İnceleme ve Değerlendirme : İzleme ve Değerlendirme Dairesi Başkanlığı’nın 08.02.2016 tarihli ve 126 sayılı yazısı ve eklerinin incelenmesi sonucunda;
Bahse konu yayına ilişkin Uzman Raporunda;
“İLGİ: Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu'nun 13.02.2013 tarih ve 18816847 sayılı yazısı.
HM logosuyla yayın yapmakta olan KAFUL RADYO VE TELEVİZYON İLETİŞİM REKLAM YAYINCILIK A.Ş. adlı medya hizmet sağlayıcı kuruluşta Dr. Ömer COŞKUN olarak bilinen kişinin bitkisel ürünlerinin tanıtımı yapılmaktadır.
Söz konusu medya hizmet sağlayıcı kuruluşta 06.01.2016 tarihinde, saat 10:54:15'de Akciğer Destek Seti isimli ürünün tanıtımı ve pazarlaması yapılmıştır (Klip:Akciğer Destek Seti).
Tanıtım ekran getirilen, üstte 'Akciğerlerinize nefes alma özgürlüğü' yazısının altında solda "Akciğer kompostosundan önce. Sigara, hava kirliliği ve diğer çevresel etmenlerle kirlenmiş hasta ciğer" yazısı, sağda "Akciğer kompostosundan sonra. 72 gün Akciğer kompostosu kullandıktan sonra temizlenmiş sağlıklı ciğer." görüntüsünden sonra arka sesin, "Akciğer Destek Seti Doktor Ömer COŞKUN güvencesiyle mevsiminde toplanmış yüzde yüz doğal bitkilerden oluşan, hiçbir katkı maddesi içermeyen ve tıbbi ilaçlarla asla etkileşimi olmayan bitkisel gıda takviyesidir." şeklindeki anonsu ile başlamıştır.
Tanıtım yayınının bir bölümünde ürünü kullanan kişilerin ürün hakkındaki düşüncelerinin yer aldığı kısa röportajlar ekrana getirilmiştir.
Kullanıcı 1 : En son Ömer beyin ürünlerinden kullandım. Çok Şükür rahatım.
Kullanıcı 2 : Akciğerlerimde problem vardı. Bir ay kullandım. Çok çok iyiyim.
Kullanıcı 3 : Şifalı bitkileri kullandıktan sonra rahatladım.
Yukarıdaki deşifre metninden de anlaşılacağı üzere ürünü kullanan kişiler, ürünü kullandıktan sonra iyileştiklerini iddia etmektedirler. Söz konusu kişilerin gerçekten ürünü kullanıp kullanmadıkları, eğer kullanmış iseler iddia ettikleri gibi bir iyileşmenin sağlandığına dair bir kanıt görülmemektedir. Dolayısıyla tanıtım yayınında yer alan gerek kullanıcı deneyimlerinin, gerekse iddia edilen tezlerin bilimsel kanıttan yoksun olduğu düşünülmektedir.
Gıda kapsamında değerlendirilerek izin verilen ürünlerin, 5996 sayılı kanuna dayanılarak hazırlanan ve 29.12.2011 tarih ve 28157 sayılı (3. Mükerrer) Türk Gıda Kodeksi Etiketleme Yönetmeliği'nin 6. Maddesinin 3. fıkrasına göre "... o gıdanın bir hastalığı önleme, tedavi etme veya iyileştirme özelliğine sahip olduğunu bildiren veya böyle özelliklere atıfta bulunan ifadeler yer alamaz..." hükmü dikkate alındığında yayın kuruluşunda yayınlanan reklamın sağlık beyanında bulunarak tanıtıma yer verdiği görülmüştür. Ayrıca söz konusu programda, Sağlık Bakanlığı'nın ilgide kayıtlı yazısında belirtilen hususların göz ardı edildiği görülmüştür.
Söz konusu tanıtımda yer alan ifadelerin, insanların devlete, hastanelere, tıp doktorlarına ve tıbbi tedavi yöntemlerine duydukları güvenin sarsılmasına neden olabileceği, toplum sağlığını olumsuz yönde etkileyebileceği düşünülmektedir. Ayrıca Sağlık Bakanlığı'nın ilgili yazılarından da hareketle, söz konusu tanıtım yayınının toplumun genel sağlığına zarar verebilecek davranışları teşvik ettiği; izleyiciyi yanıltıcı, istismar edici ve izleyicilerin sağlığına, çıkarlarına zarar verici nitelikte olduğu kanaatine ulaşılmıştır.
