RTÜK İletişim Dergisi’nin 7. Sayısı Yayında
Radyo ve Televizyon Üst Kurulu (RTÜK) 30. yılını kutladığı bu özel sayısında, kadına yönelik şiddetle mücadelenin medyada nasıl ele alındığına dikkat çekiyor. Şiddetin normalleştirilmesine karşı güçlü bir duruş sergileyen Üst Kurul, medya kuruluşlarının etik yayıncılık anlayışını benimseyerek topluma rehberlik etmesi gerektiğine vurgu yapıyor. Bu kapsamda, RTÜK tarafından geliştirilen “Medyada Kadına Yönelik Şiddetle Mücadeleye İlişkin Etik İlkeler”de medyanın ortak bir dil geliştirerek sorumluluk bilinciyle hareket etmesinin önemini ortaya koyuyor.
RTÜK İletişim Dergisi’nin 7. sayısında “Kadına Yönelik Şiddetle Mücadelede Medyanın Dili”nden “Kamu Yayıncılığında Kadına Yönelik Şiddetle Mücadelede Haber Etiği”ne, “RTÜK’ün 30. Kuruluş Yıl Dönümü Vesilesi ile Yürütülen Faaliyetler”inden “KADEM’in Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele Yaklaşımı”na kadar birçok farklı perspektiften hazırlanmış yazılarla, bu önemli konuya dair derinlemesine bir bakış açısı sunuluyor. KADEM Vakfı Mütevelli Heyet Başkanı Sayın Sümeyye Erdoğan Bayraktar, TBMM Kadın Erkek Fırsat Eşitliği Komisyonu Başkanı Sayın Çiğdem Erdoğan ve pek çok değerli akademisyen, gazeteci ve uzman, bu sayıya katkı sağlayarak, kadına yönelik şiddetle mücadelenin toplumsal boyutları hakkında önemli görüş ve önerilerde bulunuyor.
“Kadına Yönelik Şiddet: Küresel Bir İnsanlık Sorunu”
Kadına yönelik şiddet, yalnızca bir toplumsal sorun olmanın ötesinde, küresel bir insan hakları krizidir. Kadın ve Demokrasi Vakfı (KADEM) Mütevelli Heyet Başkanı Sümeyye Erdoğan Bayraktar, derginin yedinci sayısında kaleme aldığı “Kadına Yönelik Şiddet: Küresel Bir İnsanlık Sorunu” adlı makalesinde, şiddetin sadece fiziksel boyutla sınırlı olmadığını, psikolojik ve sözlü şiddetin de toplumda derin etkiler meydana getirdiğini vurguluyor. Erdoğan Bayraktar, şiddetin önlenmesinde en etkili çözümün eğitim ve ailede güçlü iletişim becerilerinin oluşturulması olduğunu belirterek, kadına yönelik şiddetin küresel ölçekteki mücadelesinin önemine dikkat çekiyor. KADEM’in, ulusal ve uluslararası platformlarda yürüttüğü farkındalık çalışmaları, kadına yönelik şiddetle mücadelenin toplumsal dönüşüm için kritik bir adım olduğunu gösteriyor.
Türkiye’deki yasal tedbirler ve destek sistemlerinin güçlendirilmesi, kadına yönelik şiddetle mücadelede önemli bir dönüm noktası oluşturuyor. KADEM, kadına yönelik şiddetin medyadaki yansımalarına da dikkat çekerek, dizilerdeki şiddet sahnelerinin normalleştirilmesine karşı “Şiddete Seyirci Kalma” sloganlı kampanyasını başlatıyor. Kadınların, şiddete uğradığında yalnız olmadıklarını bilmesi gerektiğini belirten Erdoğan Bayraktar, devletin ve sivil toplum kuruluşlarının birlikte hareket ederek bu sorunu kökünden çözebileceğini ifade ediyor.
Radyo ve Televizyon Üst Kurulu (RTÜK) Başkanı Ebubekir Şahin, derginin yedinci sayısında yayımlanan “RTÜK’ün 30. Yaşında Kadına Yönelik Şiddetle Mücadelede Etik İlkeler” başlıklı makalesinde, RTÜK’ün topluma verdiği değer ve misyonunu bir kez daha vurguluyor. Şahin, Türkiye Yüzyılı vizyonu doğrultusunda kadına yönelik şiddetle mücadelede öncü olmayı hedeflediklerini belirterek, bu alandaki kararlı duruşlarının dünya çapında örnek teşkil ettiğini ifade ediyor.
RTÜK Üyesi Dr. Deniz Güçer Medya Sektörüne Sesleniyor “Etikte Buluşalım”
RTÜK Üyesi Dr. Deniz Güçer, medya sektörüne çağrıda bulunduğu “Etik İlkelerde Buluşalım” başlıklı makalesinde, medya sektöründe etik ilkelerin belirlenmesinde atılan önemli adımları ve süreçteki katkılarını anlatıyor. Uluslararası literatür taramaları, akademisyenlerin ve meslek kuruluşlarının görüşlerinin yanı sıra, kadın medya yöneticileri ve kamu paydaşlarının katkılarıyla şekillenen “Medyada Kadına Yönelik Şiddetle Mücadelede 8 Etik İlke”nin, RTÜK üyelerinin tam desteğiyle kabul edildiğini ifade ediyor. Güçer, bu etik ilkelerin medya kuruluşlarıyla paylaşıldığını, yöneticiler, gazeteciler ve montaj ekipleriyle yapılan toplantılarla örnekler üzerinden aktarıldığını da belirtiyor.
