ÇOCUK DOSTU YAYINCILIK ÇALIŞTAYI
Çocuk Dostu Yayıncılık Çalıştayı, Radyo ve Televizyon Üst Kurulu tarafından 11 Ocak 2022 tarihinde uzman medya profesyonelleri, akademisyenler, meslek birlikleri ve medya temsilcilerinin katkılarıyla Ankara’da düzenlenmiştir. Söz konusu çalıştay; Avrupa Birliği (AB) temelli Güçlü UCİM, Güçlü Çocuklar projesi kapsamında gerçekleştirilmiştir. Medya hizmet sağlayıcı kuruluşlarda kamusal sorumluluk anlayışı çerçevesinde duyarlılığın artırılması, çocuk ihmali ve istismarına yol açabilecek yayınların önlenmesi ve çocukların medyadaki temsilinin iyileştirilmesi çalıştayda ele alınan temel konulardandır.
Çocuk ihmal ve istismarı konusunda hassasiyetin en üst seviyede tutulması ve bu hassasiyet doğrultusunda paydaşlarla birlikte hareket edilerek çocukların korunmasına yönelik farkındalığın artırılması öncelikli amaç olarak belirlenmiştir. Medyada yer alan istismar vakalarının sunum tarzının bile çocukların bilişsel ve duygusal gelişimlerine olumsuz etki edebileceği; toplumda vücut bulma ihtimali olan sapkın davranışları tetikleyebileceği göz önüne alınarak, yayıncıların gerek istismar gerekse şiddet konusunda yüksek farkındalık ve hassasiyet geliştirmesinin gereği vurgulanmıştır.
Çocuk ihmal ve istismarı konusunda hassasiyetin en üst seviyede tutulması ve bu hassasiyet doğrultusunda paydaşlarla birlikte hareket edilerek çocukların korunmasına yönelik farkındalığın artırılması öncelikli amaç olarak belirlenmiştir. Medyada yer alan istismar vakalarının sunum tarzının bile çocukların bilişsel ve duygusal gelişimlerine olumsuz etki edebileceği; toplumda vücut bulma ihtimali olan sapkın davranışları tetikleyebileceği göz önüne alınarak, yayıncıların gerek istismar gerekse şiddet konusunda yüksek farkındalık ve hassasiyet geliştirmesinin gereği vurgulanmıştır.
Şiddetin bir sarmal halinde toplumun kılcal damarlarına yayılması, kendisini “ailede şiddet, çocuğa yönelik şiddet, okulda şiddet, şiddetin getirdiği istismar vakaları, sosyal alanda istismar vakaları” alt başlıklarıyla göstermektedir. Çocuk istismarı ve ihmalini konu alan yayınlara uzun süreli ve yoğun biçimde maruz kalınmasının toplumda duyarsızlaşmaya ve normalleştirmeye yol açabileceği unutulmamalıdır. Her türlü şiddet ve istismar olayının sosyal yaşamda karşılık bulmasını önlemek, toplumsal hassasiyetin ve duyarlılığın artırılması ile mümkündür.
Medyanın kamusal etki alanı ve gücü göz önüne alındığında, söz konusu hassasiyetin ve duyarlılığın artırılmasında medya güçlü bir paydaş olarak karşımıza çıkmaktadır. Medyanın yanı sıra, aynı hassasiyet ve duyarlılık çerçevesinde STK’lar ile kamu kurum ve kuruluşlarının da sorumluluğu haizdir. Bu itibarla ilgili çalıştay neticesinde "Çocuk Dostu Yayıncılık İlkeleri Rehberi" belirlenmiştir. Birleşmiş Milletler Çocuk Haklarına Dair Sözleşme ve Türkiye Cumhuriyeti Anayasası temel alınarak oluşturulan rehber ile çocuğun üstün yararı gözetilerek, çocuk haklarına duyarlı, çocuğun iyicil temsilini sağlayan ve çocuk dostu olarak nitelendirilebilecek bir medya ortamının sağlanması hedeflenmiştir.
Çalıştay kapsamda oluşturulan Çocuk Dostu Yayıncılık İlkeleri aşağıda maddeler halinde sunulmuştur:
1. Çocuğa yönelik ihmal ve istismar ile ilgili içeriklerden oluşan haber ve programların sunumunun çocukların bilişsel ve duygusal gelişimlerine olumsuz etki edeceğinin unutulmaması, içeriklerin bu hassasiyet göz önünde bulundurularak hazırlanması,
2. Çocuk istismarı ve ihmaline yönelik yayınların uzun süreli ve yoğun biçimde verilmesinin duyarsızlaşma ve normalleştirme oluşturabileceğinin unutulmaması,
3. İstismar olayının yaratacağı her türlü fiziksel, psikolojik vb. etkilere değinerek olayın ciddiyetini kesin olarak aktaran bir dil tercih edilmesi,
4. Çocuğa yönelik ihmal ve istismara ilişkin haber içeriklerinde çocuk gelişim uzmanı, konuya yönelik çalışmaları bulunan sosyal hizmet uzmanı, psikolog, psikolojik danışman veya avukat gibi alanında uzman kişilerin konuya ilişkin görüşlerinin alınması, hedef kitlenin farkındalığının artırılmaya çalışılması ve önleyici-koruyucu tedbirlerin neler olabileceğinin tartışılması,
5. Medya içeriklerinde çocukların yalnızca ihmal ve istismar haberleriyle değil; eğitim, sanat, kültür, spor gibi alanlardaki başarılarıyla gündeme getirilmesi,
6. İstismara maruz kalan çocukların mahvolmuş olduğu imasının yapılmaması, istismara uğramış olmanın ömür boyu taşınacak bir etiket olmadığının belirtilmesi,
7. Kişisel verilerin korunması kapsamında; haberlerde ve gündüz kuşağı programlarında yer alan olay örgülerinde çocuk haklarının ihlal edilmemesi,
8. Sansasyonel, çarpıcı görüntü ve seslere yer verilmemesi, olayların magazinsel hâle getirilmeden sunulması,
9. Çocukların bedensel söz hakları göz önünde bulundurularak bilhassa bebeklerin ve çocukların, bir sempati unsuru olarak dahi olsa bedenlerinin teşhir edilmemesi, çocukların yetişkin gibi temsil edilmemesi.
10. İstismar suçlarının karşılığında verilen ceza örneklerine değinilerek ve fikri takip ilkesi gözetilerek cezai müeyyide neticesinin kamuoyu ile paylaşılması yoluyla caydırıcılık algısının arttırılması.