“İsmail Küçükkaya İle Çalar Saat”
İnceleme ve Değerlendirme : İzleme ve Değerlendirme Dairesi Başkanlığı’nın 01.02.2016 tarihli ve 106 sayılı yazısı ve eklerinin incelenmesi sonucunda;
Bahse konu yayına ilişkin Uzman Raporunda;
“Huzur Radyo ve Televizyon A.Ş. unvanlı ve FOX logolu medya hizmet sağlayıcı kuruluşta hafta içi her gün sunuculuğunu İsmail KÜÇÜKKAYA'nın yaptığı,"İsmail Küçükkaya ile Çalar Saat"isimli bir haber programı yayınlanmaktadır.
Programın 06/01/2016 tarihinde saat 09:09'da yayımlanan bölümün ilk kısmında son günlerde yaşanan terör saldırıları neticesinde şehit olan güvenlik güçlerinin cenaze törenleri haberleştirilmiştir. Şehit cenazelerinin haber değeri olduğu kabul edilmekle birlikte ancak adı geçen kısımda şehit güvenlik güçlerinin babalarını kaybetmelerinin verdiği derin hüzün, akan gözyaşları, anneleri ağlarken onların gözünün içine bakmalarını içeren görüntüler de haberde yer almıştır. Ekli klipte görüleceği üzere, sunucu habere girmeden önce, ağlayan veya üzüntülü şehit çocuklarının yer aldığı bir dijital gazete sayfası hazırladıklarını belirtmiştir. Daha sonra şu cümleleri seslendirmektedir: "Nasıl ki mülteci çocuklar bizim, doğuda okuyamayan çocuklar bizim, şehit çocukları da bizim. Hepsi bizim. Derdimiz çocuklarımız yaşasın. Şöyle bakın çocuklarımız. Şöyle. Ben şimdi az konuşacağım. Şöyle bir bakacaksınız. Dün hatırlattım. Bugün de bir başka gazete manşetiyle hatırlamanızı istiyorum. Kameralarda Mümin ve Yunus kardeşlerim var. Evet şehitlerimizin çocukları ve bir şehidimizin türküsü vardı. Kenan CEYLAN'ın kendi sesinden o çocukları hatırlayalım olur mu?"
Daha sonra Hakkari, Şemdinli ilçesinde şehit olan Astsubay Üstçavuş Kenan CEYLAN'ın bağlama çalarak söylediği "Sen Benden Gittin Gideli" isimli duygusal ve hüzünlü şarkının arka plan sesi olarak yer aldığı,dış sesin müdahalesinin yer almadığı haber ekrana gelmiştir. Haberde alt bantta"Şehit Kenan Ceylan'ın Sesinden-Eymen, Doğan, Zehra ve Diğerleri..." yazısı yer almaktadır. Haberin içerisinde şehit olan babalarının cenaze törenlerinde omuzlarda giden tabutlara üzüntülü gözlerle bakarak ağlayan çocuklar, ağlayan annelerini dikkatle izleyen yaşça daha küçük çocukların görünütleri yer almaktadır. 6 farklı şehit çocuğunun acılı anları duygusal bir müzik eşliğinde verilmiştir.
Medya, demokratik rejimlerde kamuoyu oluşumunda çok önemli bir role sahiptir. Çünkü, demokrasinin en temel önceliği, halkın ve vatandaşın haber alma özgürlüğüdür. Bunun için medya, liberal demokrasilerde yasama, yürütme ve yargı erklerinin yanında dördüncü bir güç olarak yer alır ve diğer üç erke karşı halkın sesi olarak önemli birer işlev görürler. Bilindiği üzere medya araçlarından birisi olan televizyonun haber vermek-bilgilendirmek faaliyeti önemli bir işlev olarak bilinmektedir. Etkisinin tüm kitlelere ulaşabilmesi açısından bakıldığında haber verme işlevinin önemi bir kez daha karşımıza çıkmaktadır.
