programın tamamı 4. Klip)
10.09.2015 tarihli bölümünde ise, Emrah'ın babası, Emrah ve Aslı arasında geçen, "Aslı: Ya ben artık ne kendisinden, ne ondan, ne bundan hiç kimseden bir şey beklemiyorum. İşler bu boyuta geldi, istedikleri oldu herkesin. Sende istemiyordun zaten, onlar da istemiyordu./ Uğur Arslan: Hiç istemiyorların arkasına sığınmayın, ikiniz de birbirinizi seviyorsunuz./Aslı: ...Şimdi ne yapabilirim ki Uğur abi.?/ Uğur Arslan: Biliyoruz bunu annen de biliyor, herkeste biliyor. Anne ne diyorsun sen. Anne söyle bir şeyler. /Emrah: Hayır Uğur abiciğim, hayır. Ben artık sevmiyorum artık. Artık bunu söyleyeceğim ben./ Emrah'ın Babası: Beni duyabiliyor musun Emrah?Seni evlatlıktan reddediyorum./ Seda Sayan: Olmaz öyle bir şey, Sefer abi. Emrah'ın babası ayağa kalkarak,Bir daha toplum içine çıkmayın....Yeter ya, yeter yaa. Bu nedir ya? Ne diyorsun."....(Saat 15:04:39-15:05:28)5.Klip
Emrah'ın Babası: .."Söylüyorum80 milyonun önünde söylüyorum. Eve barka gelme. Böyle bir baban yok. Utanıyorum, utanıyorum senden, utanıyorum"şeklindeki konuşmalardan bu birlikteliğin, Emrah'ın ailesi ile olan ilişkilerini kopma noktasına getirerek babasının onu milyonların önünde evlatlıktan reddetmesine kadar uzandığı tespit edilmiştir. (Saat 15:18:00-15:18:17)6. Klip
Rapora konu olan "Evleneceksen Gel" adlı program format, katılan adayların konumu ve izleyiciler üzerinde bıraktığı olumsuz etkiler açısından değerlendirildiğinde;(Programın tamamı)7. Klip)
İnsanın hayatta yapacağı en önemli tercihlerden birisi olan eş seçme kararı ve sürecinde, evlenecek adayların ön koşul olarak belirledikleri fiziki yapı, yaş, eğitim ve ekonomik durum gibi genel kriterlerde uyum sağlamaları halinde, program arkasında birbirlerini tanıma çabaları gösterdikleri anlaşılmaktadır. Başka şehirlerde farklı aile yapısı içerisinde, farklı sosyo-kültürel ortamlarda yaşayan ve çoğunun hayatında reyting malzemesi olarak kullanılacak dramatik öyküler bulunan adaylar, ekranlarda haftalarca bazen de aylarca meta olarak kullanılarak stüdyoda eş beklemektedirler. Birbirlerini güvensiz bir ortam olan ekranda tanımaları nedeniyle de karar süreci uzayan çiftlerin, bütün bu koşullar içinde evlenmeye karar vermeleri halinde ailelerinin, izleyicilerin ve çevrenin tepkilerini savacak bir yol olarak programda imam nikahı kıyıldığı anlaşılmaktadır.
Ekranlarda yer alan diğer evlendirme programlarında olduğu gibi bu programda da, adayların birbirlerini tanıma süreci içerisinde yaşadıkları romantik anları, kavga ve tartışmaları özel hayatın gizliliği ve mahremiyet karinesinden uzak bir tutum içerisinde defalarca ekrana taşınarak, program yapımcıları tarafından izlenme oranını artırıcı bir unsur olarak kullanıldığı intibası kuvvetli bir olasılık olarak izlenmektedir. Psikiyatrist Prof. Dr. Nevzat Tarhan, "Evlilik programlarındaki yaşanan çirkin olaylar nedeniyle gençlerin evlilik kurumuna karşı negatif tutum beslediklerini, ithal kültürün ürünü olan bu tür yayınların amacının mutlu birliktelikler kurmak değil, reytingleri artırmak olduğunu" ifade ederken bu programların toplumda mahremiyet olgusuna zarar veren unsurlar taşıdığına dikkat çekmektedir.
