İzleme ve Değerlendirme Dairesi Başkanlığının 20.11.2018 tarih ve 916 sayılı yazısına konu ULUSAL 1 logosuyla yayın yapan medya hizmet sağlayıcı kuruluşta 30.10.2018 tarihinde saat 16:00’da yayınlanan “Nasıl Yani” isimli program yayınına ilişkin uzman raporu ile video görüntülerinin incelenmesi ve değerlendirilmesiyle yapılan görüşmeler sonucunda;
ULUSAL 1 logosuyla yayın yapan medya hizmet sağlayıcı kuruluş tarafından 30.10.2018 tarihinde saat 16:00’da yayınlanan sunuculuğunu Gülgün Feyman Budak'ın yaptığı, Andımız'la ilgili Danıştay'ın almış olduğu iptal kararının konu edinildiği “Nasıl Yani” isimli programda, sunucu tarafından; "... Buna karşılık Andımız için gazetelerden birinde Özgür-Der diye bir dernek. Bir grup kişi Danıştay önünde protesto ediyorlar. Niye? Oligarşinin efendim şeyiymiş bu dayatmasıymış, bunun bir de Başkanı var R. K. diye bir adam. Diyor ki; Kemalist anlayışın Amentüsü sayılabilecek bir metni her sabah bütün çocuklara zorla okutmanın dayatma ve zulüm olduğunu belirtiyor. .. Sizin yaptığınız ne? Zorla anlamadıkları Arapça bir şeyleri kakalamaya çalışıyorsunuz. İsteyen okusun isteyen bütün çocuklarına bunu okutsun. .. Nasıl olur da başkalarının çocuklarına, ne demek bu kimin çocuklarına? Siz kimin çocuğusunuz hey R. K.? Başkalarının çocuklarına zorla her gün bu metni okutmaya kendinizi hak sahibi nasıl görürsünüz?", "Korkuyorlar, korkuyorlar Sayın Karaveli. ... Laiklikten, çağdaşlıktan korkuyorlar. Kafalara fes, göbeğe kadar sakal, kadınları sıkmabaş yapıp, kapatıp iyice kendi istedikleri bir düzeni kurmak istiyorlar. Eşlerine bakın hepsinin. ..." şeklinde ifadelere yer verildiği görülmüştür.
Bilindiği üzere, Anayasamızın 24’üncü maddesinin birinci fıkrasında; "Herkes, vicdan, dini inanç... hürriyetine sahiptir" ilkesinde de belirtildiği gibi ülkemizde kişilerin dini inançları ve düşünceleri güvence altına alınmıştır. Dolayısıyla insanlar, inançları gereği okudukları Arapça dua ve giyim tarzları gibi unsurları da içine alacak şekilde ayrımcılığa tabi tutulamaz. Aksi ifadeler toplumda ayrıştırıcı ve kutuplaşmaya nedene olabilecektir. İhlale konu programda, "...Zorla anlamadıkları Arapça bir şeyleri kakalamaya çalışıyorsunuz." ve "..Korkuyorlar, korkuyorlar Sayın Karaveli. ...Laiklikten, çağdaşlıktan korkuyorlar. Kafalara fes, göbeğe kadar sakal, kadınları sıkmabaş yapıp, kapatıp iyice kendi istedikleri bir düzeni kurmak istiyorlar. Eşlerine bakın hepsinin. .." şeklinde ifadelerle, bireyleri aşağılayan toplumda ayrımcılık yaratabilecek ve karşılıklı hoşgörü üslubunu zedeleyebilecek nitelikte olduğu kanaatine varılmıştır.
Bu nedenle mezkur yayında, 6112 sayılı Kanun'un 8'inci maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin ihlal edildiği sabit görülmüştür.