Sonuç olarak; yukarıda ortaya koyulan argümanlar ve Sağlık Bakanlığı Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu'nun ilgi yazıda ifade etmiş olduğu hususlar bağlamında HM logolu medya hizmet sağlayıcının söz konusu yayını ile; 6112 sayılı Radyo ve Televizyonların Kuruluş ve Yayın Hizmetleri Hakkında Kanunu'nun 9 uncu maddesinin altıncı fıkrasının (c) bendinde yer alan "Yanıltıcı olmamak ve tüketicinin çıkarlarına zarar vermemek" hükmünü ve 1262 sayılı İspençiyari ve Tıbbi Müstahzarlar Kanunu'nun 2/1/2014-6514/32 md. ile değişik 19 uncu maddesinin 1 inci fıkrasında belirtilen; "...Müstahzar olmamakla beraber hastalıkları teşhis ve tedavi ettiği beyanı ile herhangi bir ürünün satışını, pazarlamasını veya reklamını yapanlar bir yıldan beş yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır..." hükmünü ihlal ettiği kanaatine varılmıştır.”
Şeklindeki değerlendirmelere yer verilmiş olduğu,
Söz konusu yayın ile, 6112 sayılı Kanunun 9 uncu maddesinin altıncı fıkrasının (c) bendinin ve 6514 sayılı Kanunun 32 inci maddesinin ihlal edildiği kanaatinin Daire Başkanlığınca belirtildiği,
Konu hakkında karar alınmasını teminen yazının Üst Kurula havale edildiği, anlaşılmaktadır.
Gerekçe :Konunun; İzleme ve Değerlendirme Dairesi Başkanlığı’nın yazısı, eki belgeler ve ilgili mevzuat kapsamında Üst Kurulumuzca yapılan değerlendirmesi neticesinde;
Söz konusu yayına ait deşifre kayıtlarının ve video görüntülerinin tetkiki sonucunda;
“Akciğer Destek Seti” isimli bitkisel bir ürünün tanıtım ve satışına yer verilen ihlale konu yayında, ürünün tedavi edici özelliğinin (endikasyon) ön plana çıkarıldığı anlaşılmıştır.
Sağlık Bakanlığı’nın ilgili yazısında, yayın kuruluşlarında tanıtım ve satışı yapılan gıda takviyelerinin ve bitkisel ilaçların yarardan çok zarar verdiği, bu reklamları yapanların gerçek amacının fayda sağlamaktan ziyade dolandırıcılık olduğu ayrıca hastaları tıbbi tedaviden uzaklaştırdığı açıkça belirtilmiştir.
Diğer yandan, “Endikasyon belirtilen ürünler için Sağlık Bakanlığınca ruhsat düzenlenmesinin gerekmekte olup, Bakanlıktan ruhsatlı/izinli ürünlerin de 1262 sayılı İspençiyari ve Tıbbi Müstahzarla Kanununun 1. maddesinde yer alan, “Tabip reçetesi ile verilmesi meşrut olanlar ancak reçete mukabilinde ve diğerleri reçetesiz olarak, münhasıran eczanelerle ecza ticarethanelerinde satılması zorunludur.” hükmü gereğince de televizyon, radyo aracılığı ile sağlık beyanı belirtilerek ürün satışı ve pazarlamasının uygun olmadığı,
Hususları bir arada değerlendirildiğinde, anılan yayın kuruluşunun rapora konu ürün tanıtımı yayınının izleyiciyi yanıltıcı, istismar edici ve izleyicilerin çıkarlarına zarar verici nitelikte olduğu, bu nedenle Yayın kuruluşunun Yayın Hizmeti Usul ve Esasları Hakkında Yönetmelik'in 9/A maddesinin birinci fıkrasının (d) bendinde yer alan "Herhangi bir ürünün sağlık beyanı ile ilaç gibi algılanmasına sebebiyet verecek ifadeler kullanılamaz…" hükmünün, dolayısıyla 6112 sayılı Kanun'un 9 uncu maddesinin altıncı fıkrasının (c) bendinde yer alan "Yanıltıcı olmamak ve tüketicinin çıkarlarına zarar vermemek." ilkesinin ihlal edildiği sabit görülmüştür.
