AA Yönetim Kurulu Başkanı ve Genel Müdürü Dr. Hilmi Bengi, RTÜK’ teki Konferansta Kurtuluş Savaşından Günümüze Basını ve Anadolu Ajansını Anlattı
Radyo Televizyon Üst Kurulunun (RTÜK) aylık toplantıları kapsamında, ''Kurtuluş Savaşından Günümüze Basın ve Anadolu Ajansı'' konulu konferans düzenlendi.
Konferansa konuşmacı olarak katılan Anadolu Ajansı (AA) Yönetim Kurulu Başkanı ve Genel Müdürü Dr. Hilmi Bengi, AA'nın önümüzdeki 10 yıllık süreçteki hedefinin, ''dünyanın her yanında örgütlenmiş bir ajans haline gelmek'' olduğunu belirtti.
RTÜK toplantı salonunda gerçekleştirilen konferansı, RTÜK Başkanı Prof. Dr. Davut Dursun ile Üst Kurul Üyeleri Dr. A.Vahap Darendeli, Taha Yücel, Prof. Dr. Korkmaz Alemdar ve Prof. Dr. H. Tahsin Fendoğlu’nun yanı sıra kurum çalışanları da izledi.
Üst Kurul Üyesi Taha Yücel
konferansın açılışında yaptığı konuşmada, AA’nın ciddi bir değişim geçirdiğini, kamera ve interneti de kullanarak görsel-işitsel ağırlıklı çalışmaya başladıklarını kaydetti. Bir toplantı için bulundukları Saraybosna’da AA’nın büro açtığını öğrendiklerini ve oradan açılan pencerenin Türkiye’nin gündeminde yer almasının sevindirici olduğunu kaydetti. Diğer ülkelerde de bu çalışmaların devam edeceğini umduklarını sözlerine ekledi.
Anadolu Ajansı (AA) Yönetim Kurulu Başkanı ve Genel Müdürü Dr. Hilmi Bengi, Cumhuriyet'in 87. yılının kutlanacağını anımsatan Bengi, AA'nın kurtuluş savaşında çok önemli bir görev üstlendiğini vurguladı.
Kurtuluş Savaşı'nın Türk Milletinin şahlanışı, haksızlıklara isyanı olduğunu ifade eden Bengi, ''Bu mücadele, Türk milletinin azmi ile birleşince ortaya büyük bir zafer çıktı. Bu zaferin kazanılmasında Büyük Önder Atatürk'ün dehası, askeri başarısı, öngörüsü, askerlerimizin ve Anadolu halkının desteği çok önemli. Bütün bunların yanında o dönemde yeni oluşmaya başlayan Anadolu basınının desteği de çok önemli. AA'nın milli mücadele döneminde yaptığı haberleri, cephelerden verdiği mesajları moral desteği açısından büyük önem taşımıştır'' diye konuştu.
Bengi, dünyada ilk ajansların kuruluşunun sanayi devrimine dayandığını, ticari amaçlı kurulduğunu ve ağırlıklı olarak ekonomi haberleri ürettiklerini anlatarak, bir süre sonra ise siyasilerin haber ajanslarının gücünü keşfederek bunlarla bağlantı kurduklarını kaydetti.
Bengi, özellikle 1. Dünya Savaşı sırasında devletlerin haber ajanslarını ''propaganda aracı'' olarak gördüklerini ve bu yönde kullandıklarını ifade ederek, Osmanlı'da, 1911'de Osmanlı Telgraf Ajansı'nın kurulduğunu, savaşta mağlubiyetin ardından Türkiye-Havas-Reuter Ajansı adı altında İstanbul'daki işgal devletinin etkisi altında bir yapılanmanın söz konusu olduğunu bildirdi.
Bengi, ''Gördüğünüz gibi ne yazık ki milli bir ajans Osmanlı'da yok. Eğer o zaman milli bir ajans olmuş olsaydı Osmanlı belki de bu makûs talihe uğramamış olabilirdi. Milli iradeden yoksun ajans milli olmuyor'' dedi.
Adıvar ve Nadi'nin ''Anadolu'' adı altında mutabık kaldıkları ajansı, Ankara'da Mustafa Kemal Atatürk'e ilettiklerini, böylece 6 Nisan 1920'de AA'nın temellerinin atıldığını bildirdi.
Atatürk'ün öğrencilik yıllarında dahi çıkardığı okul gazeteleriyle iletişimin öneminin farkında olduğuna işaret eden Bengi, milli mücadele sırasında da Atatürk'ün İrade-i Milliye, Hâkimiyet-i Milliye gazetelerinin kurulmasına öncülük ettiğini bildirdi.
Atatürk'ün bir iletişim dâhisi olduğunu ve o dönemde AA'yı uluslararası seviyeye getirme gayreti içinde olduğunu anlatan Bengi, bir daktilo, basit bir teleks makinesiyle faaliyetlerine başlayan AA'nın büyük gelişmeler kat ettiğini kaydetti.
