Radyo ve Televizyon Üst Kurulu (RTÜK) öncülüğünde, Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın katkılarıyla düzenlenen "Medyada Kadın Temsili Uluslararası Çalıştayı", ATO Congresium’da büyük bir katılımla gerçekleştirilmiştir. Bu önemli etkinlikte, medyanın kadına yönelik şiddetle mücadeledeki kritik rolü vurgulanmış ve kadınların medya içindeki temsilinin güçlendirilmesi ile toplumsal adaletin sağlanması adına önemli adımlar atılmıştır.

Çalıştayda Kadına Yönelik Şiddetle Mücadelede Ortak Çözümler

Çalıştayda, kadına yönelik şiddetin medyadaki temsili, dijital şiddet ve siber zorbalık, etik ilkeler ve kadınların ekranda güçlü temsili gibi önemli konular ele alınmıştır. 150 katılımcı, sekiz farklı masa etrafında bir araya gelerek bu başlıklar altında çözüm önerilerini tartışmıştır. Akademisyenler, medya profesyonelleri, sanatçılar, spor camiasından temsilciler, sivil toplum kuruluşları (STK) ve uluslararası katılımcılar, kadınların sesini daha güçlü duyurabilme adına ortak bir vizyon oluşturmuşlardır. Katılımcılar, dijital şiddet ve siber zorbalıkla mücadele, kadınların medya alanındaki temsili ve etik ilkelerin korunması gibi konulara odaklanarak bu mücadelede medyanın rolünü daha etkili hale getirecek cesur öneriler sunmuştur.

Bu çalıştay, sadece bir toplantı değil, aynı zamanda kadınların medya aracılığıyla güçlü, bağımsız ve onurlu bir şekilde temsil edilmesi için atılan büyük bir adım olmuştur. Bu bağlamda kadınların, medyada yalnızca bir figür değil, aynı zamanda toplumu şekillendiren önemli bir güç olduğunu hatırlatılarak konuya dair detaylı bir yol haritası oluşturulmuştur. Bu açıdan çalıştay, geleceği inşa eden kadınlara, medya aracılığıyla seslerini daha güçlü ve daha etkili bir şekilde duyurabilecekleri bir alan yaratmıştır.

Kadınların Ekrandaki Temsili İçin Toplumsal Dönüşüm

Çalıştayda, medyada kadın temsili konusu öne çıkmış ve kadınların yalnızca mağdur olarak değil, güçlü ve bağımsız bireyler olarak ekranda temsil edilmesinin toplumsal dönüşüm için hayati önemde olduğu vurgulanmıştır. Yeşilçam’ın ünlü oyuncusu Hülya Koçyiğit ve Star TV Haber Genel Yayın Yönetmeni Nazlı Çelik, kadın karakterlerin güçlü ve bağımsız kimliklerle izleyiciye sunulması gerektiğini ifade etmişlerdir. Ayrıca katılımcılar, medyada kadına yönelik şiddet unsurlarını barındıran içeriklerin yerine hem eğitici hem de kadınların bu alanda toplumsal dönüşümünü destekleyici içeriklerin artırılması gerektiğini dile getirmişlerdir.

Teknolojik gelişmelere paralel olarak bazı kavramların çerçevesinin genişlediği, buna bağlı olarak da anlamsal açıdan yetersiz kaldığı durumlar ortaya çıkabilmektedir. Bu anlamda isteğe bağlı yayın hizmeti sunan dijital medya sektöründe yer alan platform yöneticileri ve dijital uzmanlar, şiddet kavramının özellikle dijital şiddet kavramını tanımlamada yetersiz kaldığını, bunun için de dijital şiddet kavramının tanım ve çerçevesinin netleştirilmesi gerektiğini defaatle belirtmişlerdir. Dijital alandaki içerik yoğunluğu ve paylaşım hızı düşünüldüğünde bu tür içeriklere maruz kalma oranının ciddi oranda arttığı, bu nedenle de söz konusu içeriklerin engellenmesi ve daha güvenli dijital alanlar yaratılmasının gerekliliği vurgulanmıştır. Ayrıca katılımcılar, kutsal kabul edilen ramazan ayı gibi hassas ve önemli dönemlerde medya içeriklerinin kadına yönelik şiddetle mücadeleye katkı sağlayacak şekilde düzenlenmesini önermişlerdir.

