İzleme ve Değerlendirme Dairesi Başkanlığı’nın 07.06.2016/522 tarih/sayılı yazısının incelenmesi sonucunda, NTV logosuyla yayın yapan NTV Radyo ve Televizyon Yayıncılığı A.Ş. unvanlı kuruluş hakkında alınan “(…) 6112 sayılı Kanun’un sekizinci madde birinci fıkra (m) bendi hükmünün ihlal edildiği” yönündeki oyçokluğu kararına karşıoy kullandım.
Cumhuriyet Halk Partisi Grup Toplantısının canlı yayınına ilişkin uzman raporunda salondan atılan sloganların argo hatta küfür kapsamında ifadeler içerdiği gerekçesiyle ihlal olduğu değerlendirmesi yapıldığı anlaşılmaktadır.
Bu konuda birkaç dikkati çeken birkaç hususun önemli olduğu görüşündeyim;
-Öncelikle bu toplantıyı canlı olarak yayınlayan çok sayıda kuruluş hakkında rapor hazırlandığı, bu raporların hepsinde atılan sloganın farklı yer aldığı, dolayısıyla, kalabalığın attığı sloganda ‘itler’ mi, ‘piçler’ mi ve ‘durduramaz bizleri’ mi, yoksa ‘yıldıramaz bizleri’ mi ifadelerinin kullanıldığının net olmadığı, ne olduğu anlaşılmayan bir ifadeyle ilgili ihlal kararı almanın da hata olacağı,
-Yapılan canlı yayının ana konusunun atılan sloganlar değil ana muhalefet partisi genel başkanı Sn. Kemal Kılıçdaroğlu’nun konuşması olduğu, bahse konu ifadelerin konuşmacının ve yayını yapan kuruluşun bilgisi ve kontrolü dışında, arka planda yer alarak yayına girdiği, dolayısıyla canlı yayında engelleme olanağı bulunmadığı,
-Daha önce bazı idari mahkeme kararlarında da belirtildiği üzere canlı yayınlarda sansür ya da kesinti yoluna başvurmanın olayın atmosferini ve tam olarak izleyiciye aktarılmasını zorlaştıracağı,
-Teknik olarak canlı yayınları birkaç saniyelik geciktirme ile ekrana taşımak mümkün olsa bile, kuruluşların böyle bir önlemi ancak gönüllü olarak kullanmayı seçebilecekleri, ancak bunun zorunlu tutulamayacağı ve canlı yayını geciktirmediği için ihlal olduğu kararının alınamayacağı düşüncesindeyim.
Bunun yanı sıra, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin çeşitli kararlarındaki ‘politikacıların diğer kişilere göre eleştiriye daha açık ve hoşgörülü olmaları gerektiği, eleştiriler sert, kırıcı hatta kaba olsa bile toplumu yönetme, etkileme ve yönlendirme gücü bulunan siyasetçilerin bu güç oranında eleştiriye açık olma ve katlanma zorunluluklarının bulunduğu’ vurgusunun dikkate alınması gerektiği kanaatindeyim. (Ör. Lingens ve Castels kararları)
Bu nedenle yayında ihlal olmadığı inancında olduğumdan kararda karşıoy kullandım.