Bu değerlendirmeler ışığında bu tür programlarda kurulan birlikteliklerin ne kadar sağlıklı ve uzun ömürlü olduğu tartışılırken, haftalarca ya da aylarca stüdyoda bekleyip evlenmeden yaşadıkları yere dönen adayların, kendilerini istenmeyen değersiz bir kişi gibi görebileceği ve aynı bakış açısının yaşadıkları çevreden de bu adaya yöneltilebileceği gerçeğinin de göz ardı edilmemesi gerektiği düşünülmektedir.
SONUÇ OLARAK: Star TV adlı medya hizmet sağlayıcıda, 09.09.2015 ve 10.09.2015 tarihlerinde yayınlanan ve ayrıntılı deşifresi ekte sunulan "Evleneceksen Gel" adlı programın ilgili bölümlerinde, 6112 sayılı yasanın 8.maddesinin 1. fıkrasının(f)bendinde ifade edilen;"Toplumun millî ve manevî değerlerine, genel ahlaka ve ailenin korunması ilkesine aykırı olamaz."hükmü ile, gençlerin televizyonları başında olduğu bir saatte, "Genel İzleyici Kitlesi" koruyucu sembolü ile ekranda yer alması sebebiyle de, yine aynı Yasa'nın 8. maddesinin 2.fıkrasında yer alan;"Radyo ve televizyon yayın hizmetlerinde, çocuk ve gençlerin fiziksel, zihinsel veya ahlakî gelişimine zarar verebilecek türde içerik taşıyan programlar bunların izleyebileceği zaman dilimlerinde ve koruyucu sembol kullanılmadan yayınlanamaz."hükmüne aykırı olduğu değerlendirilmiştir.”
Şeklindeki değerlendirmelere yer verilmiş olduğu,
Yayın Kuruluşunun 6112 sayılı Kanun'un 8 inci maddesinin birinci fıkrasının (f) bendi ile ikinci fıkrası hükmünü ihlal ettiği kanaatinin Daire Başkanlığınca belirtildiği,
Konu hakkında karar alınmasını teminen yazının Üst Kurula havale edildiği, anlaşılmaktadır.
Gerekçe :Konunun; İzleme ve Değerlendirme Dairesi Başkanlığı’nın yazısı, eki belgeler ve ilgili mevzuat kapsamında Üst Kurulumuzca yapılan değerlendirmesi neticesinde;
Söz konusu yayına ait deşifre kayıtlarının tetkikinde; 09.09.2015 ve 10.09.2015 tarihlerinde yayınlanan "Evleneceksen Gel" adlı programın yukarıda ayrıntıları belirtilen ilgili ilgili bölümleriyle; milli ve manevi değerlerimizden olan “evlilik-aile” müessesesi hakkında izleyiciler üzerinde negatif tutum beslemelerine sebebiyet vermeleri nedeniyle; 6112 sayılı yasanın 8.maddesinin 1. fıkrasının(f)bendinde ifade edilen;"Toplumun millî ve manevî değerlerine, genel ahlaka ve ailenin korunması ilkesine aykırı olamaz."hükmü ile, gençlerin televizyonları başında olduğu bir saatte, "Genel İzleyici Kitlesi" koruyucu sembolü ile ekranda yer alması sebebiyle de, yine aynı Yasa'nın 8. maddesinin 2.fıkrasında yer alan;"Radyo ve televizyon yayın hizmetlerinde, çocuk ve gençlerin fiziksel, zihinsel veya ahlakî gelişimine zarar verebilecek türde içerik taşıyan programlar bunların izleyebileceği zaman dilimlerinde ve koruyucu sembol kullanılmadan yayınlanamaz."hükmüne aykırı olduğu değerlendirilmiştir.