Çalıştay, yalnızca Türkiye’de değil, tüm dünyada kadına yönelik şiddetin ortak bir sorun olduğunu gözler önüne sermiştir. Arnavutluk, Azerbaycan, Sırbistan ve Yunanistan’dan gelen katılımcılar, medya politikalarının küresel ölçekte kadın dostu hale getirilmesi gerektiğini belirtmişlerdir. Kadına yönelik şiddetle mücadelede uluslararası iş birliklerinin güçlendirilmesi gerektiği vurgulanmış ve medya sektörlerinin ortak bir dili benimsemesi gerektiği ifade edilmiştir.

Çalıştayda, kadına yönelik şiddetin medya dilindeki yeri ve nasıl ele alınması gerektiği de derinlemesine tartışılmıştır. Reyting kaygısı güderken, etik değerlerin de asla göz ardı edilmemesi gerektiği vurgulanmış, bunun yanında medya kuruluşları tarafından kadına yönelik şiddetle mücadele için hazırlanacak medya içeriklerinin RTÜK tarafından geçtiğimiz yıl yayımlanan "Medyada Kadına Yönelik Şiddetle Mücadeleye İlişkin Etik İlkeler" doğrultusunda dikkatle hazırlamaları gerektiği ifade edilmiştir. Katılımcılar, kadınların medyada temsili noktasında hem daha güçlü hem de kadın-erkek fırsat eşitliğine dayalı bir şekilde temsil edilmesinin toplumsal yapıyı dönüştürebileceğine dikkat çekerek, bu sorumluluğun medya sektörü tarafından daha fazla sahiplenilmesi gerektiğini belirtmişlerdir.

Çalıştayın sonunda, RTÜK Üyesi Dr. Deniz Güçer, RTÜK bünyesinde ‘Kadın, Gençlik ve Çocuk Komisyonu’nun kurulacağını duyurmuştur. Bu komisyon, kadının temsili ve şiddetle mücadele konusunda yeni adımlar atılmasını sağlayacak bir platform oluşturacaktır. Ayrıca, RTÜK Başkan Yardımcısı Deniz Güler, çalıştayda ortaya konan fikirlerin ve çözüm önerilerinin bir kitap haline getirileceğini ve yayımlanacağını müjdelemiştir.

Çalıştayda, kadına yönelik şiddetle mücadele ve kadınların medya içindeki temsilinin güçlendirilmesi konusu, yalnızca devlet politikalarıyla değil, medya ve toplumun ortak çabasıyla başarıya ulaşabileceği ortaya konulmuştur. Bu çalıştay, medya dünyasında kadın dostu bir dil ve tutumun benimsenmesi ve kadın-erkek fırsat eşitliğinin sağlanması adına büyük bir adım olacağına işaret etmiştir.

Sonuç olarak, "Medyada Kadın Temsili Uluslararası Çalıştayı" medyanın kadına yönelik şiddetle mücadeledeki rolünü güçlendirecek önemli bir platform olmayı başarmıştır. Çalıştayda ortaya konan öneriler, medyanın bu mücadeledeki etkisini daha da artırmak amacıyla yol gösterici bir nitelik taşımaktadır. Katılımcılar, kadına yönelik şiddetle mücadelede medya ve toplumun ortak çabasıyla daha etkili sonuçlar elde edilebileceğine vurgu yaparak, medya dilinin ve içeriklerinin kadın dostu bir biçimde şekillendirilmesi gerektiğini vurgulamışlardır. Bu bağlamda, kadınların güçlü, bağımsız ve çeşitli kimliklerle ekranda temsil edilmesinin toplumsal dönüşümü hızlandıracağı ve şiddetle mücadelede önemli bir adım olacağının altı bir kez daha çizilmiştir.

Çalıştay, kadına yönelik şiddetle mücadelede medya sektörünün rolünü güçlendirmek ve kadın temsili konusunda daha fazla sorumluluk alınması gerektiğini bir kez daha vurgulamıştır. Katılımcılar, medyanın kadınları güçlü ve bağımsız figürler olarak ekranda temsil etmesinin toplumsal dönüşümü hızlandıracağını belirtmişlerdir. Bu önemli etkinlik, kadın dostu medya politikalarının oluşturulması adına büyük bir adım atılmasına katkı sağlamıştır.