Dr. Güçer, etik ilkelerin yayınlanmasının ardından yerel ve ulusal medya kuruluşlarıyla işbirliklerini sürdürdüklerini, 2025 yılı boyunca bu buluşmaların devam edeceğini açıklıyor. Bir haberde kullanılan tek bir ifadenin değişmesinin dahi mağdurların hayatında büyük farklar yaratabileceğine inandığını belirten Güçer, medya temsilinin sorumluluğunu ve önemini vurguluyor. “Etikte buluşalım” çağrısı yapan Güçer, medya sektörüne etik anlayışla yol gösterme arzusunun her geçen gün daha da güçlendiğini ifade ediyor.
RTÜK Üyesi Nurullah Öztürk, Medyanın 5. Kuvveti Olma Yolundaki 20 Yıllık Tanıklığını Paylaşıyor
Kurulun hafızası olan RTÜK Üyesi Nurullah Öztürk, Üst Kuruldaki 20 yılını anlattığı bir yazı kaleme alıyor. Medya teknolojilerinin hızla değiştiği ve toplumsal dinamiklerin dönüştüğü bir dönemde, RTÜK’ün yalnızca bir denetleyici değil, aynı zamanda etik ve kalite standartları için çalışan güçlü bir düzenleyici otorite olarak varlığını sürdürdüğünü belirten Öztürk, RTÜK’ün 5. kuvvet olarak medyadaki denetim görevine nasıl evrildiğini vurguluyor. RTÜK’ün medya dünyasında sadece bir denetim organı değil, aynı zamanda bir etik kılavuz ve kalite bekçisi olarak nasıl şekillendiğini, sektördeki dönüşümü nasıl yönlendirdiğini aktaran Öztürk, RTÜK’ün medya düzenlemelerindeki kararlılığını ve geleceğe dönük vizyonunu da paylaşıyor.
RTÜK Eski Başkanı ve Kanal7 Medya Gurubu Genel Yayın Yönetmeni Dr. A. Zahid Akman, “Denetlemek-Denetlenmek-Denetim” başlıklı yazısında, medya denetiminin kamu yayıncılığı, ifade özgürlüğü ve toplumsal fayda açısından taşıdığı önemi vurgulayarak, RTÜK’ün 30 yıllık yenilikçi anlayışla nasıl güvenlik, kültür ve dilin korunmasına katkı sağladığını ele alıyor.
TRT Yönetim Kurulu Üyesi Hilal Kaplan, “Medya Müşterek Fail mi?” adlı yazısında, kadına yönelik şiddet ve trajedinin medya tarafından reyting kaygısıyla nasıl bir iştahla en ince ayrıntısına kadar sunulduğunu ve bu durumun etik ilkelere aykırı olarak nasıl adalet duygusunu zedelediğini anlatıyor.
Radyo Programı Sunucusu, Yazar ve Şair Talha Bora Öge ile yapılan röportajda Talha Bora Öge, bir dizinin, filmin veya sosyal medyanın olumsuz şeylere özendirmemesi gerektiğinden, sosyal medya platformlarının insanlar arası iletişimi nasıl etkilediğinden, gençlere dair tavsiyelerinden ve pek çok konudan bahsediyor.
Ankara Hacı Bayram Veli Üniversitesi İletişim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ayşe Elif Emre Kaya, medya temsillerinin kadın ve eşitlik üzerindeki etkilerini, etik ihlalleri medya anlayışı üzerinden eleştirerek, şiddet haberlerinin toplumsal duyarsızlaşmaya yol açtığını vurguluyor.
Emniyet Genel Müdürlüğü (EGM) Asayiş Daire Başkanlığı Aile İçi ve Kadına Karşı Şiddetle Mücadele Şube Müdürü Dr. Sibel Özdemir, kadına yönelik şiddetle mücadelede inovatif bir uygulama olan KADES’in etkili kullanımını ve önemini ifade ediyor.
Galatasaray Üniversitesi İletişim Fakültesi Radyo, Sinema ve Televizyon Bölümü Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Nilgün Tutal, sinemanın sunduğu alternatif kadın temsilleriyle, medyatik yapıların etkisini dergide ele alıyor.
Mynet Genel Yayın Yönetmeni Ersel Yıldırım, medyanın şiddet olaylarını sunma biçimlerini ve kadına yönelik şiddetle mücadelede medya organlarının sorumluluklarının altını çiziyor.
RTÜK İletişim Dergisi’nin 7. sayısı, kadına yönelik şiddetle mücadelede medyanın kritik rolünü vurgularken, bu önemli sorunun toplumsal boyutlarına derinlemesine ışık tutuyor.
Dergiyi okumak için tıklayınız.
Radyo ve Televizyon Üst Kurulunu aşağıdaki sosyal medya hesaplarından takip edebilirsiniz.



