Gıda takviyelerinin ticari iletişimi kurumlar arası toplantıda ele alındı
Gıda takviyelerinin sağlık beyanı içeren ticari iletişimiyle ilgili sorunların ve çözüm önerilerinin görüşülmesi amacıyla, Radyo ve Televizyon Üst Kurulunun ev sahipliğinde, ilgili kurum ve kuruluşların katıldığı üst düzey bir çalışma toplantısı gerçekleştirildi.
Üst Kurul Başkan Vekili Prof. Dr. Hasan Tahsin Fendoğlu’nun başkanlığındaki kurumlararası toplantıya, Sağlık Bakanlığı İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu, Türkiye Halk Sağlığı Kurumu, Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı, Gümrük ve Ticaret Bakanlığı Reklam Kurulu, Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu, İçişleri Bakanlığı, Maliye Bakanlığı Vergi Denetim Kurulu Başkanlığı ve Mali Suçları Araştırma Kurulu Başkanlığı, Ekonomi Bakanlığı Ürün Güvenliği ve Denetimi Genel Müdürlüğü yöneticileri ile Üst Kurul Üyeleri Nurullah Öztürk ve Dr. Hamit Ersoy katıldı.
RTÜK Başkan Vekili Fendoğlu, toplantının açılışında yaptığı konuşmada, toplantının, 8 Mart 2013 ve 1 Nisan 2013 tarihlerinde yapılan toplantılardan sonraki üçüncü toplantı olma özelliğini taşıdığını belirtti. Daha önce yapılan iki toplantıya RTÜK, Sağlık Bakanlığı, Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı, Gümrük ve Ticaret Bakanlığı, Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumunun (BTK) katıldığını söyleyen Fendoğlu, bugünkü toplantıya ise bu beş paydaşın yanında, üç yeni paydaşın; İçişleri Bakanlığı, Maliye Bakanlığı ve Ekonomi Bakanlığının iştirak ettiğini vurguladı. Kurum temsilcilerine katılımları için teşekkür eden Fendoğlu, gıda takviyelerinin kitle iletişim araçlarında ilaç gibi tanıtılmasının önemine ve sakıncalarına değindi. “Gıda takviyesi” adı altında satışa sunulan ürünlerin kanser, diyabet, kalp-damar hastalıkları, solunum yolları hastalıkları, hipertansiyon, kolesterol, kadın hastalıkları, zayıflama-kilo alma, cinsel performans arttırma, sigara bıraktırma, cilt hastalıkları gibi birçok hastalığı tedavi ettikleri iddiasıyla, ilaç gibi tüketiciyi yanıltıcı şekilde tanıtımlarının yapıldığına dikkat çeken Fendoğlu, “İlgili Bakanlıktan gıda takviyesi olarak alınan izin, daha sonra ‘Her derde derman’ olarak tanıtılabilmekte, reklam edilmektedir. Pek çok hastalığa karşı tedavi edici etkisinden bahsedilip tüketiciyi aldatabilen, yanıltabilen veya onun tecrübe ve bilgi noksanlıklarını istismar edebilecek şekilde tanıtım ve satışı yapılabilen bu ürünlerin %100 bitkisel ve doğal olduğu belirtilerek vatandaşlar kandırılmaktadır” diye konuştu.
Halkın bu tanıtımlara ne kadar inandığı yönünde bir anket yapıldığını belirten Fendoğlu, "Halkımızın gıda takviyeleri konusunda % 40 oranında televizyonlara inandığı, yüzde 35.6 internete inandığı, yüzde 27 oranında da gazetelere inandığı ortaya çıkmaktadır" dedi.
Konuyla ilgili olarak RTÜK’ün son 2,5 yıl içerisinde radyo ve televizyonlar hakkında, gıda takviyelerini ilaç gibi tanıttıkları, gizli reklam yaptıkları veya tüketiciyi yanılttıkları gerekçesiyle 2000’e yakın müeyyide kararı verdiğini söyleyen Fendoğlu, RTÜK müeyyidelerinin yüzde 77’sinin gıda takviyelerinin yanıltıcı ve gizli reklamlarına ilişkin olduğunu ifade etti. Fendoğlu, “RTÜK, televizyon ekranlarını yabani ot, pıtrak gibi saran, halkı yanıltıcı bitkisel ürün reklamlarına karşı adeta yoğun bir zirai mücadele yürütmektedir” diye konuştu. Gıda takviyesi ve sağlık beyanınnı, sağlık boyutunun yanı sıra reklam, tanıtım, denetim, hukuk ve ekonomi boyutu da olduğunu anlatan Fendoğlu, yılda 100 milyon doların üzerinde bir ticaret hacminin bulunduğunu, kayıt dışılık iddialarının araştırılması gerektiğini ifade etti.
Yurtdışından uydu yayını ile gıda takviyelerinin tanıtımlarını yapan kanallar hakkında da, 6112 Sayılı Kanunun 29/3 maddesinde ve Avrupa Sınır Ötesi Televizyon Sözleşmesinde yer alan ilkelere aykırı yayın yapmaları nedeniyle işlem yapıldığını kaydeden Fendoğlu şöyle konuştu:“Gıda takviyeleri ve bitkisel tedavi, Lokman Hekim’den önce de sonra da vardır; bu konuda herhangi bir sorun yoktur. Ancak yasadışı olanı, gıda takviyesinin ilaç gibi sunulmasıdır. Yedi paydaşımızı da ilgilendiren bu konuda kendileriyle işbirliği ve koordine içerisinde olmamız gerekmektedir. Konunun kurumlar arası işbirliğiyle çözülebileceğine inanıyoruz.
Bu toplantıda yapılacak görüşmeler ve sağlanacak mutabakat çerçevesinde; uygulamadaki eksiklikler belirlenebilir, kurumların daha fazla yetki kullanmaları söz konusu olabilir, kurumlar arası işbirliği artırılabilir, sürekli bir işbirliği ve ortak çalışma grubuna ihtiyaç duyulabilir ve mevzuat değişikliği düşünülebilir.
Toplantıda ilgili kurumların bu açılardan istişarede bulunacağını belirten Fendoğlu, işbirliği ve etkin çalışma ile sorunların giderilmesini amaçladıklarını aktardı.
Kurumlar arası toplantıda Üst Kurul Üyesi Nurullah Öztürk de gıda takviyelerinin mevzuata aykırı tanıtımlarına ilişkin kapsamlı bir sunum yaptı. (16 Eylül 2013)
Radyo ve Televizyon Üst Kurulunu aşağıdaki sosyal medya hesaplarından takip edebilirsiniz.