Söz konusu kuruluşa 05.07.2013,04.10.2013 tarihli yayınları nedeniyle evvelce 10.09.2013, 20.11.2013 tarih ve 2013/52, 2013/63 sayılı toplantılarda alınan 15 ve 12 nolu Üst Kurul kararlarıyla 6112 Sayılı Kanunun 8 inci maddesinin birinci fıkrasının (f) bendi uyarınca uyarı yaptırımı uygulandığı, 13.03.2011, 13.12.2012 tarihli yayını nedeniyle evvelce 10.05.2011, 08.01.2013 tarih ve 2011/28, 2013/02 sayılı toplantılarda alınan 18,11 nolu Üst Kurul kararlarıyla 6112 Sayılı Kanunun 8 inci maddesinin ikinci fıkrası uyarınca uyarı yaptırımı uygulandığı Üst Kurul kayıtlarından anlaşılmıştır.
Bu itibarla; 6112 sayılı Kanunun 8 inci maddesinin ikinci fıkrasının tekraren ihlali nedeniyle; Kanunun 32 nci maddesinin ikinci fıkrasına göre “İdari Para Cezası” yaptırımının uygulanması gerektiği, kanaatine varılmıştır.
Karar : Yapılan görüşmeler sonucunda, ayrıntıları ve gerekçeleri yukarıda izah olunduğu üzere;
Aynı yayınla birden fazla yayın ilkesi ihlali olduğundan ve her iki ihlal de idari para cezası yaptırımını gerektirdiğinden, 5326 sayılı Kabahatler Kanununun 15 inci maddesinin birinci fıkrası hükmü gereğince, bahse konu ihlallerden en ağır (tek) cezanın verilmesi öngörüldüğünden, 6112 sayılı Kanun'un 8 inci maddesinin birinci fıkrasının (f) bendinde belirtilen "Toplumun millî ve manevî değerlerine, genel ahlaka ve ailenin korunması ilkesine aykırı olamaz." ve 8 inci maddesinin ikinci fıkrasında belirtilen “Radyo ve televizyon yayın hizmetlerinde, çocuk ve gençlerin fiziksel, zihinsel veya ahlakî gelişimine zarar verebilecek türde içerik taşıyan programlar bunların izleyebileceği zaman dilimlerinde ve koruyucu sembol kullanılmadan yayınlanamaz.” hükümlerinin tekraren ihlali nedeniyle, STAR TV logosuyla yayın yapan IŞIL TELEVİZYON YAYINCILIK A.Ş. unvanlı kuruluş hakkında; aynı Kanunun 32 nci maddesinin İkinci fıkrası hükmü uyarınca;
1- İhlalin tespit edildiği tarihi itibariyle kuruluşun Ağustos 2015 ayına ait ticari iletişim gelir beyanının 16.651.357,93 Türk Lirası olduğu değerlendirilerek, yüzde bir oranı 166.514,00 TL. İDARİ PARA CEZASI UYGULANMASINA,
2- İdari para cezasının tebliğ tarihinden itibaren bir ay içerisinde Üst Kurulun T.C. Ziraat Bankası Ankara Kamu Girişimci Şubesi TR98 0001 0025 3300 9999 9951 93 no’lu hesabına “6112 sayılı kanunun 32 nci maddesine göre ödenen para cezasıdır” şerhiyle ödenmesi gerektiği veya 6112 sayılı kanunun 32 inci maddesinin dokuzuncu fıkrası uyarınca tebliğden itibaren en geç onbeş gün içerisinde Ankara İdare Mahkemelerinde dava açılabileceğinin, dava açma süresi içerisinde peşin ödeme yapılması halinde, 5326 sayılı Kanunun 17 nci maddesinin altıncı fıkrası uyarınca cezanın dörtte üçünün tahsil edileceğinin ve taksitlendirme talebinde bulunabileceğinin, peşin ödemenin kanun yoluna müracaat hakkını engellemeyeceğinin, en geç 1 aylık süre içerisinde ödenmeyen idari para cezasının, 21/7/1953 tarihli ve 6183 Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun hükümlerine göre tahsil edilmek üzere Maliye Bakanlığınca belirlenecek tahsil dairesine gönderileceğinin bildirilmesine,
Oy birliği ile karar verildi.