İnceleme ve Değerlendirme : İzleme ve Değerlendirme Dairesi Başkanlığı’nın 14.09.2015 tarihli ve 1411 sayılı yazısı ve eklerinin incelenmesi sonucunda;
Bahse konu yayına ilişkin Uzman Raporunda;
“ATV logolu yayın kuruluşunda 09.09.2015 tarihinde saat 19:00'da başlayan "Ana Haber" bültenlerinde ülkedeki terör saldırılarını protesto eden grupların gösterilerini konu alan haber ekranlara yansımıştır. Söz konusu habere ilişkin görüntüler Klip-1'de yer aldığı gibi, ilgili haberin deşifresinde de şu ifadeler yer almıştır.
"Cem Öğretir : ...Dün akşamki protesto gösterileri sırasında bazı gruplar sınırı yine aştı. Medyaya oklar hedefler yöneldi saldırdılar. O saldırıların hedefinde olan adreslerden birisi de Sabah-ATV binasıydı. Saldırganlar taş ve bıçak fırlattılar binaya... (Ekranda; "ATV-Sabah'a çirkin saldırı" alt yazısı ve gösteri yapanların görüntüleri...)
Dış ses: Görüntü ATV-Sabah binasının önünde kayda geçti. MHP lideri Devlet Bahçeli ülkücülere seslenmiş sokağa çıkın demişti. Ülkücüler emre uydu. Sadece İstanbul'da değil Türkiye'nin dört bir yanında binlerce ülkücü sokağa döküldü.
(Ekranda; "Bahçeli, Ülkücüleri sokağa döktü" alt yazısı...)
Sokağa çık çağrısını en son 2014 Ekim'inde tanık olmuştu Türkiye. O zaman HDP Eş Başkanı çağrı yapmıştı. Çağrı 53 cana mal olmuştu. Ancak yakın geçmişteki o acıyı bile bile yapılan yeni çağrının altında bu kez MHP liderinin imzası vardı. İstanbul'daki eylemde 1000 kişiyi aşkın ülkücü grup İstanbul'un ana arterini trafiğe kapattı.
(Ekranda; "Bahçeli buyurdu, ülkücüler saldırdı." alt yazısı...)
ATV-Sabah binasının önüne geldi saldırı başladı. O gerilimi güvenlik ve cep telefonu kameraları böyle kaydetti. (Binaya saldırıdan görüntüler...) ...Provakörler binaya taşlarla bıçaklarla saldırdı, içeriye girmek istedi. Gerilim dakikalarca sürdü, öfkeli grubu polis ve güvenlik elamanları durdurdu. Aynı dakikalarda bir başka ülkücü grup Hürriyet gazetesinin önünde de buluştu. Grup gazetenin önünde ülkücü yemini etti, Hürriyet'e de bir saldırı gerçekleşti. Medyayı hedef alan ülkücü saldırıları öncesinde Başbakan Davutoğlu bir mesaj yayınlamış emniyet teşkilatını uyarmış gazetelere ve gazetecilere her türlü provokatif girişim nedeniyle ilgili birimleri uyarmıştı. Muhalefet çevresinin hukuk devletini yok sayarak hukuk dışı çağrılar daha ne kadar yürürlükte kalacak belli değil.."(Klip 1)
ATV yayın kuruluşunda ilgili tarihte yayınlanan habere ilişkin, ek Klip-1 ve deşifrede de görüleceği üzere terör olaylarını protesto eden grupların gösterileri ekrana yansımıştır. Söz konusu haberde yapılan yorumlarda, bu insanların sokağa inmelerine, protesto gösterilerine katılmalarına ve sonuçta da başta ATV-Sabah gazetesine yapılan saldırıların sebebinin, MHP lideri Devlet Bahçeli'nin Ülkücü kesime yaptığı çağrının sonucu meydana geldiği ileri sürülmüştür.
"MHP lideri Devlet Bahçeli ülkücülere seslenmiş sokağa çıkın demişti. Ülkücüler emre uydu. Sadece İstanbul'da değil Türkiye'nin dört bir yanında binlerce ülkücü sokağa döküldü.", "Bahçeli, Ülkücüleri sokağa döktü", "Bahçeli buyurdu, ülkücüler saldırdı." ve "Muhalefet çevresinin hukuk devletini yok sayarak hukuk dışı çağrılar daha ne kadar yürürlükte kalacak belli değil.." gibi ifadeler, kişileri, grupları ve siyasi partileri suçlayan, hedef gösteren ve toplum nezdinde mahkum eden sonuçlar doğurabilecek ifadeler olarak değerlendirilmektedir. Toplumun, menfur terör eylemlerine karşı reaksiyon göstererek protesto gösterilerinde bulunması, toplumsal psikolojik yapının bir sonucu olarak kabul edilebilir. Bununla beraber şiddete dönüşen protesto eylemlerinin haklı hiç bir gerekçesi bulunmamaktadır. Söz konusu haberde de başta medya kuruluşlarına yapılan saldırılar haklı olarak eleştirilmekle beraber, bunun sorumlusu olarak bir siyasi grubu gösterip, bu siyasi hareketin işaret ve söylemlerini kullanabilecek provokatörlerin de bulunabileceği göz ardı edilerek, sadece kutuplaşmanın artmasına katkı sağlayacak şekilde yorumlanarak ekranlara taşınması, bu tür kötü zihniyetlerin istediği bir zeminin oluşturulması dışında hiç bir amaca hizmet etmeyecektir. Basın kuruluşlarına da toplumsal barış ve huzurun tesis edilmesinde her zamankinden daha fazla görev düştüğü şu günlerde, daha uzlaştırıcı tavır ve yayınlarla ekranlara gelmeleri, kamu görevi yapmalarının bir gereğidir.
