İzleme ve Değerlendirme Dairesi Başkanlığının 23.05.2016 tarih ve 491 sayılı yazısına konu, HALK TV logosuyla yayın yapan medya hizmet sağlayıcı kuruluşun 03.05.2016 tarihinde, saat 09:44’de yayınladığı tele alış-veriş yayınlarına ilişkin uzman raporu ile video görüntülerinin incelenmesi ve değerlendirilmesiyle yapılan görüşmeler sonucunda;
Bahse konu yayına ilişkin uzman raporunda ayrıntıları belirtildiği üzere, “Flexiseq” isimli ürünün tanıtımında kullanılan ifadelerin “Flexiseq” akıllı jeli diz, dirsek, omuz, bilek, parmak ve kalça eklemlerine izleyicilerin kendi kendilerine uygulayarak, buradaki eklem problemlerinin kısa sürede tedavisinin mümkün olduğu algısı oluşturulduğu ve ürünün eklem hastalıklarının tedavisinde etkin bir tıbbi tedavi ürünü (ilaç) gibi sunulduğu kanaatine varılmıştır.
Sağlık Bakanlığı, Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumunun 13.02.2013 tarih ve 18816847 sayılı yazısından da hareketle, söz konusu tanıtım yayınının toplumun genel sağlığına zarar verebilecek davranışları teşvik ettiği; izleyiciyi yanıltıcı, istismar edici ve izleyicilerin sağlığına, çıkarlarına zarar verici nitelikte olduğu, ayrıca yayında tele-alışveriş giriş ve çıkış logolarının kullanılmadığı,
Bu nedenlerle, yayında, 6112 sayılı Kanun’un 9’uncu maddesinin altıncı fıkrasının (c) bendinde yer alan “Yanıltıcı olmamak ve tüketicinin çıkarlarına zarar vermemek” ve 10’uncu maddesinin birinci fıkrasında yer alan “Televizyon ve radyo yayın hizmetlerinde reklamlar ile tele-alışveriş, sesli ve/veya görüntülü bir uyarıyla açıkça fark edilebilecek ve program hizmetinin diğer unsurlarından kolaylıkla ayırt edilebilecek biçimde düzenlenir.” hükümlerinin ihlal edildiği değerlendirilmiştir.
Kuruluşa, 29.06.2013, 23.07.2013 tarihli yayınları nedeniyle evvelce 30.07.2013, 28.08.2013 tarih ve 2013/45, 2013/49 sayılı toplantılarda alınan 35, 93 nolu Üst Kurul Kararlarıyla 6112 sayılı Kanun’un 9’uncu maddesinin 6’ncı fıkrasının (c) bendi uyarınca, 11.06.2013, 12.06.2013, 09.06.2013 tarihli yayınları nedeniyle evvelce 16.07.2013 tarih ve 2013/42 sayılı toplantıda alınan 64, 66, 67 nolu Üst Kurul Kararıyla 6112 sayılı Kanun'un 10’uncu maddesinin birinci fıkrası uyarınca uyarı yaptırımı uygulandığı tespit edildiğinden, aynı hükümlerin tekraren ihlali nedeniyle, Kanun’un 32’nci maddesinin ikinci fıkrasında yer alan “…ihlalin tekrarı halinde medya hizmet sağlayıcıya ihlalin ağırlığı ve yayının ortamı ve alanı göz önünde bulundurularak, ihlalin tespit edildiği Aydan bir önceki aydaki brüt ticari iletişim gelirinin yüzde birinden üçüne kadar idari para cezası verilir” hükmü uyarınca kuruluş hakkında idari para cezası uygulanması gerektiği kanaatine varılmıştır.
Bu itibarla; aynı yayınla, birden fazla yayın ilkesi ihlali olduğundan ve her iki ihlalinde idari para cezası yaptırımını gerektirdiğinden, 5326 sayılı Kabahatler Kanunu’nun 15’inci maddesinin birinci fıkrası hükmü gereğince, bahse konu ihlallerden en ağır (tek) cezanın verilmesi öngörüldüğünden,
İhlalin tespit edildiği tarihi itibariyle kuruluşun Nisan 2016 ayına ait ticari iletişim gelir beyanının 122.870,29 Türk Lirası olduğu değerlendirilerek, televizyon kuruluşları için idari para cezası 10.000 (onbin) (2016 yılı için yeniden değerleme oranına göre belirlenen 14.359 (ondörtbinüçyüzellidokuz) Türk Lirasından az olamayacağından 14.359 TL. idari para cezası uygulanmasına,
Ayrıca, 1262 sayılı İspençiyari ve Tıbbi Müstahzarlar Kanunu’nun 2/1/2014-6514/32 maddesi ile değişik 19’uncu maddesinin birinci fıkrasındaki; "...Müstahzar olmamakla beraber hastalıkları teşhis ve tedavi ettiği beyanı ile herhangi bir ürünün satışını, pazarlamasını veya reklamını yapanlar bir yıldan beş yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. Ayrıca bunların tanıtım veya satışlarının internet veya başkaca herhangi bir elektronik ortam üzerinden yapılması hâlinde 18’inci maddenin üçüncü fıkrası uygulanır." hükmüne göre takdir ve ifası için ilgililer hakkında işlem yapılması talebiyle dosyanın Sağlık Bakanlığı'na gönderilmesine,
Oy birliği ile karar verildi.