Haberler, sosyal, ekonomik, siyasi vb. farklı konuları işleyen içeriklerdir. Bununla birlikte savaş, terör, doğal afet gibi kriz anları diye nitelendirilebilen olaylar da haberlerin konusudur. Özellikle ülkemizde bu olaylar kadar, bu olayların vuku bulmasından sonra olaydan etkilenen kesimler veya kşiler de medya tarafından sıkça haber konusu yapılabilmektedir. Ancak bu yayınlar yapılırken zaman zaman medya hizmet sağlayıcıların kamu güvenliği, kamu yararı, gibi konulara gereken özeni göstermedikleri özellikle de terör haberlerine ilişkin yayınlarında adeta terörün amaçlarına hizmet eder şekilde bir yayıncılık örneği sergiledikleri görülmektedir.
Yayıncılığın aynı zamanda kamusal bir sorumluluk görevi olduğu düşünüldüğünde yayınların belirlenen ilkeler çerçevesinde yürütülmesi bir zorunluluktur. Yukarıda ifade edilen özellikle terör haberlerinin verilmesinde kullanılan uslup kullanılan ifadelerin adeta terörün istediği bir şey gibi yani terörü güçlü, terörle mücadele eden güvenlik güçlerini ve de yakınlarını da güçsüz, zayıf, çaresiz göstermek gibi bir duruma yol açtığı açıktır. Bu tür haberler verilirken, farkında olunmadan teröristlerin korkutucu, yıldırıcı yönleri adeta açığa çıkarılmakta, bilinmeden terörün amaçlarına hizmet edilmektedir. Bu tür haberlerin verilmesinde yukarıda da görülebileceği üzere defalarca aynı görüntülere yer verilmesi, sık sık tekrarlara yer verilmesi, şehitlerin yakınalarının üzüntülü durumlarına yer verilmesi de aynı durumla izah edilmektedir.
Amacı kamuoyunu korkutmak olan terör, bu korkunun mümkün mertebe çok büyük kesimlere ulaşmasını arzu etmektedir. Terör, medyaya eylemlerini duyurması için özlelikle ihtiyaç duyar, medya açısından terör eylemleri birer haber olsa da terör grupları açısından farklı amaçları vardır. İngiltere eski Başbakanı Margaret Thatcher'in "medya terörün oksijenidir" tezi, terör ve medya ilişkisinin bu yönüne ilişkindir. (Yayın Kuruluşlarının Haber Bültenleri İçerik Analizi, Ocak 2010 )
Ülkemizde geçmiş dönemlerde birçok defa menfur terör saldırıları meydana gelmiştir. Hatırlanacağı üzere Tokat Reşadiye saldırısı da bunlardan birisidir. RTÜK Uzmanları tarafından bu saldırı sonrası cenaze törenlerinde yaşananlar, ağlayan anneler, babalar, bayılan şehit yakınlarının, yetim kalan çocuklarının, öfkeli ve tepkili kalabalıkların ve şehit ailelerinin evlatlarının tabutlarına sarılarak feryat etmelerine yönelik görüntülerin tekrarlanarak verilmesi üzerine yapılan çalışmalarda bu görüntülerin verilmemesi gerektiği, bu görüntülerin teröre hizmet ettiği özellikle vurgulanmış ve bu hususlar medya hizmet sağlayıcı kuruluşlara bildirilmiş olmasına rağmen gerekli hassasiyetlerin hala gösterilmediği yukarıda yaşanan örnekte açıkça ortaya konulmaktadır.
Medyanın toplumsal çıkarların ön planda tutulması gereken kriz zamanlarında veya bu kriz anlarını müteakiben bu olaylardan zarar gören kişilere yönelik yapılan yayınların hem bu mağdur kişilere zarar vermemesi hem de terör örneğinde olduğu gibi terörün amaçlarına hizmet etmemesi için medyada karar alıcı durumda bulunanlardan haberi aktaran muhabire kadar herkesin gerekli özen ve dikkati göstermesi birer zorunluluktur.
Sonuç olarak; HUZUR RADYO VE TELEVİZYON A.Ş.unvanlı ve FOX logolu medya hizmet sağlayıcı kuruluşun bu yayını ile 6112 sayılı Radyo ve Televizyonların Kuruluş ve Yayın Hizmetleri Hakkında Kanunun"Yayın Hizmeti İlkeleri"başlıklı 8. maddesinin 1. fıkrasının (d) bendinde yer alan "...Terör eylemini, faillerini ve mağdurlarını terörün amaçlarına hizmet eder şekilde sunamaz" hükmü ile (ı) bendinde yer alan"... haberin verilişinde abartılı ses ve görüntüye, doğal sesin dışında efekt ve müziğe yer verilemez..."hükümlerini ihlal ettiği düşünülmektedir.”