Bu itibarla;
6112 sayılı Kanun'un 8’inci maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinde yer alan; "Irk, dil, din, cinsiyet, sınıf, bölge ve mezhep farkı gözeterek toplumu kin ve düşmanlığa tahrik edemez veya toplumda nefret duyguları oluşturamaz." ilkesinin ihlali nedeniyle;
6112 sayılı Kanun'un 32’nci maddesinin birinci fıkrasında yer alan “Bu Kanun’un 8’inci maddesinin birinci fıkrasının (a), (b), (d), (f), (g), (ğ), (h), (n), (ö), (s), (ş) ve (t) bentlerindeki yayın hizmeti ilkelerine ve aynı maddenin dördüncü fıkrasına aykırı yayın yapan medya hizmet sağlayıcı kuruluşlara, ihlalin ağırlığı ve yayının ortamı ve alanı göz önünde bulundurularak, ihlalin tespit edildiği aydan bir önceki aydaki brüt ticari iletişim gelirinin yüzde ikisinden beşine kadar idarî para cezası verilir. İdarî para cezası miktarı, radyo kuruluşları için bin Türk Lirasından, televizyon kuruluşları ve isteğe bağlı medya hizmet sağlayıcıları için onbin Türk Lirasından az olamaz. Ayrıca, idarî tedbir olarak, ihlale konu programın yayınının beş keze kadar durdurulmasına, isteğe bağlı yayın hizmetlerinde ihlale konu programın katalogdan çıkarılmasına karar verilir. İhlalin mahiyeti göz önünde bulundurularak, bu fıkra hükümlerine göre idarî para cezası ile birlikte idarî tedbire karar verilebileceği gibi, sadece idarî para cezasına veya tedbire de karar verilebilir.” hükmü uyarınca, idari para cezası ve program yayını durdurma idari tedbirinin uygulanması gerektiği,
a) İhlalin ağırlığı, yayının ortamı ve alanı göz önünde bulundurularak, kuruluşa %3 oranında idari para cezası uygulanmasına,
Ancak, ihlalin tespit edildiği tarihi itibariyle kuruluşun Eylül 2018 ayına ait ticari iletişim gelir beyanının 74.070,47 Türk Lirası olduğu değerlendirilerek, televizyon kuruluşları için idari para cezasının 10.000 (onbin) Türk Lirasından az olamayacağından, 2018 yılı için belirlenen yeniden değerleme oranına göre 17.065 (onyedibinaltmışbeş) Türk Lirası İDARİ PARA CEZASI UYGULANMASINA,
b) İdarî tedbir olarak, ihlale konu PROGRAM YAYINININ TAKDİREN 3 (ÜÇ) KEZ DURDURULMASINA, bu idari tedbirin uygulanma zamanın kuruluşa yapılacak tebligatta bildirilmesine,
c) 6112 sayılı Kanun'un 32’nci maddesinin dördüncü fıkrasında yer alan; “… Yükümlülük veya yasağa aykırılık dolayısıyla idarî tedbir olarak programın yayınının durdurulması kararının verilmesi halinde, yaptırım uygulanmasına sebebiyet veren fiilin işlenmesinden dolayı sorumluluğu olan programın yapımcısı veya varsa sunucusu, yayının durdurulduğu süre zarfında, aynı veya farklı medya hizmet sağlayıcı kuruluşta hiçbir ad altında başka bir program yapamaz veya sunamaz.” hükmü uyarınca, işlem yapılması hususunun yapılacak tebligatta bildirilmesine,
d) İdari tedbir uygulanması sonucu yayını durdurulan programın yerine, Üst Kurulca gönderilen programların, programın başında; “Bu program, Radyo ve Televizyon Üst Kurulu’nun 26.12.2018 tarih ve 2018/52 sayılı toplantısında alınan 19 No’lu kararı uyarınca, kuruluşumuzun 30.10.2018 tarihinde saat 16:00’da yayınladığı "Nasıl Yani" isimli program yayınında, 6112 sayılı Kanun'un 8’inci maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinde yer alan, yayın hizmetleri ‘Irk, dil, din, cinsiyet, sınıf, bölge ve mezhep farkı gözeterek toplumu kin ve düşmanlığa tahrik edemez veya toplumda nefret duyguları oluşturamaz.’ ilkesinin ihlali nedeniyle idari tedbir uygulanması sonucu yayını durdurulan program yerine yayınlanmaktadır.” metninin anlaşılır şekilde okunarak DVD/CD’de yer aldığı şekliyle ticari iletişim yayını içermeksizin yayınlanmasına, ayrıca anılan metnin program yayını süresince ekranın altında akar yazı ile verilmesine,
e) 6112 sayılı Kanun'un 32’inci maddesinin beşinci fıkrasında yer alan “8’inci maddenin birinci fıkrasının (a), (b) ve (d) bentlerindeki ilkelerle dördüncü fıkrasına aykırı yayın yapılmasını müteakip verilecek yaptırım kararının tebliğinden itibaren bir yıl içinde aynı ihlalin tekrarı halinde, medya hizmet sağlayıcı kuruluşun yayınının on güne kadar durdurulmasına; ikinci tekrarı halinde ise, yayın lisansının iptaline karar verilir. … Programlarının yayını veya yayınları süreli durdurulan medya hizmet sağlayıcı kuruluşun yaptırım kararının tebliğine rağmen kararın gereklerine aykırı olarak yayınlarına devam etmesi halinde yayın lisansının iptaline karar verilir.” hükmü uyarınca işlem tesis edileceği hususunun yapılacak tebligatta bildirilmesine,
Üst Kurul Üyesi İlhan TAŞÇI’nın karşı oyu ve oy çokluğu ile karar verildi.
Toplantıya Ait Şerhler
Üst Kurulun 26.12.2018 gün 52 sayılı toplantıda aldığı 19 no.lu karara karşı oy yazısı.
İlhan TAŞCI Şerhidir.