Anılan kuruluşa 07.04.2013, 04.05.2013 tarihli yayınları nedeniyle evvelce 30.04.2013, 29.05.2013 tarih ve 2013/27, 2013/33 sayılı toplantılarda alınan 32, 55 nolu Üst Kurul Kararıyla 6112 sayılı Kanunun 9 uncu maddesinin 6 ncı fıkrasının (c) bendi uyarınca uyarı yaptırımı uygulandığı Üst Kurul kayıtlarından anlaşılmıştır,
Bu itibarla;
1- Aynı hükmün tekraren ihlali nedeniyle, Kanunun 32 nci maddesinin ikinci fıkrası hükmü uyarınca, anılan Yayın Kuruluşu hakkında “İdari Para Cezası” yaptırımının uygulanması,
2- 18.01.2014 tarihli ve 28886 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 1262 sayılı İspençiyari ve Tıbbi Müstahzarlar Kanunu'nun 19 uncu maddesinin birinci fıkrası gereğince ilgililer hakkında işlem yapılması talebiyle dosyanın Sağlık Bakanlığı'na gönderilmesi,
Gerektiği kanaatine varılmıştır.
Karar : Yapılan görüşmeler sonucunda, ayrıntıları ve gerekçeleri yukarıda izah olunduğu üzere;
1-HMlogosuyla yayın yapan KAFUL RADYO VE TELEVİZYON İLETİŞİM REKLAM YAYINCILIK A.Ş. unvanlı kuruluş hakkında; 6112 sayılı Kanun'un 9 uncu maddesinin altıncı fıkrasının (c) bendindeki; “Yanıltıcı olmamak ve tüketicinin çıkarlarına zarar vermemek.” hükmünü tekraren ihlali nedeniyle, aynı Kanunun 32 nci maddesinin İkinci fıkrası hükmü uyarınca;
a- İhlalin tespit edildiği tarihi itibariyle kuruluşun Aralık 2015 ayına ait ticari iletişim gelir beyanının 10.000,00 Türk Lirası olduğu değerlendirilerek, televizyon kuruluşları için idari para cezası 10.000 ( 2016 yılı için yeniden değerleme oranına göre belirlenen 14.359 (ondörtbinüçyüzellidokuz) Türk Lirasından az olamayacağından 14.359 TL. İDARI PARA CEZASI UYGULANMASINA;
b- İdari para cezasının tebliğ tarihinden itibaren bir ay içerisinde Üst Kurulun T.C. Ziraat Bankası Ankara Kamu Girişimci Şubesi TR98 0001 0025 3300 9999 9951 93 no’lu hesabına “6112 sayılı kanunun 32 nci maddesine göre ödenen para cezasıdır” şerhiyle ödenmesi gerektiği veya 6112 sayılı kanunun 32 inci maddesinin dokuzuncu fıkrası uyarınca tebliğden itibaren en geç onbeş gün içerisinde Ankara İdare Mahkemelerinde dava açılabileceğinin, dava açma süresi içerisinde peşin ödeme yapılması halinde, 5326 sayılı Kanunun 17 nci maddesinin altıncı fıkrası uyarınca cezanın dörtte üçünün tahsil edileceğinin ve taksitlendirme talebinde bulunabileceğinin, peşin ödemenin kanun yoluna müracaat hakkını engellemeyeceğinin, en geç 1 aylık süre içerisinde ödenmeyen idari para cezasının, 21/7/1953 tarihli ve 6183 Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun hükümlerine göre tahsil edilmek üzere Maliye Bakanlığınca belirlenecek tahsil dairesine gönderileceğinin bildirilmesine,
2- 1262 sayılı İspençiyari ve Tıbbi Müstahzarlar Kanunu'nun 2/1/2014-6514/32 md. ile değişik 19 uncu maddesinin birinci fıkrasındaki; "... Müstahzar olmamakla beraber hastalıkları teşhis ve tedavi ettiği beyanı ile herhangi bir ürünün satışını, pazarlamasını veya reklamını yapanlar bir yıldan beş yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. Ayrıca bunların tanıtım veya satışlarının internet veya başkaca herhangi bir elektronik ortam üzerinden yapılması hâlinde 18 inci maddenin üçüncü fıkrası uygulanır." hükmüne göre ilgililer hakkında işlem yapılması talebiyle dosyanın Sağlık Bakanlığı'na gönderilmesine,
Oy birliğiyle, karar verildi.