Dolasıyla bu tür haberlerin ekranlara getiriliş biçimlerinde yayıncıların, toplumsal psikolojiyi göz önünde bulundurarak haberlerini ekranlara yansıtırken, kişi ve kuruluşlara eleştiri sınırlarını aşacak, onlara yönelik iftira niteliğinde olacak yorum ve yönlendirmelerde bulunmamaları gerekmektedir. Yapılan yorumlarda, bir gurup ve kişi sorumlu tutulurken provokatif odakların emellerine bilerek yada bilmeyerek alet olunmamalıdır.
Sonuç olarak; ATV logolu yayın kuruluşu 09.09.2015 tarihinde "Ana Haber" bültenlerindeki söz konusu yayınıyla, 6112 sayılı Kanun'un 8 nci maddesinin 1 nci fıkrasının ç) bendine yer alan; "...Kişi ya da kuruluşları eleştiri sınırları ötesinde, ... veya iftira niteliğinde ifadeler içeremez.." ilkesini ihlal ettiği düşünülmektedir.” Şeklindeki değerlendirmelere yer verilmiş olduğu,
Kuruluşun yayınladığı programda, 6112 sayılı Kanunun 8 inci maddesinin birinci fıkrasının (ç) bendinin ihlal edildiği kanaatinin Daire Başkanlığınca belirtildiği,
Konu hakkında karar alınmasını teminen yazının Üst Kurula havale edildiği, anlaşılmaktadır.
Gerekçe : Konunun; İzleme ve Değerlendirme Dairesi Başkanlığı’nınyazısı, eki belgeler ve ilgili mevzuat kapsamında Üst Kurulumuzca değerlendirilmesi neticesinde;
Her ne kadar Daire Başkanlığınca yayında 6112 sayılı Kanun'un 8 inci maddesinin birinci fıkrasının (ç) bendinde belirtilen "....kişi ya da kuruluşları eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü, aşağılayıcı veya iftira niteliğinde ifadeler içeremez." hükmünün ihlal edildiği kanaati belirtilmiş olsa da, söz konusu yayına ait deşifre kayıtlarının ve video görüntülerinin tetkikinde;
İhlale konu haber bülteni içinde yapılan;
"MHP lideri Devlet Bahçeli ülkücülere seslenmiş sokağa çıkın demişti. Ülkücüler emre uydu. Sadece İstanbul'da değil Türkiye'nin dört bir yanında binlerce ülkücü sokağa döküldü.", "Bahçeli, Ülkücüleri sokağa döktü", "Bahçeli buyurdu, ülkücüler saldırdı." ve "Muhalefet çevresinin hukuk devletini yok sayarak hukuk dışı çağrılar daha ne kadar yürürlükte kalacak belli değil.."
Şeklindeki yorumların tarafsızlık özelliği taşımadığı ve haberin bu haliyle, toplumsal barış ve huzurun tesis edilmesinde her zamankinden daha fazla görev düştüğü şu günlerde, daha uzlaştırıcı tavır ve yayınlarla kamu görevi yapması beklenen yayın kuruluşunun, anılan haberiyle ilgili olarak sunucusunun mezkur yorumunun sorumlu yayıncılıkla bağdaşmadığı değerlendirilmekle, anılan yayında 6112 sayılı Kanun’un 8 inci maddesinin birinci fıkrasının (ı) bendindeki; “Tarafsızlık, gerçeklik ve doğruluk ilkelerini esas almak ve toplumda özgürce kanaat oluşumuna engel olmamak zorundadır; …” ilkesinin ihlal edildiği kanaatine varılmıştır.
Bu itibarla yayın kuruluşunun; 6112 sayılı Kanunun 8 inci maddesinin birinci fıkrasının (ı) bendinin ilk defa ihlali nedeniyle; Kanunun 32 nci maddesinin ikinci fıkrası hükmü uyarınca uyarılması gerektiği kanaatine varılmıştır.
Karar : Yapılan görüşmeler sonucunda, ayrıntıları ve gerekçeleri yukarıda izah olunduğu üzere; ATV logosuyla yayın yapan TURKUVAZ AKTİF TELEVİZYON PROD. A.Ş. unvanlı kuruluş hakkında;
6112 sayılı Kanunun 8 inci maddesinin birinci fıkrasının (ı) bendindeki; “Tarafsızlık, gerçeklik ve doğruluk ilkelerini esas almak ve toplumda özgürce kanaat oluşumuna engel olmamak zorundadır; …” hükmünün ihlali nedeniyle, aynı Kanunun 32 nci maddesinin ikinci fıkrasına göre “UYARI” YAPTIRIMININ UYGULANMASINA,6112 sayılı Kanunun 32 inci maddesinin dokuzuncu fıkrası uyarınca tebliğden itibaren en geç onbeş gün içerisinde Ankara İdare Mahkemelerinde dava açılabileceğinin, aynı yayın ilkesinin tekraren ihlali halinde, Kanunun 32 nci maddesinin İkinci fıkrasında yer alan; “Uyarının ilgili kuruluşa tebliğinden sonra ihlalin tekrarı halinde medya hizmet sağlayıcıya ihlalin ağırlığı ve yayının ortamı ve alanı göz önünde bulundurularak, ihlalin tespit edildiği aydan bir önceki aydaki brüt ticari iletişim gelirinin yüzde birinden üçüne kadar idari para cezası verilir.” hükmü uyarınca idari para cezası yaptırımı uygulanacağının, yapılacak tebligatta bildirilmesine, oy birliği ile karar verildi.