Şeklindeki değerlendirmelere yer verilmiş olduğu,
Rapora konu yayın ile 6112 sayılı Kanunun 8 inci maddesinin birinci fıkrasının (d) ve (ı) bentlerinin ihlal edildiği kanaatinin Daire Başkanlığınca belirtildiği,
Konu hakkında karar alınmasını teminen yazının Üst Kurula havale edildiği, anlaşılmaktadır.
Gerekçe :Konunun; İzleme ve Değerlendirme Dairesi Başkanlığı’nın yazısı, eki belgeler ve ilgili mevzuat kapsamında Üst Kurulumuzca yapılan değerlendirmesi neticesinde;
Her ne kadar İzleme ve Değerlendirme Dairesi Başkanlığı tarafından söz konusu yayında 6112 sayılı Kanun’un 8 inci maddesinin birinci fıkrasının (d) bendinin de ihlal edildiği belirtilmiş ise de, bilindiği üzere AİHM içtihat ve ilkelerinde; görsel-işitsel medyanın “bekçi köpeği” ( public watchdog ) olma rolüne değinilerek, medyanın amaçsal rolü ve kamusal yönüne oldukça büyük önem atfedilmiştir. Bu doğrultuda, medyanın haber yayma görevine ek olarak halkın haber alma hakkı da önem kazanmakta olup, gerek 6112 sayılı Kanun’un 1 inci maddesinde gerekse Anayasa’nın 28 inci maddesi ile güvence altına alınmıştır. Yayın içeriğinde yer alan görüntü ve ifadelerin ise terörün amacına hizmet etme kastının bulunmadığı, ülke gündemini meşgul eden olaylarla ilgili olarak bilgilendirme mahiyetinde ve haber olarak izleyicilere aktarıldığı, söz konusu durumun uluslararası metinlerle de güvence altına alındığı ve bu nedenle 6112 sayılı Kanun’un 8 inci maddesinin birinci fıkrasının (d) bendinin ihlal edilmediği değerlendirilmektedir.
1-Bahse konu yayınının 6112 sayılı Kanun’un 8 inci maddesinin birinci fıkrasının (d) bendinde geçen”...Terör eylemini, faillerini ve mağdurlarını terörün amaçlarına hizmet eder şekilde sunamaz.” hükmünün ihlali yönünden değerlendirilmesi neticesinde herhangi bir İDARİ YAPTIRIM UYGULANMASINA YER OLMADIĞINA Üst Kurul Başkanı İlhan YERLİKAYA ve Üst Kurul Üyeleri Hamit ERSOY ve Taha YÜCEL’in karşı oyları ve oy çokluğu ile karar verildi.
2- Mezkur yayının, 6112 sayılı Kanunun 8 inci maddesinin birinci fıkrasının (ı) bendinde geçen “ ... haberin verilişinde abartılı ses ve görüntüye, doğal sesin dışında efekt ve müziğe yer verilemez...” hükmünün ihlali yönünden değerlendirilmesi neticesinde; Üst Kurul Başkanı İlhan YERLİKAYA ile Üst Kurul Üyeleri Hamit ERSOY,Taha YÜCEL ve Nurullah ÖZTÜRK ihlal olduğu; Üst Kurul Üyeleri İsmet DEMİRDÖĞEN, Süleyman DEMİRKAN, Arif FIRTINA ve Ersin ÖNGEL ise ihlal olmadığı; yönünde oy kullandıkları için karar nisabına ulaşılamadığından,Radyo ve Televizyon Üst Kurulunun Çalışma Usul ve Esasları Hakkında Yönetmeliğin 8 inci maddesinin birinci fıkrasındaki; “Oyların eşitliği veya karar nisabına ulaşılamaması nedenleriyle karar alınamayan konular, bir sonraki toplantı gündemine taşınır.” hükmü uyarınca, konu bir sonraki gündeme taşınmıştır.