Atatürk'ün, AA'nın kuruluşuna ilişkin genelgede, İstanbul'un işgal altında olduğunu, Anadolu'daki milli mücadele hareketi ve cephelerden gelen doğru haberin iç ve dış kamuoyuna duyurulabilmesi açısından bir haber ajansının kurulması zorunluluğundan bahsettiğini ve ilkelerini de ''En süratli vasıtalarla, en doğru havadisin iletilmesi'' olarak belirlediğini ifade eden Bengi, ''Doğru haber, hızlı haber, bugün haber ajansları açısından en temel kuraldır'' dedi.
AA'nın bugün dünya çapında faaliyet gösteren ajanslardan hiçbir eksiği olmadığını, birçoğundan ileri seviyede bulunduğunu vurgulayan Bengi, AA’nın çağdaş anlamda habercilik yapan, doğruluk ve hızın yanı sıra, tarafsızlık ilkesini de buna ekleyerek yılmadan, yalpalamadan ayakta duran, uluslar arası ajanslarla rekabet edecek bir kurum olduğunu sözlerine ekledi. Bengi, “Kurumumla gurur duyuyorum. Bu yıl 90. yılını kutladığımız AA'nın kökleri çok sağlam, adeta bir çınar gibi... Bu birikim ve tecrübe AA’yı dünya ajanslarıyla rekabet edebilecek, özgüveni sağlam, itibarı ve güvenilirliği yüksek kimliğine büründürmüştür.'' diye konuştu.
AA'nın, Asya Pasifik, Avrupa, Akdeniz Haber Ajansları Birliği gibi geniş yelpazeli bölgesel birliklere üye olduğunun altını çizen Bengi, 1. Dünya Haber Ajansları toplantısının yapılmasına öncülük ettiklerini, bu toplantıların da halen sürdüğünü bildirdi.
24-27 Kasım tarihleri arasında İstanbul'da Asya Pasifik Haber Ajansları Birliği'nin toplantısına ev sahipliği yapacaklarını ifade eden Bengi, birliğin genel kurulunun İstanbul'da düzenleneceğini, AA'nın da 3 yıllık süreyle dönem başkanlığını üstleneceğini kaydetti.
Anadolu Ajansı'nın yazılı haber servisine 2004'te görüntülü haberler servisini eklediklerini anımsatan Bengi, bu servisin kısa zamanda büyük gelişim kat ettiğini söyledi.
Günümüzde teknolojiyi kullanmayan bir ajansın yaşamasının mümkün olmadığına dikkati çeken Bengi, ''Günümüzde görsel ağırlıklı materyaller yükselişte. Bugün AA, yazılı, fotoğraf, görüntü açısından, tüm medyaya yayın yapar hale geldi. AA'nın önümüzdeki 10 yıllık süreçteki hedefi, dünyanın her yanında örgütlenmiş, her yanından haber toplayan ve dünyanın her yanından edindiği abonelerine haber iletebilen bir ajans olmak'' dedi.
Bengi, AA'nın Kalite Yönetim Sistemi'ne geçtiğini de anımsatarak, AA'nın Türkiye'de bu konuda belge alan ilk basın kuruluşu olduğunu bildirdi.
Konuşmasının ardından soruları da yanıtlayan Bengi, RTÜK Başkanı Prof. Dr. Davut Dursun'un AA'nın devletten aldığı desteğin devam edip etmeyeceği yönündeki bir sorusu üzerine, ajansların bugün ekonomik sıkıntılar nedeniyle güçlükle ayakta kalabildiğini, bu noktada devlet desteğinin de kaçınılmaz hale geldiğini söyledi.
Bengi, devlet kurumlarının AA'nın yayımlarını satın alarak destek sağladıklarını anımsatarak, bu desteğe rağmen görev yaptığı süre içerisinde hiç bir haberde telkin ve tavsiye almadıklarını kaydetti.
Bengi, konuşması sırasında bir süre önce RTÜK üyeliğine seçilen Prof. Dr. Korkmaz Alemdar'ı da tebrik etti. Alemdar da konuşma sonunda aldığı sözle Bengi'nin kurumuna çok hâkim olduğunu belirterek, ''Bulunduğu kuruma bu kadar hâkim bir genel müdürü dinlemekten büyük mutluluk duydum. Acaba AFP'nin Genel Müdürü kurumu hakkında bu kadar bilgiye sahip midir, merak ediyorum?'' dedi.
RTÜK Üyesi Taha Yücel de, AA'nın, Bengi ile büyük bir gelişim ve değişim geçirdiğini, medyanın, özellikle televizyonların ve internetin geleceğinin tartışıldığı bu günlerde AA’nın içerik ürettiği için doğru yolda olduğunu ve bunu görmekten büyük memnuniyet duyduklarını ifade etti. (28.10.2010)
Radyo ve Televizyon Üst Kurulunu aşağıdaki sosyal medya hesaplarından takip edebilirsiniz.



