İzleme ve Değerlendirme Dairesi Başkanlığının 27.12.2016 tarih ve 1227 sayılı yazısına konu, EVİN TV logosuyla yayın yapan medya hizmet sağlayıcı kuruluşun 06.11.2016 tarihinde, saat 09:46’da yayınladığı reklam yayınına ilişkin uzman raporu ile video görüntülerinin incelenmesi ve değerlendirilmesiyle yapılan görüşmeler sonucunda;
Bahse konu yayına ilişkin uzman raporunda ayrıntıları belirtildiği üzere, 06.11.2016 tarihinde, saat 09:46’da yayınladığı "Ağrı Kremi Çörekotlu Ardıç Yağlı Krem" isimli ürünün ticari iletişim yayınında; "8 Kutu Ağrı Kremi Çörekotlu Ardıç Yağlı Kremi, 49.90 TL + Kargo, Romatizma, Bel Fıtığı, Kireçlenme Baş Ağrısı" yazıları ile sipariş için "0212 925 59 59" "Muhteşem kampanya!!! Bu fırsat kaçmaz 4 adet alan 4 adet bizden hediye toplam 8 kutu Ağrı Kremi sadece 49.90 TL şuanda Türkiye'de. Bütün tıp aleminin bahsettiği Türkiye son zamanlarda en çok satan bitkisel ürünler arasında yer aldığı, %100 para iade garantili ürünümüz Sağlık Bakanlığı onaylıdır. İçerisinde kesinlikle hiç bir kimyasal madde yoktur... Tıp dünyasının çare bulamadığı bu ağrılara Çörek Otlu Ardınç Kremi ile son. Hemen arayın, kesinlikle pişman olmayacağınız muhteşem bir bitkisel karışım..." şeklinde ifadelerle ürünün baş ağrısı, migren ağrısı, sinüzüt ağrısı, eklem ağrısı, boyun ağrısı, boyun fıtığı ağrısı, omuz ağrısı, adale ağrısı, kas ağrısı ve romatizma ağrılarına çare olduğu hususunda sağlık beyanı belirtilmek suretiyle pazarlanmaya çalışıldığı görülmüştür.
Sağlık Bakanlığı Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumunun13.02.2013 tarih ve 18816847 sayılı yazısında; insan sağlığına doğrudan veya dolaylı olarak faydalı olduğunu yahut hastalıklara veya belirtilerine karşı etkili olduğunu, koruduğunu, tedavi ettiğini belirten, ileri süren veya ima eden tüm ifadelerin Sağlık Bakanlığınca sağlık beyanı olarak kabul edildiği belirtilmiş, ayrıca endikasyon belirtilen ürünler için Bakanlıkça ruhsat düzenlenmesi gerekliliği hatırlatılarak, ruhsatlı ürünlerin de münhasıran eczane ve ecza ticarethanelerinde satılması zorunluluğuna değinilmiştir. Diğer yandan, söz konusu ürünlerin televizyon aracılığı ile endikasyon belirtilerek ürün satışı veya pazarlanmasının uygun olmadığı ifade edilmiştir.
Söz konusu yayında; tedavide etkinliği ve emniyeti kanıtlanmamış olan ürünlerin sağlık beyanıyla tanıtım ve satışının yapılmasının izleyicilerin tıbbi tedavi yöntemlerine duydukları güvenin sarsılmasına neden olabileceği ve izleyicileri tıbbi tedaviden uzaklaştırabileceği, dolayısıyla yayının izleyiciyi yanıltıcı, istismar edici ve izleyicilerin sağlığına ve çıkarlarına zarar verici nitelikte olduğu,
Diğer yandan söz konusu ürünün tanıtımında, reklamı sunan kişinin arkasında Kabe resminin yer aldığı, sunan kişinin ise dini kıyafetler içerisinde insanların dini duygularına hitap ederek ilahi eşliğinde sunum yaptığı, bu durumun medya hizmet sağlayıcı kuruluşun, insanların dini inançlarını istismar etmek suretiyle, diğer kuruluşlarla arasındaki ticari rekabeti kendi lehine çevirerek böyle bir ticarete aracılık etmekten imtina eden medya hizmet sağlayıcı kuruluşlar açısından haksız bir rekabetin oluşmasına neden olabileceği kanaatine varılmıştır.
Bunun yanı sıra söz konusu kuruluşun mezkur yayınında reklam kuşaklarının önünde kullanması gereken reklam/tele-alışveriş giriş kapağının kullanılmadığı tespit edilmiştir.
Bu nedenlerle mezkur yayında; 6112 sayılı Kanun'un 8’inci maddesinin birinci fıkrasının (j) bendi ile 9'uncu maddesinin altıncı fıkrasının (c) bendi ve 10'uncu maddesinin birinci fıkrası hükümlerinin ihlal edildiği sabit görülmüştür.
1-) 6112 sayılı Kanun'un 8 inci maddesinin birinci fıkrasının (j) bendinde yer alan "... haksız rekabete yol açan unsurlar içeremez. " hükmünün ihlali nedeniyle,
Kuruluşun, Kanun’un 32’nci maddesinin ikinci fıkrasında yer alan “…8’inci maddenin birinci fıkrasının diğer bentleri ile ikinci ve üçüncü fıkralarında ve bu Kanunun diğer maddelerinde belirlenen ilke, yükümlülük veya yasaklara aykırı yayın yapan medya hizmet sağlayıcıları uyarılır…” hükmü uyarınca UYARILMASINA,
2-) 9 uncu maddesinin altıncı fıkrasının (c) bendinde yer alan "Yanıltıcı olmamak ve tüketicinin çıkarlarına zarar vermemek" ve
10’uncu maddesinin birinci fıkrasında yer alan; "Televizyon ve radyo yayın hizmetlerinde reklamlar ile tele-alışveriş, sesli ve/veya görüntülü bir uyarıyla açıkça fark edilebilecek ve program hizmetinin diğer unsurlarından kolaylıkla ayırt edilebilecek biçimde düzenlenir." hükümlerinin ihlali nedeniyle,
Kuruluşa 16.09.2013, 10.12.2013 tarihli yayınları nedeniyle evvelce 23.10.2013, 26.12.2013 tarih ve 2013/58, 2013/70 sayılı toplantısında alınan 134, 74 no’lu Üst Kurul Kararıyla 6112 sayılı Kanun’un 9’uncu maddesinin 6’ncı fıkrasının (c) bendi ile 19.05.2014 tarihli yayınları nedeniyle evvelce 03.06.2014 tarih ve 2014/33 sayılı toplantısında alınan 43 no’lu Üst Kurul Kararıyla, 6112 sayılı Kanun’un 10’uncu maddesinin birinci fıkrası uyarınca, uyarı yaptırımı uygulandığı tespit edildiğinden aynı hükmün tekraren ihlali nedeniyle, Kanun’un 32’nci maddesinin ikinci fıkrasında yer alan “…ihlalin tekrarı halinde medya hizmet sağlayıcıya ihlalin ağırlığı ve yayının ortamı ve alanı göz önünde bulundurularak, ihlalin tespit edildiği aydan bir önceki aydaki brüt ticari iletişim gelirinin yüzde birinden üçüne kadar idari para cezası verilir” hükmü uyarınca, kuruluş hakkında idari para cezası uygulanması gerektiği,
Bu itibarla; aynı yayınla, birden fazla yayın ilkesi ihlali olduğundan ve her iki ihlalin de idari para cezası yaptırımını gerektirdiğinden, 5326 sayılı Kabahatler Kanunu’nun 15’inci maddesinin birinci fıkrası hükmü gereğince, bahse konu ihlallerden en ağır (tek) cezanın verilmesi öngörüldüğünden,
İhlalin tespit edildiği tarihi itibariyle kuruluşun Ekim 2016 ayına ait ticari iletişim gelir beyanının 9.016,95 Türk Lirası olduğu değerlendirilerek, televizyon kuruluşları için idari para cezası 10.000 (onbin) (2016 yılı için yeniden değerleme oranına göre belirlenen 14.359 (ondörtbinüçyüzellidokuz) Türk Lirasından az olamayacağından 14.359 TL. İDARİ PARA CEZASI UYGULANMASINA,
3-) Ayrıca, 1262 sayılı İspençiyari ve Tıbbi Müstahzarlar Kanununun 2/1/2014-6514/32 maddesi ile değişik 19’uncu maddesinin birinci fıkrasındaki; "...Müstahzar olmamakla beraber hastalıkları teşhis ve tedavi ettiği beyanı ile herhangi bir ürünün satışını, pazarlamasını veya reklamını yapanlar bir yıldan beş yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. Ayrıca bunların tanıtım veya satışlarının internet veya başkaca herhangi bir elektronik ortam üzerinden yapılması hâlinde 18 inci maddenin üçüncü fıkrası uygulanır." hükmüne göre takdir ve ifası için ilgililer hakkında işlem yapılması talebiyle dosyanın Sağlık Bakanlığı'na gönderilmesine,
4-) Reklam Kurulu Yönetmeliğinin 7 nci maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinde belirlenen “Ticari reklam ve haksız ticari uygulamaları, (a) bendinde belirlenen ilkeler çerçevesinde incelemek ve gerektiğinde denetim yapmak” hükmünün uygulanması ve uygun görülmesi halinde 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun “Ceza hükümleri” başlıklı 77 nci maddesinin on ikinci fıkrası hükümleri uyarınca işlem yapılmasını teminen dosyanın Reklam Kurulu’na gönderilmesine,
5-) İhlale konu yayında sipariş hattı numaralarının kullanılması nedeniyle, dosyanın; 5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu’nun “Kurumun görev ve yetkileri” başlıklı 6 ncı maddesinin birinci fıkrasının (c) bendinde yer alan; “Abone, kullanıcı, tüketici ve son kullanıcıların hakları ile kişisel bilgilerin işlenmesi ve gizliliğinin korunmasına ilişkin gerekli düzenlemeleri ve denetlemeleri yapmak.” ve “Tüketicinin ve son kullanıcının korunması” başlıklı 48 inci maddesindeki; “Kurum, elektronik haberleşme hizmetlerinden yararlanan tüketici ve son kullanıcıların, hizmetlere eşit koşullarda erişebilmelerine ve hak ve menfaatlerinin korunmasına yönelik usul ve esasları belirler.” hükümleri kapsamında, değerlendirilmek üzere Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu’na gönderilmesine,
Oy birliği ile karar verildi.